7. Uluslararası Mavi Karadeniz Kongresi başladı
- Karadeniz Vakfı ve KASAM Başkanı Yusuf Cevahir: - "Son yıllarda doğal gaz ve petrol gibi fosil kaynakların tespit edildiği, Kanal İstanbul ve limanlarıyla dünya gündemine oturan Karadeniz'de, barışa, güvenliğe, iş birliğine zarar verecek her türlü ihtimali ve pazarlığı akıl, bilim ve siyaset ekseniyle çalışarak, el birliğiyle önlemeliyiz" - "Bunu başarmak için adalet ve barış istikametinde birlikte çaba sarf etmeliyiz"
İSTANBUL (AA) - Karadeniz Vakfı ve Karadeniz Stratejik Araştırmalar Merkezi (KASAM) Başkanı Yusuf Cevahir, "Son yıllarda doğal gaz ve petrol gibi fosil kaynakların tespit edildiği, Kanal İstanbul ve limanlarıyla dünya gündemine oturan Karadeniz'de, barışa, güvenliğe, iş birliğine zarar verecek her türlü ihtimali ve pazarlığı akıl, bilim ve siyaset ekseniyle çalışarak, el birliğiyle önlemeliyiz." dedi.
Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler, Kafkaslar ve Balkanlar arasında iş birliği imkanlarını artırmak ve geliştirmek için Karadeniz Stratejik Araştırmalar Merkezi (KASAM) ve Marmara Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen 7. Uluslararası Mavi Karadeniz Kongresi başladı.
Grand Cevahir Otel'de düzenlenen kongrenin açılışında konuşan Cevahir, 15 ülkeden 60 konuşmacının tebliğ sunacağı uluslararası bir kongreye ev sahipliği yapmaktan şeref duyduklarını söyledi.
Kongrenin ana konularının barış, güvenlik ve iş birliği olarak belirlendiğini ifade eden Cevahir, küresel siyasetin meseleleri çözmekte zayıf düştüğü, jeopolitik krizlerin salgın döneminde eş zamanlı olarak tezahür ettiği bir dünyada, barışı ve iş birliğini konuşmanın kolay olmadığını vurguladı.
Cevahir, ortak akılla bir araya gelip konuşmanın, gelecek açısından daha da ehemmiyet kazandığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Adil paylaşım ve ortak akılla buluşulmadığı zaman o coğrafyada kargaşa ve ihtilaflar siyasete hakim olur. Böyle bir zamanlarda, tabii kaynaklarla dolu ortamların krizler doğurduğunu, Doğu Akdeniz, Basra Körfezi, Güney Çin Denizi çevresi, Hazar ve Baltık Denizi gibi bölgelerde gördük. Bu bölgelerde hala devam eden ihtilaflar, büyük güçleri karşı karşıya getirmektedir. Arada kalan ülkeleri de birbirine düşürmektedir. Karadeniz'e en uzun kıyısı olan Türkiye'den baktığımızda, bizler o bölgelerde yaşanan jeopolitik ihtilaflar ve sonu gelmeyen pazarlıkların Karadeniz'de yaşanmasını asla istemeyiz. Son yıllarda doğal gaz ve petrol gibi fosil kaynakların tespit edildiği, Kanal İstanbul ve limanlarıyla dünya gündemine oturan Karadeniz'de, barışa, güvenliğe, iş birliğine zarar verecek her türlü ihtimali ve pazarlığı, akıl, bilim ve siyaset ekseniyle çalışarak, el birliğiyle önlemeliyiz. Bunu başarmak için adalet ve barış istikametinde birlikte çaba sarf etmeliyiz."
Cevahir, ABD'nin Afganistan'dan çekildiği bu günlerde Avrasya hattında önem arz eden Karadeniz Bölgesi'nin küresel aktörler açısından nasıl göründüğüne cevap arayan araştırmaların önümüzdeki günlerde artacağını söyledi.
KASAM olarak bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerektiğini dile getiren Cevahir, bölge ülkelerle ortak çalışmalarda bulunmayı çok arzuladıklarını vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Tabii kaynakların adil biçimde paylaşılması ve kullanılması ahlaki bir ihtiyaç olduğu kadar, aynı zamanda bir güvenlik meselesidir. İşte bu hedefler istikametinde bu kongremizde genel olarak, çevre, Asya ve Avrupa hattı, Karadeniz'in güvenliğinde göç meseleleri, enerji güvenliği, jeopolitik, Balkanlar ve Kafkasların durumunu konuşacağız. Her geçen gün kirlenmekte olan su ürünleri bu denizde kıyısı olan ülkeler için ortak bir meseledir. Karadeniz'deki kapasiteyi, tüm canlılar için en tabii çeşitliliğiyle muhafaza etmek, siyasi sistemi herkesin barış içinde bir arada yaşayabileceği zemine oturtmak, iktisadi sistemi de herkese refah sağlayabilecek şekilde uyumlu hale getirmek elbette mümkündür. Karadeniz Bölgesi'nde daha çok konuşmaya ve birbirimizi anlamaya ihtiyacımız var. Bu meseleleri konuşmak ve çözmek sadece bugün yaşayan bizler için değil, gelecek nesillerin gözlerini daha iyi bir dünyada açmalarını sağlamak için zarurettir. "
- "Dünyada ham petrolün yüzde 70'i gemilerle taşınıyor"
Eski Kuzey Makedonya Başkanı Gjorge Ivanov da kongreye, video konferans yöntemiyle katıldı.
Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen panelde konuşan emekli Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, denizlerin önemine değinerek, dünya nüfus yoğunluğu haritasına bakıldığında, insan nüfusunun denizler çevresinde toplandığının çok net görüldüğünü kaydetti.
Yaycı, dünya nüfusunun yüzde 75'inin, dünya başkentleri ve güç merkezlerinin yüzde 80'inden fazlasının, ticaret ve askeri güç merkezlerinin ise neredeyse tamamının sahil bölgelerinde olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"İnsanoğlu yaratıldığından itibaren deniz kenarlarında yaşamaya alışmış. Dünyada ham petrolün yüzde 70'i gemilerle taşınıyor. Diğer kısmı boru hatları, kara ve demir yolundaki ulaşım hatlarıyla taşınıyor. Ama yüzde 70'i deniz yoluyla taşınıyor. Diğer ihtiyaç maddelerinin hacim olarak asgari yüzde 85’i yine deniz yoluyla taşınıyor. Türkiye'yi düşünün. Türkiye'de eğer deniz ticaret yolları açık tutulmaz ise ham petrol ve diğer emtiaların hem ihracı hem ithalatı durur, yani hayat durur. Deniz ulaşımının dünya ekonomisine doğrudan katkısı yaklaşık 400 milyar dolar."
Karadeniz Coğrafyasında Barış, Güvenlik ve İşbirliği Panelinde ayrıca Bulgaristan Avrupa Parlamento Üyesi Prof. Dr. Ivo Hristiov, Marmara Üniversitesinden Prof. Dr. Alaeddin Yalçınkaya, İstanbul Üniversitesinden Prof. Dr. İlyas Topsakal, Azerbaycan Milletvekili ve CESD Kurucusu Dr. Vugar Bayramov da birer sunum gerçekleştirdi.
Deniz, çevre, insani güvenlik, eko-politik, enerji güvenliği, diplomasi konularında akademisyenler, siyasiler, araştırmacılar tarafından sunumların yapılacağı kongre yarın da devam edecek.