Batılı Ülkeler Mısır’a da Duyarsız
Suriye’de iki yıldan beri süren iç savaşa karşı ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerin ilgisi büyük ölçüde azaldı. Almanya gibi ülkeler artık Esad’ın iktidarda kalmasına yeşil ışık yakıyorlar ve bu konunun yavaş yavaş gündemden düşmesini istiyorlar. Aynı gelişmeyi Avrupa’nın birçok ülkesinde de görmek mümkün. Avrupa’da baktığımız zaman Batı ülkeleri hiçbir zaman Mısır’daki darbeye ve bu gelişmelere soğuk bakmıyorlar. Eğer siz Paris’te, Brüksel’de, Berlin’de yetkililerle görüşürseniz Mısır’a daha demokrasi için erken görüşü hakim. Mübarek’e karşı halkın ayaklanması sonucu Mursi rejimi ve Müslüman kardeşler iş başında geldiler. Bunlar ülkenin gelişmesi için olumlu çalışmalar yapmıyorlar o yüzden “Demokrasinin kesilmesi Batı’nın zararına değildir” görüşü içindeler. Şu anda baktığınız zaman Afrika ülkeleri dışında Mısır’daki gelişmelerle ilgili ciddi bir şekilde tek fikir beyan eden Türkiye’dir. Mısır’dan da Türkiye’ye tepki gelmeye başladı. Bugünkü yönetim büyükelçilik vasıtası ile Türkiye’nin içişlerine karışmaması gerektiğini söyledi ve bu konuda bir tepki koydu.
AB’NİN ÇEKİNCESİ
Avrupa Birliği ülkeleri de bundan çekiniyor. Mısır hakikaten Avrupa Birliği için İslam dünyasında önemli bir ülke. Ticari olarak çok büyük etkisi yoksa da turizm açısından Mısır Avrupa ülkelerinden birçok kişinin ucuz turizm ülkesi olarak ziyaret ettiği bir yer. Bu kapsamda Mısır’daki askeri darbeye hiç biri darbe demediği gibi Mursi’nin iktidardan gidişine sevinmiş ya da en azından daha tedbirli yaklaşırsak üzülmemiş bir havaları var.
BUNDAN SONRA NE OLABİLİR?
Bundan sonra herhalde Batı görelim Avrupa Birliği ülkeleri Temmuz ve Ağustos ayında politik olarak bir dinlenceye çekiliyorlar. Ağustos ayında Avrupa Birliği’nin neredeyse hiç bir komisyonu hiç bir örgütü çalışmıyor. Temmuz ayında da ciddi bir rahatlık ve az çalışma ortamı var. Şimdi herkesin beklentisi Mısır’da gelişim nasıl olacak? Mursi karşıtları askeri darbeye ne kadar karşı koyacaklar, yoksa askeri darbe yapan ordu yavaş yavaş iktidarı emin adımlarla ele geçirecek mi?
ASKERİ DARBEYE DESTEK ÇIKMALARINI BİLE BEKLEYEBİLİRİZ
Avrupa Birliği ülkelerinin buna Amerika Birleşik Devletlerini de dahil edelim tek korktukları Mısır’da ciddi bir iç savaş çıkması. İstikrarsız bir konum haline gelmesi Mısır’daki gelişmeler iç savaş açısından Avrupa Birliğini huzursuz edecek gelişmeler. İç çatışma çıkmadığı müddetçe Mısır konusunda Batı ülkelerinin duyarsızlığının devam edeceğinden hareket edebiliriz.
TÜRKİYE, TUNUS VE KENYA
Şimdi bakarsanız Türkiye’nin dışında buna ciddi tepki veren sadece Tunus ve Kenya. Tunus’un tepkisinin çok ciddiye alındığını sanmıyorum, çünkü zaten Tunus da bir demokrasi sınavından geçme konumunda. Kenya’nın dünya ülkeleri arasında etken bir gücü yok. Şuanda eğri oturup doğru konuşmak gerekirse Türkiye tek başına askeri darbeye karşı çıkan bir ülke. Avrupa Birliği’ne tam üyelik görüşmeleri yapan bir ülkeyiz ve şimdiye kadar bu konuda da ciddi bir gelişme yok. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bu konuda cok iyi çalışıyor . Önemli ve duyarlı ülkelerdeki bütün Büyülelçilerimizi Ankara’ya davet etti. Başta Hüseyin Avni Karslıoğlu Almanya Büyükelçimiz olmak üzere tartışmalar yapıyor. Türkiye ve bugünkü hükümet kendisini Mursi hükümeti ile özdeşleştiriyor. Türkiye’de yapılabilecek bir darbe olarak görüyor.
SURİYE’DEN SONRA MISIR
Türkiye’nin bu ikinci yalnızlığı oldu. Biliyorsunuz Suriye konusunda da Türkiye yalnız kalmıştı. Biz 911kilometre sınırımız olan Suriye’nin iç işlerine karışır bir duruma geldik ve batılı dünyanın gözünde El Kaide ve Kürtleri destekleyen bir konuma girdik. Zira El Kaide’nin de Kuzey Suriye’de yaptırımları bugün Esat’ın acımasız rejimine eşit bir durumda.
YALNIZ BIRAKILMIŞ ÜLKE TÜRKİYE
Dolayısı ile Türkiye her iki konuda da yalnız bırakılmış bir ülke. Türkiye son yıllarda güçlü bir konum içinde. Fakat Mısır’da çok fazla ileri gidip içişlerine karışmamamız lazım. Baktığınız zaman askeri müdahaleye Batılı ülkeler tepki gösterir fakat iç işlerine karışmazdı. Biz hem tepki gösteriyoruz hem de iç işlerine karışmak istiyoruz. Bu bizim için sorun olur. Mısır halkı Türkleri ve Türkiye’yi seven bir halk. Şimdi hangi tarafın haklı olduğunu, ne açıdan bugünkü darbenin sağlam kanallara dayandığını da bilmiyoruz. Bu açıdan bizim biraz daha geri vitese geçmemizin Türkiye’nin dış politikası açısından doğru olacağı kanısındayım. Ahmet Davutoğlu muhakkak aktif müdahalelerde bulunuyor fakat Avrupa Birliği ülkeleri şuanda Türkiye’den gelen atılımlara hiç cevap vermiyor.
DİPLOMATİK ATILIMLAR YARAR SAĞLAMAYACAK
Suanda diplomatik olarak atılım yapacak durumumuz yok. Almanya ile ilişkilerimiz çok gerilmiş durumda. Diğer güçlü ülkeler kendi politikalarını uygulamaktalar ve Mısır’la katiyen kötü bir duruma düşmek istemiyorlar. Bu açıdan Türkiye’nin büyük bir yaptırım gücü yok. Davutoğlu zaten bu ülkelerdeki Büyükelçileri çağırarak büyük bir atılım içine girdi. Atılımın çerçevesinde fazla Mısır’ın iç işlerine karışmadan devam ederse faydalı olacağını düşünüyorum.
İngitere son yıllarda Avrupa’nın bir çok atılımına karşı çıkan yada en azından duyarsız kalan bir konumda. İngiltere’ye baktığımız zaman ABD ile dengeleri daha çok uyuşan bir ülke ve İngiltere’nin ABD politikası Polonya gibi ülkelerden de destek görüyor. Ben İngiltere’nin gerek Suriye gerekse Mısır konusunda AB’nin geneli ile aynı fikirde olmadıgını düşünüyorum. Göstergeler bunu böyle ortaya çıkarıyor.
Önümüzde güç günler var. Başka ülkelerdeki çatışmalara daha soğukkanlı yaklaşmamız ülkenin yararınadır