Sırbistan Ulusal Meclis Başkanı Daçiç, ülkesinin Türkiye ile ilişkilerini AA'ya değerlendirdi:
- "(Saraybosna-Belgrad Otoyolu Projesi) Projeden beklentimiz oldukça yüksek. Cumhurbaşkanları Recep Tayyip Erdoğan ve Aleksandar Vucic de bölgenin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacak bu büyük projenin arkasında durdular" - "Türkiye’den gelen tüm yatırımcılar desteklenecektir. Bugün Sırbistan’da 400'den fazla Türk firması var. Altyapı, tarım, enerji ve yüksek teknoloji Sırbistan’da yatırım yapılabilecek en dinamik alanlar" - "(Türk Akım'a yönelik siyasi engeller) Bunların başında AB'den gelen sınırlamaları söyleyebilirim. Türk Akım gösterdi ki bu siyasi engellemeler ortadan kaldırılmalı" - "AB üyelik sürecinde oldukça büyük bir ilerleme kaydettik. Daha da hızlı ilerleyebiliriz ancak AB kendi içerisinde genişlemeye karşı bir direnç gösteriyor"
ANKARA (AA) - BEHLÜL ÇETİNKAYA/LEJLA BİOGRADLİJA - Sırbistan Ulusal Meclis Başkanı Ivica Daçiç, Türkiye'nin desteğiyle yürütülen Saraybosna-Belgrad Otoyol Projesi'ne ilişkin, "Projeden beklentimiz oldukça yüksek. Cumhurbaşkanları Recep Tayyip Erdoğan ve Aleksandar Vucic de bölgenin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacak bu büyük projenin arkasında durdular." ifadelerini kullandı.
Daçiç, resmi ziyaret için bulunduğu Ankara'da, ülkesinin Türkiye ve komşu ülkeler ile bölge ülkeleriyle ilişkilerini AA muhabirine değerlendirdi.
Türkiye ile Sırbistan'ın çok yakın iki ülke olduğuna işaret eden Daçiç, ilişkilerin son yıllardaki gelişiminden mutlu olduğunu belirtti. İki ülke halkının da daha iyi ilişkilerden yana olduğunu söyleyen Daçiç, "Çünkü aynı bölgeyi, ortak bir kültür ve mirası paylaşıyoruz." diye konuştu.
Daçiç, ikili ticaret hacminin arttığına vurgu yaparak "Mevcut ticaret hacmimiz yıllık 1 milyar 300 milyon avro. Hedefimiz ise bunu 2 milyar avroya yükseltmek. İmkansız değil zira yatırım ve ticaret için yeterli alanımız var. Bizim amacımız da bu hedefin gerçekleşmesi için elimizden geleni yapmak." değerlendirmesini yaptı.
Saraybosna-Belgrad Otoyol Projesi'nin ikili ilişkilerdeki merkez noktalarından biri olduğunun da altını çizen Daçiç, "Projeden beklentimiz oldukça yüksek. Cumhurbaşkanları Recep Tayyip Erdoğan ve Aleksandar Vucic de bölgenin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacak bu büyük projenin arkasında durdular.” dedi.
Türkiye’nin her alanda Sırbistan ile ortaklık ilişkisini devam ettireceği kanaati taşıdığını kaydeden Daçiç, iki ülkenin de birbirine sunacağı büyük imkanları olduğunu söyledi.
Ivica Daçiç, yakın zamanda gerçekleşmesi beklenen Erdoğan-Vucic görüşmesinden de beklentilerin son derece yüksek olduğunu kaydetti.
- "Altyapı, tarım, enerji ve yüksek teknoloji Sırbistan’da yatırım yapılabilecek en dinamik alanlar"
Geçmişte ülkesindeki Türk firması sayısının oldukça az olduğunu belirten Daçiç, "Herkes, Türk firmalarına karşı dikkatliydi ancak bunun bir anlamda sorumlusu da bizdik. Bu durum çok kısa sürede değişti. Türk firmalarının ülkemize gelmesi ve yatırım yapması için tüm olanaklarımızı kullandık. 2015’ten bu yana Türk firmalarının varlığı giderek arttı." ifadelerini kullandı.
Türk firmalarının Sırbistan'da değeri milyon dolarları bulan birçok altyapı projesinde yer aldığını belirten Daçiç, "Sırbistan'ın yatırım için oldukça uygun koşulları var. Türkiye’den gelen tüm yatırımcılar desteklenecektir. Bugün Sırbistan’da 400’den fazla Türk firması var. Altyapı, tarım, enerji ve yüksek teknoloji Sırbistan’da yatırım yapılabilecek en dinamik alanlar.” dedi.
Daçiç, iki ülke cumhurbaşkanı arasındaki yakın ilişkinin, gelecekte karşılıklı iyi projeleri hayata geçirmenin de garantisi olduğunu vurguladı.
Türkiye’den Avrupa’ya uzanan ve Sırbistan’dan da geçen Türk Akım projesine ülkesinin en başından beri büyük bir ilgiyle yaklaştığını belirten Sırbistan Ulusal Meclis Başkanı Daçiç, projeye ilişkin "Hem büyük bir fırsat hem de ülkemize getirisi oldukça yüksek." değerlendirmesini yaptı.
Geçmişte bu tarz projelere karşı siyasi engellerin bulunmasına ilişkin Daçiç, "Bunların başında Avrupa Birliğinden (AB) gelen sınırlamaları söyleyebilirim. Türk Akım gösterdi ki bu siyasi engellemeler ortadan kaldırılmalı. Sırbistan, Türkiye ve Batı Avrupa’yı birbirine bağlamada oldukça önemli bir konumda. Biz de bu durumu kendi kapasitemizi artırmak yönünde kullanmalıyız." diye konuştu.
- "Kosova-Sırbistan görüşmelerinde herkesin her istediğini alamayacağının farkındayız"
Daçiç, Sırbistan ile Kosova arasındaki diyalog sürecine ilişkin de ülkesinin sabır ve sorumlulukla çalışmasına rağmen Kosova tarafından benzeri bir karşılık alamadıklarını dile getirdi.
Sürecin bu nedenle çeşitli dönemlerde kesintiye uğradığını kaydeden Daçiç, "Bugün de böyle. Bizler diyalog sürecinin uzlaşmacı bir çözüm ve her iki tarafı da tam anlamıyla memnun etmeyecek kararlarla tamamlanmasını arzu ediyoruz. Herkesin her istediğini alamayacağının farkındayız." ifadelerini kullandı.
Daçiç, uzlaşmacı bir tutumla sorunun çözüleceğine işaret ederek şunları söyledi:
"Hem Sırpların hem de Kosova’daki Arnavutların barış içerisinden yaşayabilmesi için bu sorun uzun vadede ancak uzlaşmacı bir tutumla çözülebilir. Şahsen diyalog sürecine en başından beri dahil oldum. Sekiz yıl önce imzalanan Brüksel Anlaşması'nda vardım. Anlaşmanın bazı maddeleri halen uygulanmış değil. Örneğin Kosova’daki Sırp Belediye Birliğinin kurulması. Bizler üstümüze düşen her türlü sorumluluğu yerine getiriyoruz ancak Priştine tarafı bunu yapmıyor. Batı ve Avrupa’dan diyalog sürecinin devamında Priştine'deki yetkililerle görüşmelerini ve çözüme ilişkin daha yapıcı olmaları çağrısı yapmalarını bekliyoruz."
Diğer komşularla da çözülmesi gereken birkaç sorun bulunduğunu hatırlatan Daçiç, Hırvatistan ve Bosna Hersek’le var olan sorunların siyasi değil teknik olduğunu belirtti.
Ivica Daçiç, sorunların ikili anlaşmalar ışığında çözülebilecek sorunlar olduğunu vurgulayarak "Bölgedeki sınır rejiminin de her geçen gün kolaylaştığını söylemek isterim. Bölge halklarına ülkelerarası geçişi kolaylaştırıyoruz ve bununla ilgili çalışmalarımız devam edecek. Sınır engellemelerinin kaldırılması Arnavutluk ve Kuzey Makedonya ile ortak yürüttüğümüz 'Açık Balkan' oluşumunun da hedefi. Bölgenin ekonomik sınırlamaların olmadığı bir alan haline gelmesini istiyoruz. Çünkü ancak bu şekilde ekonomide büyüme ve kalkınma sağlayabiliriz." dedi.
- "AB kendi içerisinde genişlemeye karşı bir direnç gösteriyor"
Karadağ'da Sırp Ortodoks Kilisesi'nin yeni metropolitinin tahta çıkma törenine ilişkin yaşanan Karadağ-Sırbistan gerilimine de değinen Daçiç, "Karadağ kendi içinde bir kriz yaşıyor ve bunun Sırbistan ile hiçbir şekilde alakası yok. Sırbistan, Karadağ'ı hiçbir şekilde etkilemiyor. Olanlar tamamen Karadağ'ın kendi meselesi. Aynı şekilde çözümünü de kendileri bulmalı." diye konuştu.
Daçiç, Sırbistan'ın yalnızca Karadağ'daki Sırp nüfusun konumu ve Sırp Ortodoks Kilisesinin durumu ile ilgilendiğini belirterek "Bizler Karadağ’daki Sırpların haklarını gözetiyoruz. Ne yazık ki Karadağ’daki Sırplara farklı alanlarda ayrımcılıkla yaklaşıldı ve bu, kabul edilemez. Sırp Ortodoks Kilisesi üzerinde büyük bir baskı vardı. Bunun da din özgürlüğünü engellediğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Ülkesinin AB üyelik sürecine ilişkin açıklamalar da yapan Daçiç, "AB üyelik sürecinde oldukça büyük bir ilerleme kaydettik. Daha da hızlı ilerleyebiliriz ancak AB kendi içerisinde genişlemeye karşı bir direnç gösteriyor. Biz buna etki edemeyiz. AB üyelik süreci önceliklerimizden biri olmaya devam ediyor." dedi.
Daçiç, Sırbistan’ın AB kararını beklemeksizin ekonomisini güçlendirmeye devam edeceğini de belirterek sözlerini şöyle bitirdi:
"Sırbistan’ın askeri tarafsızlık tutumu ise devam edecektir. Savunma çıkarlarımıza uyduğu sürece tüm askeri oluşumlarla iş birliğine açığız. NATO ile olan mevcut iş birliğinden de oldukça memnunuz. Ortak tatbikatlar ve farklı projelere katılıyoruz. NATO’ya üye olan komşularımızla ilişkilerimizi bu durum asla etkilemiyor."