Bosna Ramazan’da Anadolu kokuyor
Osmanlı'nın yaklaşık 500 yıl kaldığı Bosna-Hersek'te ramazanla birlikte Türk kültürünün izlerine her köşe başında tanık olunabiliniyor. Yaşatılan gelenek ve göreneklerle ramazan ayının dünyada Anadolu ile en fazla benzerlikte olduğu ülkenin Bosna-Hersek olduğu görülüyor. Her yerinde Osmanlı'ya ait bir izin bulunduğu Bosna-Hersek'te, bu toprakların öz insanı olan Boşnaklar, yüzlerce yıl önce bu coğrafyada birlikte yaşadıkları Türklerden öğrendikleri gelenek ve görenekleri devam ettirmeyi adeta ''ahde vefa'' olarak değerlendiriyor. Ramazan ayıyla birlikte Boşnakların bu ''ahde vefası'' daha belirgin hale geliyor. Ülkede ramazanın en belirgin hissedildiği kentlerin başında Saraybosna geliyor. Cadde ve sokakların ışıklarla donatıldığı, cami minarelerinin şerefelerinin ''gelin'' gibi süslendiği, Osmanlı'yı temsil eden ''yeşil ay yıldızlı bayrakların'' minarelerden dalgalandığı kentte, özellikle tarihi Başçarşı'da ramazan tüm güzelliğiyle kendisini gösteriyor. Tarihi Başçarşı'nın en görkemli camilerinden olan Gazi Hüsrevbey Camisi'nin içini ve avlusunu dolduran genç, yaşlı, kadın ve erkekler, özellikle ikindi namazının ardından geleneksel okunan mukabeleyi dinliyor. İftar vaktine doğru ise fırınlar önünde oruçlarını sıcak pide ve ekmekle açmak isteyenler yoğun kalabalık oluşturuyor. Sokaklarından pide kokusunun geldiği kentin özellikle ara sokakları ve caddeleri akşam ezanının yaklaşmasıyla birlikte derin bir sessizliğe bürünüyor. Saraybosnalılar, teravih namazına kadınlı erkekli yoğun ilgi gösteriyor. Teravihin ardından ise kent adeta ''yürüyen bir şehir'' haline geliyor.