DİĞER YAZARLARIMIZ

Sel – Su Baskını – Yıldırım – Buzlanma – Don Olayı – Ulaşımda Aksamalar – Çığ Tehlikesi olabilir.

Güneydoğu Anadolu’da yarın (24.11.2024 Pazar) beklenen yağışların sabah saatlerinden itibaren Gaziantep, Kilis ve Adıyaman çevrelerinde, öğle saatlerinden itibaren Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin ve Batman çevrelerinde yerel kuvvetli olacağı tahmin ediliyor.

Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, Mardin’in ve Şanlıurfa’nın güney kesimlerinde gök gürültülü sağanak, Adıyaman, Diyarbakır ve Batman’ın kuzeyinin 1500 metre ve üzeri rakımlı yerlerinde kar yağışı şeklinde olması bekleniyor.

Kuvvetli yağışlarla birlikte ulaşımda aksamalar, sel, su baskını, kar yağışı alan yerlerde buzlanma ve don gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.

Doğu Akdeniz’de Buzlanma

Doğu Akdeniz’de yarın (24.11.2024 Pazar) beklenen yağışların gece ilk saatlerden itibaren Mersin ve Adana, sabah saatlerinden itibaren Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş çevrelerinde yerel kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, kıyı kesimlerde gök gürültülü sağanak, 1000 metre ve üzeri rakımlı yerlerde kar yağışı şeklinde olması bekleniyor.

Kuvvetli yağışlarla birlikte ulaşımda aksamalar, sel, su baskını, kar yağışı alan yerlerde buzlanma ve don gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.

İç Anadolu

Rüzgarın, yarın (24.11.2024 Pazar) ilk saatlerden itibaren İç Anadolu’nun güney ve doğusunda kuzey yönlerden, öğle saatlerinden itibaren Doğu Anadolu’nun güneyi ve Güneydoğu Anadolu’da güney yönlerden kuvvetli rüzgar ve fırtına (50-70 km/saat), Akdeniz Bölgesinde kuzey yönlerden fırtına ve kuvvetli fırtına (70-90 km/saat), yüksek kesimlerinde hamleli tam fırtına (90-100 km/saat) şeklinde eseceği tahmin ediliyor.

Pazartesi (25.11.2024) günü akşam saatlerinde Akdeniz’de, sabah saatlerinden sonra diğer yerlerde etkisini kaybetmesi beklenen kuvvetli rüzgar ve fırtınayla birlikte ulaşımda aksamalar, çatı uçması, soba zehirlenmeleri gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.

Sel – Su Baskını – Yıldırım – Buzlanma – Don Olayı – Ulaşımda Aksamalar – Çığ Tehlikesi olabilir.

Bakan Uraloğlu’ndan Google ve Discord’a yaptırım mesajı

BEĞENDİM

ABONE OL

ANKARA-BHA

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Google ile yapılan görüşmeler ve erişim engeli getirilen Discord platformuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu, kurallara uymayanlara yönelik yaptırımların kararlılıkla devam edeceğini belirtti.

Canlı yayında konuyu değerlendiren Uraloğlu, Google ile gerçekleştirilen görüşmelere ilişkin şunları söyledi:

“Google ile bir görüşme gerçekleştirdik. Bu düzenlemenin Google Türkiye tarafından değil, global merkez tarafından yapıldığı bilgisi bize iletildi. Google Türkiye temsilcileri, bu düzenleme hakkında bilgi sahibi olmadıklarını ifade ettiler. Konuyu ikinci kez sorduk ve onların yanıtını bekliyoruz. Bu yanıta göre Rekabet Kurumu ile iş birliği yaparak adımlar atabiliriz. Şu anda oradan gelecek cevabı bekliyoruz.”

Discord’a yönelik erişim engeli konusunda ise Bakan, platformların kurallara uyması gerektiğinin altını çizerek, bu konuda taviz verilmeyeceğini vurguladı.

Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu: KGM kış hazırlıklarını tamamladı

BEĞENDİM

ABONE OL

ANKARA-BHA

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) ekiplerinin, sürücü ve yolcuların güvenliğini sağlamak amacıyla kışa yönelik hazırlıklarını tamamladığını duyurdu. Uraloğlu, KGM’nin 12 bin 634 makine ve 13 bin 283 personel ile ülke genelinde karla mücadele çalışmalarını yürüteceğini bildirdi.

Bakan Uraloğlu, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün, otoyollar ve devlet il yollarındaki kış operasyonlarının 7 gün 24 saat kesintisiz süreceğini belirtti. Yolların açık tutulması ve kar birikintilerinin engellenmesi amacıyla KGM’nin envanterine yeni makineler dahil edilerek, ekiplerin etkinliği artırıldı.

KGM 452 merkezle karla mücadele ediyor

Uraloğlu, “KGM, karla mücadele çalışmalarını 452 kar mücadele merkezinde yürütecek. Bu çalışmalarla, kar birikmesinin önüne geçilecek ve buzlanma nedeniyle oluşabilecek kaymaların engellenmesi sağlanacak,” diye konuştu. Bakan, karla mücadelede KGM’nin hedefinin, yolların büyük bir kısmını olağanüstü durumlar dışında sürekli açık tutmak olduğunu söyledi.

Seyahat etmeyi planlayan sürücülere seslenen Uraloğlu, yola çıkmadan önce güzergah hakkında bilgi alınmasını tavsiye etti. “Sürücüler, ALO 123, ALO 159 Kara Yolları Hattı ya da internet üzerinden güzergah analizi programını kullanarak yol durumuna ilişkin güncel bilgilere ulaşabilirler,” dedi. Ayrıca, kötü hava koşulları nedeniyle kapanan yollarda, sürücülerin görevlilerin uyarılarına uyarak ısrarcı olmamaları gerektiği uyarısında bulundu.

Yol güvenliği için sürücülerin dikkat etmesi gerekenler

Uraloğlu, sürücülere kış yolculukları için şu tavsiyelerde bulundu: “Kar ve buzla mücadele araçları görüldüğünde yavaşlayın, sollama yapmayın ve araç takip mesafenizi artırın. Araçlarınızda mutlaka zincir, çekme halatı ve takoz bulundurun, hızınızı azaltın ve şerit ihlali yapmayın. Ayrıca, direksiyon başında dikkatinizin dağılmaması için cep telefonu kullanmaktan ve sigara içmekten kaçının.”

Araç bakımı ve kış hazırlıkları

Bakan, araç sahiplerine araçlarının kış koşullarına uygun olduğundan emin olmalarını hatırlattı. Araç camları, lambalar ve aynaların kar ve buzdan temizlenmesi gerektiğini belirten Uraloğlu, lastiklerin diş derinliğinin kontrol edilmesini ve aşınmış lastiklerin değiştirilmesini önerdi. Ayrıca, araçlarda kışın gerekli olabilecek malzemelerin bulundurulması gerektiğine dikkat çekti. Bu malzemeler arasında buz kazıyıcı, kar fırçası, çekme halatı, zincir, ilk yardım çantası ve battaniye gibi ürünler yer alıyor.

Zorunlu kış lastiği uygulaması 1 Aralık’ta başlıyor

BEĞENDİM

ABONE OL

ANKARA-BHA

1 Aralık’ta başlayacak zorunlu kış lastiği uygulaması öncesi, lastik değişim noktalarında yoğunluk yaşanıyor. 1 Nisan 2024’e kadar sürecek olan uygulama, şehirlerarası yollarda tüm yolcu ve yük taşıyan araçlar için geçerli olacak. Kurallara uymayan araç sahiplerine ise 4 bin 69 lira ceza kesilecek.

Yolcu ve yük taşıyan araçlar için kış lastiği zorunlu

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, kış lastiği uygulamasının şehirlerarası yollarda tüm yolcu ve yük taşıyan araçlar için zorunlu olduğunu belirtti. Bakan Uraloğlu, hususi araç sahiplerinin de güvenlik açısından kış lastiği takmalarını tavsiye ettiklerini söyledi. Kış lastiklerinin, 7 derecenin altındaki hava sıcaklıklarında yol tutuşunu artırarak kazaların önlenmesine büyük katkı sağladığını vurgulayan Bakan, uygulamanın hayati önem taşıdığını ifade etti.

Denetimler sıkı yapılacak, ceza miktarı belirlendi

Kış lastiği kurallarına uymayan sürücülere 4 bin 69 lira ceza uygulanacak. Bakan Uraloğlu, denetimlerin titizlikle yapılacağını belirterek, kamyon, çekici, tanker ve otobüslerdeki tüm dingil lastiklerinin; kamyonet, minibüs ve otomobillerin ise tüm lastiklerinin kış lastiği olması gerektiğini kaydetti. Ayrıca, kış lastiklerinin yanaklarında “M+S” işareti veya kar tanesi işareti bulunması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Kış lastiği yerine çivili lastik kullanılabilir

Bakan Uraloğlu, sadece buzlu zeminlerde kullanılabilen çivili lastiklerin de kış lastiği yerine geçtiğini hatırlatarak, araçlarda patinaj zinciri bulundurmanın kış lastiği zorunluluğunu ortadan kaldırmadığını belirtti. Ayrıca, sürücülerin kış şartlarına uygun donanım ve ekipmanlarla seyahat etmeleri gerektiğinin altını çizdi. Araçlarda zincir, takoz ve çekme halatı gibi ekipmanların bulundurulmasının önemine dikkat çekti.

Kış için hazırlıklar tamamlandı, ekipler sahada

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, kış şartlarına karşı tüm hazırlıkların tamamlandığını söyledi. Bakanlık, 68 bin 549 kilometrelik yol ağında 12 bin 634 makine-ekipman ve 13 bin 283 personel ile hizmet verecek. Karayolları ekipleri, yolların kesintisiz açık kalması için 7/24 görev yapacak. Ayrıca, 737 bin 801 ton tuz ve 11 bin 576 ton kimyasal buz çözücü ile yolların güvenliği sağlanacak. Bakan Uraloğlu, kış şartlarıyla ilgili tedbirlerin titizlikle alındığını ve karla mücadele için tüm ekiplerin sahada olacağını bildirdi.

Pasaport ve laptop ile özgürlüğün, sabrın ve direncin sınandığı bir seyahat

BEĞENDİM

ABONE OL

İSTANBUL (AA) – Anadolu Ajansının (AA) “Dijital Çağın Göçebeleri” başlıklı dijital göçebeliğin derinlemesine ele alındığı belge haberin üçüncü kısmında, dijital göçebelerin tecrübelerine ve uzaktan çalışmaya ilham veren uzmanlarla röportajlara yer verildi.

Dijital göçebeler, meslekleriyle adeta birer çağdaş seyyah üzere, farklı coğrafyalara ve kültürlere dokunarak dünyayı geziyor. Bir yazılım geliştirici, Tayland’ın palmiyelerle süslü kıyılarında kod yazarken, bir muharrir Portekiz’in dar sokaklarında ilham peşinde koşturabiliyor. Fotoğrafçılar, Güney Amerika’nın renkli pazarlarında yeni kareler yakalarken, finans danışmanları Tokyo’nun gökdelenlerine bakan bir çatı katında toplantılara katılabiliyor. Her biri, işlerini dünyaya yayarken hem profesyonel hayatlarını hem de içlerindeki keşfetme tutkusunu besliyor. Dijital göçebelik, her mesleği bir maceraya dönüştürüyor.

Her seyahatin bilinmeyen pürüzleri olduğu üzere, dijital göçebelik de beraberinde çeşitli zorluklar getiriyor. Vize kısıtlamaları, karmaşık vergi sistemleri ve yeni bir kültüre ahenk sağlama eforları, bu serüveni zorlaştıran ögeler ortasında yer alıyor. Her birey, bu özgür ömür biçiminin dalgalarında istikrarda duramayabilir; farklı coğrafyalarda muvaffakiyetle yol alabilmek için esneklik ve ahenk yeteneği adeta bir mecburilik.

Dijital göçebelikte, sadece özgürlük değil, sabır ve direnç de sınanıyor. Yabancı kültürlere ahenk sağlamak, bazen hem lisan hem de davranış bariyerleriyle bir uğraşa dönüşebiliyor. Her yolda adımlarınızı hızlandıran heyecan, vakitle hasretin ve belirsizliğin yorgunluğuna yenik düşebiliyor.

Hayallerini haritaya dönüştüren göçebe

Enes Eray, genç yaşta dijital göçebe olma kararını şekillendiren nadir insanlardan biri. Bu seyahat fikrinin lise yıllarından bu yana zihninde büyüdüğünü belirtiyor.

Eray, Gürcistan, Makedonya, Sırbistan, Bosna Hersek ve Fas’ı ziyaret etmiş. “Vizesiz erişim benim için en kıymetli kriter, zira vizelerle uğraşmak istemiyorum” diyen Eray’ın bu tercihi, dijital göçebeliğin pratik yanlarını gözler önüne seriyor; özgürlük arayışında bürokratik pürüzlere takılmak istemeyen bir ruh halini.

Ancak bu çağdaş seyyahın karşılaştığı en büyük zorluklardan biri, internet suratının elverişsizliği. Fas’taki tecrübesini paylaşan Eray, “İnternet suratı kıymetli. Örneğin şu anda Fas’tayım ve burada internet sahiden çok yavaş.” diyor. Dijital bir hayat sürerken, suratın değeri, Eray’ın karşılaştığı en can sıkıcı pürüzlerden biri. Röportaj sırasında kontağın sık sık kopması da söylediklerini büsbütün destekliyor.

Sürekli hareket halinde olmanın getirdiği vücudu ve zihni yorgunluk, Eray’ın iş hayatını dengelemenin zorluklarını daha da artırıyor. Eray, bu durumu,”İş ve seyahati dengelemek nitekim güç ve yorucu. Bu yüzden yavaş seyahat etmeyi tercih ediyorum.” kelamlarıyla anlatıyor.

Eray, vaktin akışını yavaşlatmanın yalnızca yer değiştirmekten ibaret olmadığını, birebir vakitte hayatla ahenk içinde kalmak olduğunu söz ediyor.

Her dijital göçebenin sırtında taşıdığı yük: vedalar

Bununla birlikte, her dijital göçebenin sırtında taşıdığı bir öteki yük ise vedalar. Seyahatin bir modülü haline gelen bu ayrılıklara ait Eray, “Dijital göçebe olmanın öbür zorluklarından biri de vedalaşmak. Tanıştığınız insanlara veda etmek hakikaten zor” değerlendirmesinde bulunuyor.

Seçtiği hayat üslubunun finansal boyutunu da göz arkası etmeyen Eray, mütevazı bir bütçeyle yol aldığını söz ediyor.

“Genellikle daha düşük bir bütçeyle seyahat ediyorum. Dijital göçebe olmak için ekseriyetle ayda yaklaşık bin dolara gereksiniminiz var.” Eray’ın bu sözleri, bu seyahatin birebir vakitte bütçeyi de ustalıkla yönetmeyi gerektirdiğini uygun anlatıyor.

Dijital dünyanın yol göstericileri

Mine Kocadağ, 2012 yılında esnek ve uzaktan çalışma üzerine yaptığı çalışmalarla dikkati çeken bir isim. Uzaktan çalışmanın salgın öncesi periyottaki öncülerinden biri olan Kocadağ, Türkiye’de uzaktan çalışmanın nasıl bir gerçekliğe dönüşeceğini yıllar evvel fark etmiş. Kocadağ, esnek çalışma kültürünü iş yerlerine ve çalışanlara nasıl entegre edebileceği üzerine etkinlikler ve farkındalık çalışmaları yapmış.

Salgın ile uzaktan çalışma hayatın bir kesimi haline gelirken, Kocadağ da bu süreci yönlendiren isimlerden biri oluyor. Kocadağ, Happy Work Studio’yu kurarak yalnızca uzaktan çalışmayı öğretmekle kalmayıp, çalışanların bu süreçte tükenmişlik sendromuna karşı nasıl daha memnun ve istikrarlı bir hayat sürebileceği üzerine odaklanıyor.

Kocadağ, bu vizyonunudaha da genişleterek, Remote First Institute isimli küresel bir enstitünün kurucu üyeleri ortasında yer alıyor. Uzaktan çalışmanın daha verimli ve iyiliğe yönelik bir süreç haline gelmesi için global seviyede çalışmalarını sürdüren Kocadağ, Türkiye’yi de bu alanda bir cazibe merkezi haline getirmek için projeler yürüttüğünü belirtiyor.

Her uzaktan çalışan dijital göçebe değil, lakin her dijital göçebe bir uzaktan çalışan

Kocadağ’a nazaran “uzaktan çalışma” ile “dijital göçebelik” birbirinden farklı kavramlar. Her uzaktan çalışan dijital göçebe değilken, her dijital göçebe birebir vakitte bir uzaktan çalışan. Dijital göçebelerin son yıllarda dünya genelinde artış göstermesi, ülkelerin bu alanda özel vizeler sunmaya başlamasının temel nedenlerinden biri. Göçebelik yalnızca farklı yerlerde yaşamak değil, tıpkı vakitte çalışma ömründe esneklik ve yeni yerlerde hayatı deneyimlemek manasına geliyor.

Dijital göçebelik kavramına değinen Kocadağ, salgından sonra bu hayat usulünün popülaritesinin arttığını anlatırken, “İnsanlar süratle seyahat etmeye başladı lakin şu anda yavaşlamaya ve daha uzun mühlet bir yerde kalmaya başladı.” diyerek, yeni bir trendin doğuşuna dikkati çekiyor.

Dijital göçebelerin ülke ekonomilerine katkılarının da altını çizen Kocadağ, “Dijital göçebeler, gittikleri yerleri canlandırıyor ve ekonomileri canlandırıyor.” formunda konuşarak, bu hayat usulünün ekonomik ve toplumsal yararlarını öne çıkarıyor.

Muhabir: Muhammet Tarhan