Bolgrad’lı Bulgarlar ve İki Yüzlü Bulgaristan
BOLGRAD’LI BULGARLAR VE İKİ YÜZLÜ BULGARİSTAN
17 Haziran’da Ukrayna parlamentosu ülkenin yeni idari bölgeleri kanunu kabul etti. Ukrayna kanunlarına göre bölge yerel halkından yüzde onundan fazla azınlık yaşıyorsa statü kapsamına alınıyor. Ukrayna devleti tarafından yerel azınlık kanunu ülkede yaşayan Ruslar için alınmıştı. Ukrayna devleti Ruslar Kırım yarım adasını ilhak ettiklerinde Rusya ile sınır olan Donbas bölgesinde yaşayan Rus ayrımcılıklara destek verdiğinden yerel kanunlarda değişiklik yapma yoluna gitti. Rusların yaşadıkları bölgeleri daha küçük idari bölgelere ayırarak yüzde on azınlık statüsünü kanun dışında bırakarak iptal olacaktı.
Ukrayna Bolgrad bölgesi ayrı beş idari bölgeye ayrılması ön görülüyordu. Bulgaristan devleti en üst düzeyde Ukrayna devletine Bolgrad bölgesinden yaşayan Bulgar azınlığın hakları korunması için görüşmelerde bulunmuştu ayrıca Bulgaristan parlamentosu konuyla ilgili deklarasyonu kabul etmişti.
Ukrayna devleti Bulgar devletinin ülkelerinde yaşayan 74 bin Bulgar topluluğun bir arada yaşamaları için yaptıkları girişimleri kabul etti ayrıca o bölgeye Tatarunskıya ile Arsıskiya iki daha küçük idari bölgeler ekledi. Böylece Ukrayna Bolgrad bölgesinde azınlık olarak yaşayan Bulgarlar azınlık statüsünden yararlanmaya devam edecek.
BORİSOV’UN TEŞEKKÜRÜ
Bu vesileyle Bulgaristan Başbakanı Facebook sayfasında aynen şunları yazdı.
“Arkadaşım olan Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy’e ülkesinde yaşayan Bulgarların azınlık statüsü korunacağı sözünü tuttuğundan dolayı teşekkür ederim”. 17 Temuz’da Ukrayna parlamentosu 74 bin etnik Bulgarlar bölünmemiş Bolgrad bölgesinde bir arada yaşamalarına karar aldı. Ukrayna devletinde yaşayan 74 bin etnik Bulgarlar bölünmemiş Bolgrad bölgesinde bir arada yaşayacaklar. Ukrayna’da azınlık olarak yaşayan etnik Bulgar grubu Bulgar devletinden temaslarını hiçbir şekilde koparmadı aksine hergeçen yıl daha da derinleştirdi. Bulgar devleti Ukrayna’da azınlık olarak yaşayan Bulgarların problemleriyle yakından ilgilendi ve Ukrayna devletine Bulgar azınlığının kaygılarını iletmeye çekinmedi. Türkiye Devleti Büyükelçisi bir şekilde ülkede yaşayan Türklerin resmi programlarına katılıp konuşma yaptığında Bulgaristan iç işlerine karışmakla devletin en üst düzeyde tepki veriliyor hatta persona non grate ilan edilmesi istenmeye kadar gidiliyor.
Gelelim bu gün Bulgaristan’da yaşayan bir milyona yakın Türk asıllı Bulgaristan vatandaşlarına. Bulgar devleti ülkelerinde yaşayan bir milyona yakın Türk asıllı vatandaşlarını Türk olarak kabul etmek istemiyor Türkler Müslüman olarak değerlendirilmek isteniyor. Ülkede toplam yaşayan Müslümanların sayıları iki milyona yakın. 30 yıl önce Türklerin sanıldığı HÖH hareketi kuruldu. Bu geçen yıllarda Bulgaristan’da siyasi parti olarak HÖH tek parti olarak kesintisiz parlamentoda görev yapmakta. Dört kez hükümet ortağı olarak ülkenin yönetiminde bulundu. Türklerin oylarıyla 30 yıldan bu yana parlamentoda görev süresinde Türklerin hayatlarında ne gibi değişiklikler sağladılar sorusuna kocaman bir hiç.
Komünizm döneminden kalan korku HÖH Türk kökenli yöneticiler olsun Türk kökenli milletvekilleri olsun Türkiye devleti resmi kurumlarıyla görüşmeye hala çekiniyorlar. Parlamentoda Türklerin sorunlarını kürsüden dillendirmeye kaçınıyorlar. HÖH Bulgar kökenli vekillerinden bazıları ara sıra da olsa iktidara karşı ülkede ikamet eden Türklerin lehine cılız da olsa konuşmalar yapıyorlar. HÖH Türk kökenli milletvekilleri parlamentoda her komisyonlarda görev almaktalar Türklerin azınlık statüsü hariç her türlü konuşmalar yapmaktalar girişimlerde bulunmaktalar. HÖH yönetimi ülkede yaşayan Türk asıllı Bulgaristan vatandaşların sorunları devlete iletmediklerinden dolayı devlet memnun görünüyor. Bulgaristan’da yaşamaya mahkum kalan bir milyona yakın Türkler ancak Türkiye devleti Bulgaristan devletiyle görüşmeler yaparak sorunları çözülebilir. Bulgaristan devleti ülkelerinde yaşayan Türk azınlığını değil azınlık haklarını vermek anadil eğitimi zorunlu okul programlarına almayıp vakıf mallarını esas sahiplerine iade etmeyerek, din eğitimi kısıtlayarak zaman asimilasyona mahkum etmiştir. Bulgar devleti ikinci ülkelerde yaşayan Bulgar asıllı vatandaşlarına yaşadıkları ülkelerde azınlık statüsü için mücadele verirken kendi ülkelerinden yaşayan bir milyona yakın Türkleri eritme politikası yürüterek ikiyüzlü politikasını ortaya koymaktadır.