Bir Kofer Bir Sandık 2014 ve Rumeli sevdalılarına hissettirdikleri
Binlerce Balkan göçmeninin yeni bir hayata ilk adımlarını attığı peronda, temsili olarak göç treninin yeniden karşılanması anında yaşanılan duygu yoğunluğu sözcüklerle anlatılamaz, yaşamak gerekir
FİRDEVS TUNÇAY
Kosova Prizenliler Derneği, 2011 yılından itibaren her yıl “Bir Kofer Bir Sandık, Sirkeci Buluşması” etkinliğini düzenliyor. Bu etkinliğin amacı, Balkanlar’dan anavatana göç etmek zorunda kalan atalarımızı anmak, Balkan göçmenleri arasında kaynaşmayı sağlayarak birlik, beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu canlı tutmak. Bu yıl 15 Haziran’da beşincisi gerçekleşen etkinliğe, “Kalbim Rumeli’de Kaldı” adlı kitabımla birlikte davet edildiğimde çok heyecanlandım. Ne zaman “Rumeli” sözcüğünü duysam tatlı bir heyecanla çarpar yüreğim! Rumeli asıllıyızdır çünkü. Mübadelenin acısını yaşamış, yoksulluklarına katlanmış mübadil bir ailenin kızıyım. Rumeli’den Türkiye’ye zorunlu bir göç hikâyesi onlarınki! Binlerce mübadil gibi… Memleketinin dağlarını ovalarını, evlerini barklarını, mallarını mülklerini, atalarının mezarlarını geride bırakarak, sıfırlanmış hayatlarını yeniden kurmaya çalıştılar anavatanlarında. Umutsuzluktan umut yaratmaya çalışsalar da “memleket özlemi” için için yanan bir kor gibiydi yüreklerinde. Anneannem Kavalalı Ayşe Hanım’ın “Ah, bizim güzel Rumeli’miz!” diyen sesi kulaklarımda çınlar hala. Doğup büyüdükleri memleketlerini bir kez daha göremeden bu dünyadan gelip geçtiler bir bir… Onlardaki Rumeli’ye ait olma duygusu bana da geçti. Bir zamanlar bizimken, şimdi bir başka diyar olan Rumeli, benim için bir masal ülkesidir…
SİRKECİ GARI’NDA UNUTULMAZ GÜN
15 Haziran Pazar günü, Balkanlar’dan anavatana yapılan göçlerin ana güzergâhlarından biri olan Sirkeci Garı’ndaydım. “Bir Kofer Bir Sandık” etkinliğine katılanlar, Sirkeci Garı’nın girişinde bandonun çaldığı müzikler eşliğinde coşkuyla karşılanıyordu. Başta Kosova’dan olmak üzere Rumeli’nin her yerinden gelen yüzlerce köktaşımla buluşmak beni çok mutlu etti. Binlerce Balkan göçmeninin yeni bir hayata ilk adımlarını attığı peronda, temsili olarak göç treninin yeniden karşılanması anında yaşanılan duygu yoğunluğu sözcüklerle anlatılamaz, yaşamak gerekir… Önce göç treninin düdüğü duyuldu, ardından kara dumanlarını salarak göründü tren. İşte o an bir kızılca kıyamet koptu! Hep birlikte, göçmenleri karşılamak için trene koştuk. Yüzlerce insan aynı hissiyatta buluşmuştuk: Yerinden edinmişliğin hüznü, toprağından koparılmanın acısı yüreklerimizi dağlamıştı. O zamanki kıyafetlerle trenden inenler ile peronda bekleyenler uzun uzun sarılıp ağlaştılar. Özlem, sevinç, hüzün hep oradaydı. Her yıl farklı bir göç hikâyesini senaryolaştıran Çorlu’lu Devlet Tiyatroları Sanatçısı Orhan Kurtuldu’nun rejisörlüğünü yaptığı tiyatro ekibinin sergilediği oyun çok başarılıydı. Bir Balkan göçmeni aile, yolda gelirken eksilmiş; yaşlı babalarının yorgun yüreği anavatan topraklarına girince heyecanına yenik düşmüştü! Trenden tabutuyla indirilen yaşlı dede hepimizi hıçkırıklara boğdu. Orhan Kurtuldu’nun programını hazırladığı ve sunduğu etkinlikte Kosova Demokratik Türk Partisi Genel Başkanı ve Kamu Yönetimi Bakanı Mahir Yağcılar’ın da katıldığı etkinlikte, AKP İstanbul Milletvekili Gülay Dalyan, MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, Kosova Milletvekilleri Müferra Şinik ve Fikrim Damka, Kosova’nın Ankara Büyükelçisi Avni Sipahiu, sanatçılar Ediz Hus ve Metin Şentürk ile yüzlerce Rumeli sevdalısı da hazır bulundu. Konuşmacıların, katılımcılara hitaben sahnede yaptıkları birlik, beraberlik ve dostluk mesajlarının ardından, bu etkinlik için Kosova’dan gelen özel misafirlere, şair ve yazarlara Sirkeci Buluşması etkinliğine katılımlarından dolayı, Kosova Prizenliler Derneği Yönetim Kurulu üyeleri tarafından kırmızı kadifeyle kaplı kutularında özel olarak hazırlanmış plaketler takdim edildi. Üzerinde “Bir Kofer Bir Sandık 2014” yazılı ve göç treninin resmedildiği bu değerli plaketi, manevi değeri çok yüksek bir anı belge olarak saklayacağım.
RUMELİ TÜRKÜLERİ GÖÇMENLERİ COŞTURDU
Göçe dair şiirlerin okunduğu, şarkıların söylendiği etkinlikte, Devlet Türk Halk Müziği Korosu, ses sanatçıları Arif Şentürk, Faruk Yılmaz, Rüstem Avcı, İmren Saltan ve Soner Özbilen Rumeli türkülerini coşkuyla seslendirdiler. Balkanlar’ın çeşitli bölgelerinden gelen göçmenler şarkılar eşliğinde halay çektiler, horon oynadılar. Rumeli’ye özgü ızgara yemeklerinin sunulduğu “Barbekü Festivali” de yoğun ilgi gördü. Ayrıca Rumeli pazarında Kosova’ya özgü yiyecekler, elbiseler, el sanatları ürünleri ve hatıra eşyaları da sergilendi. Ünlü fotoğraf sanatçısı Nafiz Lokviça’nın “Prizren’den Esintiler” sergisi de etkinliğe büyük renk kattı. Etkinlikte Rumelili şair ve yazarlar ile buluşmak benim için unutulmazdı. Kosova’dan gelen Raif Vırmiça, Zeynel Beksaç ve Türkiye’deki Rumelili yazarlardan Ramis Çınar, Melike Melis ve Zerrin Dağcı ile tanışmak ve kaynaşmak çok güzeldi. Kosova Prizenliler Derneği üyeleriyle kırk yıllık dost gibiydik. Gördüğüm sıcak ilgiyle kendimi evimde gibi hissettim. Dernek başkanımız Sn. Nezih Liman’a, Sn. Orhan Kurtuldu’ya, Sn. Bülent Fidan’a, Sn. Uluç Manas’a ve bu etkinlikte emeği geçenlere çok teşekkür ederim. Gelecek yılda yeniden buluşma umuduyla.