ABTTF müftü sorununu yazılı bildiri ile BM’ye taşıdı

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi 16. Oturumu’na “Muvafık Liderlerini Seçme ve Din Özgürlüğü Hakkı ve Yunanistan’da Müftü Sorunu” başlıklı bir yazılı bildiri sundu. Yazılı bildiride ABTTF, Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkilerin Yunanistan’da PASOK’un iktidarı ile birlikte yeni bir boyut kazandığını not etmekle birlikte müftü sorunu konusunda henüz bir çözüm üretilmediğini dile getirdi. ABTTF, mevcut sorununun çözülmesi amacı ile Yunan hükümetinin yeni bir seçim gerçekleştirme yoluna gitmesi durumunda Lozan Antlaşması ile Atina Antlaşması ve 3. Protokol’e uygun hareket etmesini istedi.

ABTTF, Yunanistan’ın Atina Antlaşması’na uygun hareket etmesini istedi

Tarihsel bir bakış açısı ile müftü sorununun nedenleri ile birlikte ortaya çıkışının ayrıntılı bir şekilde dile getirildiği yazılı bildiride, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın 1990 yılında dini liderlerini seçerek duruma tepki gösterdiği ifade ediliyor. Yunan Devleti ve temsilcisi hükümetin o dönemde azınlık tarafından seçilen liderleri tanımadığı hatta dini sembollerin yasadışı olarak kullanıldığı gerekçesi ile müftülerin yargılanarak hapse gönderildiği belirtilen bildiride, seçilmiş liderlerin bugün de devlet ve temsilcisi hükümet tarafından tanınmayarak atanmış müftü Cemali Meço’nun görev süresinin Aralık 2010’da Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile uzatıldığı belirtiliyor.

Bununla birlikte Türkiye’deki Yunan Ortodoks Patrikhanesi ile Batı Trakya’daki müftüler arasında genel anlamı itibari ile paralellik olduğu ifade edilen bildiride ABTTF, Patrik’in Sen Sinod Meclisi tarafından adayların isimlerinin yetkili makamlara sunulmasının ardından seçildiğini not ediyor. Buna karşılık ABTTF, müftülerin medeni hukuk alanında yasal yetkilere sahip olduğu gerekçesi ile müftülerin devlet tarafından atandığı yönündeki açıklamanın yetersiz olduğunu, zira atanmış müftülerin kararlarının ilk derece mahkemeleri tarafından onaylanmak zorunda olduğunu hatırlatıyor.

Türkiye ve Yunanistan arasında olumlu seyreden ilişkilere atıfta bulunulan bildiride son olarak 3. Türk Büyükelçiler Konferansı’na katılan Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun ardından Türkiye Başbakanı R. Tayyip Erdoğan’ın azınlık hakları konusunda Türkiye’nin attığı olumlu adımlara karşılık Yunanistan’ın müftüleri atamaya devam etmesinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını söylediği aktarılıyor.

Son olarak ABTTF, müftü sorununun Batı Trakya Türk Azınlığı ile diyalog içerisinde uzun soluklu ve nihai olarak çözüme kavuşturulmasını ve 1913 Atina Antlaşması ve 3. Protokolü’ne uygun hareket edilerek hiçbir şekilde Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dini alandaki özerk yapısına zarar verilmemesini talep ediyor. İskeçe ve Gümülcine’de Batı Trakya Türk Azınlığı tarafından seçilen müftülerin tanınmasını isteyen ABTTF, Yunan Hükümetinin mevcut sorunu çözmek amacı ile seçime gitmesi durumunda hükümetten Atina Antlaşması’nın 11. Maddesine uygun olarak müftü ve baş müftü seçimlerini gerçekleştirmesini istiyor.