Bazılarımız Daha Duyarlıdır
Çocukluktan itibaren diğerlerine karşı daha dikkatli, kendi davranışları üzerine daha çok düşünen insanlar bunlar üzerine fazla düşünmeyen insanlardan daha azınlıktadır. Duyarlı diye nitelendirebileceğimiz bu kişiler için hayat diğerlerine göre daha zor olabilir. Anne babalar da çocuklarının daha kolay bir yaşantısı olması için olabildiğince kendini koruyan olarak yetişmesine önem verirler. Anne baba için çocuğun duyarlı biri olması her zaman istendik olmayabilir. Bu durum kız ve erkek çocuklarında da farklılık gösterir. Kız çocuklarının duyarlı olması problem olmazken erkek çocukları için duyarlı olmak toplumsal cinsiyet rollerine uygun olmamak anlamına gelebilir.
Anlamak ve anlaşılmak üzerine çokça kafa yoran duyarlı insanlar, mevcut koşulları ve çevrelerindeki insanları da değiştiremediklerinden kaygı seviyeleri yüksektir. Yaşamdaki olumsuz değişikliklerde depresyon ve intihara daha meyilli olabilirler. Çok fazla uyarılma katlanılmaz olabilir.
Duyarlı insanlar hava durumu değişikliğine, şarkı, türkü gibi uyarıcılara, gibi aşırı anlam yüklerler. Olayların olumuz taraflarını çok fazla düşünürler, platonik aşık olmaya elverişlidirler, diğer insanları memnun etmeye önem verirler.
Bu duyarlılığın yorucu halinin önüne geçmek için olaylara ve insanlara dair yeni bakış açıları geliştirmek duyarlı insanlar için kolaylaştırıcı olabilir. Kendimizi anladığımızda bile duyarlı olmanın daha kolay yolunu buluyor olabiliriz. Hadi anlamaya çalışalım.
Duyarlı insanlar çokça düşünürler çünkü problem çözmenin yolunun düşünmeden geçtiğini hepimiz biliriz. Bilmeleri gereken şudur ki bazı problemler o problemle ilgili düşünmeyibıraktığımızda da çözümlenebilir. Çünkü problemin içinde hapsolmamışızdır.
Duyarlı insanlar daha çok platonik aşık olurlar çünkü duygu yoğunluğunun aktarıldığı dışdünyaya ihtiyaç duyarlar. Böylece zaten yoğun karmaşık duygular tek bir insanda toplanarak daha kontrol edilebilir haline gelir. Bu durum tabiî ki kolay bir şey değildir.
Duyarlı insanlar diğerlerini memnun etmeye çalışır çünkü diğerlerinin iyilik hali duyarlı birisi için önemlidir. Karşı tarafın da kendisine aynı şekilde davranmasını ister. Bu istek her zaman geçerli olmayabilir. Ayrıca duyarlı kişi diğerlerinin iyilik halinden her zaman kendisinin sorumlu olmadığını da kendisine hatırlatmalıdır.
Duyarlı insanların yaşamları zordur ama bir insana duyarlı olmak izni verildiğinde diğerlerinin yaşantılarını da oldukça kolaylaştıracaktır. Yani duyarlı olmanın altında ezilmeyen kişiler kendileri ve diğerleriyle ilgili detaylı düşünüp çözüm bulabilecek, toplum için iyiyi hedefleyecek, gelişime katkı sunacaktır. Ailede duyarlı,dinleyici,kabullenici birileri olduğunda kendimizi daha güvene hissederiz.
Duyarlı kişilere yardımcı olabilecek en yetkili kurum her zamanki gibi yine aile olacaktır. Çocuğun var olan özelliklerini kendilerince daha iyi olan özelliklerle değiştirmek yerine bu özelliklerle toplumda yer edinmesini, kendini olumlu değerlendirmesine katkı sunabileceklerdir.
Eğer duyarlı biriyseniz ve duyarlılığınızı kabul eden bir ailede yetişmediyseniz, yetişkin olarak kendi sorumluluğunuzu almanız ve kendinizi değersizleştirmek yerine sizin için en iyi olan versiyona doğru kendinizi engellemeden ilerlemeniz gerekebilir. Kısaca kendimizin ebeveyni olabiliriz.