İzmir’de üç konu sosyolojik bir durum; sokak düğünleri, ekmek israfı ve rekor boşanma. Gürültü; tansiyon yüksekliği, dolaşım bozukluğu, solunumda hızlanma, geçici veya kalıcı işitme bozuklukları, iş veriminin düşmesi, konsantrasyon bozukluğu, davranış bozukluğu, aşırı sinirlilik ve stres gibi insan sağlığı üzerinde geçici ve kalıcı fiziksel, fizyolojik ve psikolojik etkiler meydana getirmektedir. Böylesi bir tanımlamadan sonra kimsenin gürültü kirliliğine itirazının olacağını sanmıyorum. Zira hiç kimsenin ben yüksek volümlü müzik çalarım, müzik dinlerim para da benim sağlık da, devlet buna karışamaz deme hakkı yoktur. Avrupa ülkeleri 1960’lı yıllarda yasalarda bu konuyu nispeten çözmüşler. Ünlü müzik grupları bile buna uymaya devam ediyor. Evet biz Egeliler yaşam tarzı olarak düğünlerimizi, eğlencelerimizi dışarıda yapmayı seven bir toplumuz ama bu her önüne gelenin sokağı kapatarak da bunu yapmasını anlamsız buluyorum. Müzik yayını konusunda hassas bölge ayarlaması gayet uygun ve işletme sahiplerinin de yeni yönetmelik hakkında itirazlarını haklı bulmakla birlikte önce şu sokak düğünlerine dikkatlerini çekmek istiyorum. İşletme sahibi önce bir mekan tutacak, düzenleme yapacak ve eleman çalıştıracak, devlete de vergisini ödeyecek ancak gel gelelim uyanık sokak düğüncüleri hiçbir işletme masrafı yapmadan vergisiz algısız ama çalgılı para kazanacak, yok öyle yağma. Hem de, ne müziği ne de sözü anlaşılamayan cızırtılı bir hoparlörden çıkan cayırtılı bir gürültüden başka bir şey ifade etmeyen sokak düğüncüleri rağbet görecek öyle mi? Üstüne üstlük sokakta neden olduğu gürültü kirliliği cabası. Valilik, emniyet ve belediye de buna göz yumacak. Kusura bakmayın ama hiçbir yetkilinin kılı bile kıpırdamıyor.
Sokakta kurduğumuz yuva da maalesef, adliyede son buluyor. Bakın istatistikler ne diyor?
REKOR İZMİR’DE
Türkiye’de boşanma rekoru Ege’de, İzmir’de. Boşanmaların en yüksek olduğu bölge binde 2,27 ile Ege Bölgesi. İzmir’de 11 bin 149 boşanma gerçekleşmiş. İller birincisi! İkinci Antalya, üçüncü Muğla. Araştırmaya göre 2011 yılında Türkiye’de 592 bin 775 kişi evlenirken, İzmir’de 31 bin 756 evlenme gerçekleşmiş. Yüzde 30’un üzerinde de bir boşanma. Boşanma nedenlerinin en klasik gerekçesi şiddetli geçimsizlik. Yani tahammülsüzlük. Taraflar yüzde 50 özveride bulunsa ortaya yüzde 100’lük bir özveri çıkar. Ne hazin ki, bir yazarımız; – Evet, yanlış duymadınız! Çok başarılı hükümetimizin icraatlarıyla evlenmeler durdu, boşanmalar patladı- diyor. Nasıl bir bakış açısıdır bu? Parmağını kesse hükümetten bilecek! Boşanmayanlar için acaba görüşü ne bu zatı yazarın? Gelelim üçüncü konumuza. Maalesef bu israf olayı ekmekte olunca daha bir hassas oluyorum. Bakın Fırıncılar Odası Başkanı Nejdet Durmuş ne diyor; İzmir’de günde 600 bin ekmek çöpe gidiyor. Bunun maddi karşılığı ise 450 bin lira. Eyvah ki ne eyvah.. Türkiye’de 30 bin fırında ekmek üretiliyor ve bunun yüzde 10’u çöpe gidiyor. İsrafların en büyüğü, nimet olarak başımıza koyduğumuz ekmek israfını önlemek ülkesini seven herkesin görevidir. Her sene böylesi haberler yapılır ama vah tüh der, sonra da unuturuz. Dünyada insanların açlıktan öldüğü bir yüz yılda ülke genelinde ekmek israfı, Afrika’yı doyuracak boyutta!.. Ekonomik zararı bir yana vicdanen dayanamıyorum. Nedir bu vurdumduymazlık? Yazık, çok yazık. Gelin şimdi hak verin bu üç konu sosyolojik bir durum değil mi?
ARAŞTIRMA-İNCELEME
1 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
6 gün önceHABERLER
10 gün önce