Akdeniz Bölgesi, Sebze-Meyve İhracatını 12 Aya Yaymak İstiyor
Akdeniz Bölgesi''ndeki sebze-meyve üreticileri, çok hızlı değişimler yaşanan sektörde Türkiye''nin rekabet gücünü artırabilmesi için yeni ürünlerle ihracatın 8 aydan 12 aya yayılmasını istiyor.
Buyıl sonunda 2 milyar doları bulması beklenen ihracattan küçük üreticilerin yeterince yararlanamadığına dikkat çeken sektör temsilcileri, 3 dekara kadar olan küçük seraların birleştirilmesi, teknolojik donanımlarının sağlanması için teşvik ya da banka kredisine ihtiyaç olduğu ifade etti. Bölge ihracatçıları, Rusya ile yaşadıkları kalıntı ürün sorununa bir çözüm bulunmasını istiyor. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Akdeniz İhracatçı Birlikleri işbirliğinde düzenlenen, ''Yaş Meyve ve Sebze Üretiminde Yenilikçi Yaklaşımlar'' konulu 7. Mersin Yaş Meyve Sebze Sempozyumu''nda üreticiden ihracatçıya kadar tüm kesimlerin sorunları tartışıldı.
'Çiftçiyi yönlendirecek güçlü mekanizma yok''
Sempozyumda Mersin ekonomisinde tarımın önemli olduğunu, kriz döneminde tarım ihracatının büyüyerek devam ettiğini ifade ederek, "İhracatı artışından üreticimiz çok faydalanamıyor. Bunun sebebi işletmelerin bağ, bahçe, seraların küçük olması. Yeni teknolojilere ayak uyduramıyoruz. Çiftçimizi yönlendirecek güçlü bir mekanizma yok. Çok hızlı değişimler yaşanan tarım sektöründe Türkiye''nin de üretim ve ihracatı ile pazarda rekabet edecek şartları sağlaması gerekiyor. Bunun için rekabet edebilecek yeni çeşitler ortaya konulmalı. Böylece yalnızca ihracatçının değil, üreticinin de geliri artar.Yeni çeşitlerle ihracatçının yalnız 8 ay değil 12 ay ihracat yapacak duruma gelmesi sağlanacaktır. Toprak yapımız, ürün çeşitliliğimiz, erkenci ürün yetiştirme avantajımız, iklimimiz ve en önemlisi suyumuz bizi tarımda çok önemli noktalara taşıyacaktır" diye belirtildi.
''İhracatçı tamamen üreticiye emanet''
Akdeniz Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği temsilcisi, son 5 yıldır özellikle Rusya ile kalıntı ürün konusunda sıkıntı yaşandığını ifade ederek, "Rusya önemli bir pazar, taleplerini yerine getirmeliyiz. Rusya çıkardığı yeni memorandumla 3 kez kalıntılı ürün ihraç edene ihracat yasağı getirecek. Türk ihracatçısının sistem dışına çıkarılmak isteniyor. Siyasiler çözüm üretmeli. Üretici de kalıntıdan uzak, izlenebilir ürünler yetiştirmeli. İhracatçı yok olursa üretici de yok olur. Tamamen üreticiye emanet olduk, vicdanlarına teslim olduk. Rusya''ya ihracatımız her an engellenebilir" şeklinde konuştu. Dış pazarlardaki rekabet gücünün artmasının üreticilerin kaliteli, insan ve çevre sağlığına duyarlı ürün üretmesinden geçtiğini vurgulayıp, Avrupa''da Türk tarım ürünlerinin az olmasını ise AB ülkelerinin birbirini desteklemesine istedi.
''Yakın mesafelerde hal olmamalı''
Türkiye Sebze Meyve Komisyoncuları Federasyonu Birliği Başkanı Yüksel Tavşan ise Türkiye''de üretilen ürünlerin yüzde 5''inin ihraç edildiğini, kalanının yurtiçinde tüketildiğini kaydederek, "Bu ürünlerin bir kısmını üretici kendi imkanlarıyla satmaya çalışıyor. Hallerin borsalar gibi fiyat belirleyici olup arz ve talep dengesini sağlaması gerekli. Ancak adım başı her 5-10 kilometrede bir hal olmaz. Bu durumdan üreticinin zarar görür. Hallerin birleştirip doğru borsa fiyatlarının oluşturulması gerekiyor"dedi.güzel göstergesi" dedi.
''Küçük seralar birleştirilsin''
Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği temsilcisi ise , küçük aile şirketleri tarafından işletilen en fazla 3 dekar alan üzerine kurulu seralara değinerek, "Bu seralarda iklim kontrolü dahi yapılamıyor. Bu nedenle verim ve kalite düşüklüğü yaşanıyor. AB ortalamalarına göre ölçek büyüklüğündeki seralar 20 dekara denk geliyor.Bunun için küçük seraların birleştirilmesi, teknolojik donanımın sağlanması için de teşvik ya da banka kredisi verilmesi gerekiyor" diye konuştu.