Atina Uçuşu Yunan Açılımı -3

 

Tüm ihtimaller dikkate alındığında, 14-15 Mayıs 2010 tarihinde gerçekleştirilecek ziyaretle sorunların çözümünden ziyade, sorunların çözümü için uygun ortamın hazırlanması hedeflenmektedir. Yunanistan Dışişleri bakan vekili ve Başbakan Yorgos Papandreu'nun sağ kolu Dimitris Druças 8 Nisan 2010 tarihinde Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun davetlisi olarak Türkiye’yi ziyaret etmişti. Druças’ın ziyaretinden bir hafta öncesinde ise Türkiye Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Ali Babacan Atina’da bazı temaslarda bulunmuştu. Her iki ziyaretin de ana hedefi, Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın Atina ziyaretine zemin hazırlamaktı. Türkiye-Yunanistan ilişkilerine ivme kazandırmak amacıyla yapılan bu ziyaretlerde, işbirliği yapılabilecek alanların belirlenmesine ilişkin son hazırlıklar yapıldı. Dolayısıyla her iki ülkenin de büyük önem verdiği ve hazırlık aşaması önceden tamamlanan bu toplantının iyi niyet temennileri ile kapatılması, söz konusu dahi olamaz. Ancak bu toplantıdan Ege Denizi üzerindeki uçuşlara son verilmesi, karşılıklı silahsızlanma anlaşması yapılması, Batı Trakya Türklerinin kimlik sorunun çözülmesi ya da Patrikhane’nin ekümenikliğinin tanınması gibi kararlar da çıkmayacaktır. Nitekim Druças da Erdoğan’ın ziyaretinde hangi önerilerin ‘masaya getirileceği'nin birlikte belirlendiğini ifade etmişti.

Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın heyetinde on bakan ve yüz kadar iş adamı bulunuyor. İşadamlarının varlığı, yatırım yapılması riskli bir ülke olan Yunanistan’a ciddi bir moral takviyesi olmaktadır. On Türk ile yedi Yunan bakanın katılımıyla toplanacak “Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi”, ikili ilişkilerin iyileştirilmesine iki ülkenin de büyük önem verdiğini gösteriyor. Türkiye Başbakanı Erdoğan ile Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun başkanlık yapacağı toplantıda iki ülkenin Maliye, Ticaret, İç işleri, Dışişleri, Eğitim, Ulaştırma, Enerji, Kültür -Turizm ve Çevre Bakanları yer alıyor. Düzenli hale getirilecek bu toplantıların amacı, Türkiye ile Yunanistan arasında gerekli güvenin yaratılması için bakanlıklar arasında işbirliği olanaklarının arttırılmasıdır. Nitekim bu ilk toplantıdan da ekonomi, ticaret, turizm, ulaşım, enerji kültür ve eğitim alanlarında taslakları hazır olan işbirliği anlaşmalarının imzalanması beklenmektedir.

 

İLERİYE DÖNÜK

 

İşbirliği alanlarının çeşitlendirilmesi ve derinleştirilmesinin sağlayacağı güven ise Ege Denizi’ndeki anlaşmazlık konularını ve silahlanma sorununu zamanla aşamalı olarak çözeceği ifade edilmektedir. Ortak ilgi alanları ve çıkarlar çerçevesinde geliştirilecek işbirliğinin ortak sorunların çözümüne katkı yapacağı da kesindir. Druças’ın ''Zor bir mali dönemden geçiyoruz diye milli konularımızın tehlikede bulunduğu şeklinde bir yanlış intiba uyanmaması gerektiğini vurgulamak isterim.” Sözleri Yunanistan’ın hassasiyetini bir kez daha göstermektedir. Dolayısıyla şimdilik ileri boyutlu gelişmeler değil ancak ortaya konulan eylem önlemlidir. Türkiye’nin son dönem komşularıyla ilişkilerinde izlediği “sıfır sorun” politikası, Yunanistan’dan da karşılık buldu ve Yunanistan’a “Diyolog Politikası”nı yürütme fırsatı yaratıldı.

 

 

TOPLANTININ BEKLENTİSİ

 

Türkiye’nin toplantıdan çıkmasını beklediği sonuçlar:

 

 

 

Benzer Videolar