Balkan fıkraları ve Mizah öyküleri

PARKİNSON Uzun yıllar park bekçiliği yapan Arnavut Aziz arkadaşına dert yanıyormuş. “Bu park bahça işi benı asta ettı (h)emşurum. “Ne hastalıgin var ki? “PARK-inson ulmuşum bea!   KLİMA   Boşnak karı koca evine klima alacaktır. Klima satan bir dükkana girerler. Klimacı: “Buyurun nasıl yardımcı olayım?” “Biz KLİMA bakayiz” “Nasıl BİŞİ olsun?” “Çok EYİ BİŞİ olsun” “O zaman size " MİTSU-BİŞİ " verelim!   FİLLİ BOYA Pomak Ayet boyacı dükkanı açmıştır. Dükkana bir müşteri gelir. “Siz de filli boya var mı diye sorar? Pomak Ayet: “Burasi Afrika mi? Ne arar bizde Fillı buya be ya!” ABDEST KAÇMASIN   Arnavut arkadaşı ile uzun yola çıkmak üzeredir. Arkadaşına seslenir. “More az bekleyasin. Abdest var iken, şu karşi camida FÜZE hiziynan iki ROKET namaz kılıp geliymm! YÜKSEK OKUL   Mizo aga askerliği bitirmiş, özel bir şirkete iş başvurusunda bulunmuştu. Personel alımında görevli kişi Mizo Aga'ya sorar; “Yüksek okul okunuz mu?” “Evet” “Hangi okulu bitirdiniz?” “Manisa Lisesı uçunci kat” BÜYÜ Komşusu Arnavut Kamil'e şöyle demiş. “Kamil abi; Gel sana “BÜYÜ” yapmasını öğreteyim. Çok güzel büyü yaparım. Kamil yaşça küçük olan komşusuna cevap verir. “More sen kim, BÜYİ yapmek kim? Ayde yuri bakaym, BÜYİ'de gel”     YESİN MİLLET   Manisa’da ikamet eden Rumelililerde pazarlara genellikle kadınlar çıkarlar. Makedonya’nın Varbiyane köyünden göç etmiş olan yaşlı bir teyzemiz, üzerine yeşil mantosunu alır ve torunu ile pazara gider. Pazarda tam yeşillik satan bir satıcının önünden geçerken pazarcı bağırır. “YESİN MİLLET YESİN MİLLET" Yaşlı teyze, çatpat Türkçe ile torununa sorar; “Yeşil mantu giydık die bize mı bagriyy bu? YEŞİL MİLLET YEŞİL MİLLET"   İBRAHİM HOCA   Manisa’daki Rumeli düğünleri çok neşeli ve hareketli geçer. Büyük küçük herkes oyuna iştirak etmek için can atar. Bir gün yeni evli olan Nesime hanım eşi ile düğüne gider. Oyunları yeni yeni öğrenmeye başlasa da, çekilen halayların birçoğuna yine de iştirak etmeye çalışır. Düğünün ilerleyen saatlerinde halaylardan sonra hareketli oyunlar oynanmaya başlamıştır. O sırada Orkestra hareketli bir folklor oyunu olan İbrahim Hoca'yı çalıyormuş. Yakınları oyuna iştirak etmesi için Nesime'ye sormuş; “Nesime İbrahim Hoca’yı biliyor musun?” Nesime hanım: " Yo tanımıyorum " demiş.     BUYRUN HALAYA   Yaz aylarında Manisa'da bir başka zevkli ve güzel olur Rumeli düğünleri. Kendi yöresel şarkılarımız ve halaylarımız düğünlere büyük heyecan ve coşku katar. Bir düğün günü hemşerilerimizden damat beyin dayısı halay çekmek için orkestradan istekte bulunur. Orkestra sorumlusu; “Hangi parçayı çalalım?” “Valla parçanın ismini tam hatırlayamıyorum ama müziğin ritmini size söyleyebilirim” “Söyle bakalım” “TARARA RİRİ TA TA “ 5 dakika sonra orkestra parçayı anons eder! “Sıradaki parçayı damat beyin dayısı için çalıyoruz. “ TARARA RİRİ TA TA“ Tüm misafirleri halaya bekliyoruz...