Darbenin ve hatta savaşın bile raconu vardır. Kuralı olmayan tek şey terörizmdir. Sivil halka, üstelik kendi insanına ateş açmak asla kabul edilemez. Yapılanlar toplu cinayet ve vatan hainliğidir. Ancak anlayamıyorum, 21.Yüzyılın arifesinde hala darbeyi düşünebilmek nasıl bir kafanın ürünüdür acaba ? Hiçbir geçerli sebebi olmayan, hiçbir fikri veya ideolojisi olmayan, hiçbir mantığa sığmayan son derece basit ve adi bir kalkışma. Bir açıklaması yok ama özetle, satılmışlarla kandırılmışların, çıkarcılarla aptalların giriştikleri ortak acımasız bir terör eylemi. Türkiye’de haşhaşiler hariç sağcısından solcusuna, yediden yetmişe herkesin karşı durduğu bir eylemden bahsediyoruz. Bundan emin olun, asla tutmazdı. Sonucunda Allah korusun büyük bir iç savaş ile Türkiye kaosa sürüklenebilirdi. Peki, bu kimin işine yarardı? Bölgede çıkarları olan herkesin malumu olan ülke veya ülkelerin tabii.
Türkiye'deki gelişmelerden sonra dış güçler iç son çare darbeydi
Darbe olana kadar anlayamadığım bir konu vardı. Dünya enerji güzergâhının merkezi olan, boğazları ile Asya’yı Avrupa’ya bağlayan, Dünyanın Bor madeni zengini ama çok daha önemlisi İslam ülkelerinin lideri ve hamisi bir ülke olan Türkiye. Üstelik bu ülkede son derece başarılı ve halkı tarafından çok sevilen hatta tüm İslam ülkelerinin vatandaşlarınca da büyük saygı duyulan bir lider var: Recep Tayyip Erdoğan. Bu lider ABD’yi eleştirebiliyor. Körfez savaşında Amerika’nın Irak çıkarmasına geçit vermiyor. İsrail’e özür diletiyor. Dünya beşten büyüktür gibi son derece önemli bir şey söylüyor. Üstelik gidiyor Rusya ile anlaşma yapıyor. İsrail’in esas hedefi olan Fırat bölgesine kadar yayılabilmesine karşı en büyük tehdit unsuru oluyor. İstanbul dünyanın en büyük hava ulaşım ve aktarma merkezi oluyor, THY, Lufthansa’yı geçiyor. Marmaray, Yavuz Sulatan köprüsü, Kanal İstanbul yapılıyor. Uzaya uydu fırlatıyor. Kendi Helikopterini ve topunu yapıyor. Tabiri caizse affedersiniz ama dış güçlerin oha dediğini duyar gibi olduk. Bütün bunlara rağmen ne ABD, ne İsrail ne de başka bir Batılı devlet bir şey yapmıyor. Demek o zaman ABD’ye veya İsrail’e haksız yere suizan etmişiz, boşuna günahlarını almışız. Onların hakkında yazılan tonlarca yazı yalanmış, öyle mi? Hatta Sayın Cumhurbaşkanımız için bile acaba bizim bilmediğimiz bir strateji mi uyguluyor diye merak ettiğimiz olmadı değil. Derken bu uğursuz darbe girişimi ile her şey çözüldü ve yerli yerine oturuverdi. Aslına bakarsanız Türkiye’deki gelişmelere göre normal bir seyirdi.
Bundan sonra neler olabilir?
Peki, bundan sonra ne olabilir? Bu kadar önemli diye methettiğimiz ve birileri için ciddi tehlike olan Türkiye’yi rahat bırakırlar mı? Sizce??? Şahsi düşünceme göre devam edecek. Ama nasıl? Önce artçı saldırılar geliyor. Nedir onlar?
1-)Bunlardan biri siber saldırılar. Devletin ve Ak Parti’nin önemli web sayfalarına saldırıp sanal dünyaya girmeye çalışacaklar ki bunu yapmaya başladılar bile. İlk etapta çok şükür başaramadılar.
2-)Ardından ekonomik saldırılar. Nitekim Standart and Poors (S&P) Türkiye'nin kredi notunu BB+'dan BB'ye, görünümünü ise 'Durağan’dan 'negatife indirdi. Dünya üzerinde Türkiye üzerine olumsuz bir ekonomik algı oluşturup dış yatırımları durdurmak, Türk parasını değerini düşürmek istiyorlar. Bunu da başaramayacaklar.
3-) Yurdun dört bir yanında sabotajlarla Orman yangınları çıkarmak. Nitekim bu da başladı.
4-) Türk-Kürt, Alevi-Sünni şeklinde ayırımcılık yaptırıp, bu konuda provokasyonlar yapmak. Gezi tipi olaylar yaptırmak.
5-) PKK terörünü tekrar hortlatmak. İlginçtir tam darbe zamanında PKK, tatil yapıyordu. Şimdi yavaş yavaş tekrar sahaya iniyor.
6-) Daeş’i üzerimize saldırtmak.
7-) Devlet büyüklerine ve önemli kişilere suikastlar
Neler yapılmalı?
Bu ve benzeri daha birçok şeytanca saldırı ve oyun hazırlıkları mümkün. Siz her şeye hazırlıklı olun da. Peki, ne yapmak lazım. Tabii birlik içinde olmamız çok önemli. Meydanlardaki demokrasi nöbetlerine devam edilecek. Provokasyonlara gelinmeyecek. Aklıselim ile hareket edilecek. Darbecilerin inlerine girilmeye ve temizliğe devam. Vatansever Polisimize ve askerimize sahip çıkılacak. Polisimizin sosyal haklarında ve maaşlarında iyileştirmeler hiç fena olmaz.
Aramızdaki diğer paralelciler derhal taktik değiştirip adeta bukalemun gibi hareket edecekler. Paralelciler, kendi aralarında tedbir dedikleri bu münafıkça taktikleri çok iyi bilirler. Facebook ve Twitter sayfalarında Tayyip Erdoğan çoktan profil resmi olmuştur bile. Ya da bu sayfalarını kapatmış olabilirler. Demokrasi meydanlarına iki-üç günde bir gelip, bir iki saat kalıp bol bol fotoğraf çektirip, bunları internette yayarak kamufle olanlar. Çocuklarını düne kadar paralelci okullarda okutanlar, eğer kapatmadılarsa facebook, twitter veya instagram sayfalarında bıraktıkları izler. Darbeden sonra sayfalarını kapatanlar bile şüpheli. Darbe günü susanlar, tepki vermeyenler ve ses çıkarmayanlar şüpheli. Darbe girişiminden sonra yurt dışına gitme girişimleri olanlar şüpheli. Bazıları ise madem darbecileri övemiyoruz, o zaman darbeyi önleyenleri yerin dibine sokalım şeklinde düşünebilir ve buna göre hareket edebilir. Olağan üstü hal uygulamasına tepki gösterenlerin dertleri ne anlayamadım.Oysa darbe girişiminden sonra OHAL son derece normal. Fransa ve Belçika terör olaylarından sonra OHAL’i başlatmadılar mı? Onlara hangi ülke itiraz etti? Hadi artık yeter evlere çekilelim diyenler şüphelidir. Kimseye güvenmiyorum. Komplo teorilerinden biri de Alevileri, Kürtleri, gezicileri, Fetocuları sokaklara çekebilirler.
CHP'li Belediyeler nerede?
Bu darbe girişimini Feto terör örgütü ile birlikte bazı kandırılmış grupların ve çıkarları uyan grupların birlikte yapabileceğini düşünüyorum. Ayrıca dışardan destek verildiği de aşikar. Bu arada demokrasi meydanlarında başta İzmir’de olmak üzere neden CHP’li belediyeler yoklar? Özellikle İzmir Büyük şehir belediyesinin meydanlarda nöbet bekleyen halka hiçbir destek vermemesini anlayamıyorum. Allah korusun bu darbe olsaydı onların da başı belaya girecekti. Bu darbe girişimi tüm Türkiye’ye yapılmıştır.
Darbenin soruları
Bu darbe girişiminin Cuma günü yapılmış olmasını sözüm ona borsa etkilenmesin diye söyleyebilenler var. Oysa 1960,70 ve 80’deki darbeler ne tesadüftür ki hep Cuma günü başlamış. Üstelik o tarihlerde borsa daha açılmamış. Bu darbe girişiminde buna benzer konuşulması gereken çok şeyler var. Darbe kalkışmasından sonra İran’da Farsiler ve Türkler arasında gerginlikler yaşanması ilginç. Birbirlerini tetikleyen bir şey var mı araştırmak lazım. İran’da 30 milyondan fazla Türk kökenlinin yaşadığını unutmamak gerek. Darbe ile ilgili ilginç olan diğer bir konu istihbaratın, darbe girişimini Sayın Cumhurbaşkanımızın eniştesinden sonra duymuş olması. MİT ve Genel Kurmay böylesine önemli ve ciddi bir olayı neden daha önce duyamadı? Hainlik olmasa da ihmal ve işini doğru yapamamak ta suç değil mi? AK Parti milletvekili Sayın Şamil Tayyar’ın dünkü açıklamaları hayli ilginç. Sayın Tayyar Genel Kurmay Başkanı Sayın Hulusi Akar hakkında ciddi şüpheleri olduğunu iddia etti. Hem Hakan Fidan’ın hem Hulusi Akar’ın istifa etmesi gerektiğini söyledi. Şimdi gözler Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarının açıklanmasından hemen sonra oluşacak ilginç ve sürpriz gelişmelere çevrildi. Bu arada YAŞ daha erken toplanıyor. YAŞ’ta özellikle Hava Kuvvetlerinde önemli değişiklikler olabilir. Zira bir ara geçici olarak mecburi hizmetin kalkmasıyla birçok pilot-subayın buradan emekli olarak daha yüksek maaşlarla THY’ye geçtiği, ancak bu boşluğu paralelcilerin doldurmuş olma ihtimali üzerine durulabilir. Hava kuvvetlerindeki mecburi hizmet tekrar eski haline getirildi. Bir diğer ilginç olan Darbe girişimin gecesi Ankara’daki polis ve MİT’in hedef olması. Oysa diğer illerdeki polis ve MİT hedefleri havadan saldırıya uğramadı. İstanbul ve İzmir Emniyet müdürlerinin güvenilir kişiler olduğunu biliyorum. Ancak İstanbul Emniyetinde zafiyet gösteren birimler var mı? Araştırmak gerekebilir. Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın dediği gibi %1 bile olsa bir ihtimal varsa araştırmak gerek.
Ayırmak istediler, birleştik
Son olarak iki naçizane bir tavsiyem de olacak. Birincisi, AK Parti İzmir Gaziemir ilçe başkanımız Hüseyin beyin bu önerisi hoşuma gitti. Paylaşmak istedim. Öneri şu; okullarda özellikle askeri okullarda darbenin zararları, ülkeye verebileceği tahribatlar, vatanseverliğe uygun olmadığı gibi konuların işlendiği bir ders okutulsa nasıl olur? Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi Avcı’ya önemle duyurulur. İkincisi ise sadece Türkiye’den yurtdışına gidenler değil, özellikle bu dönemde yurtdışından Türkiye’ye gelen yabancılara dikkat edilmeli. Dış güçlerin en azılı ajanları veya yabancı provokatörler için şu günlerde Türkiye çekim merkezi olabilir. Darbe girişimi tabiki çok kötü ancak iyi tarafından baktığımda darbeci hainler ülkemizi bölmeye çalışırken istemeden de olsa bizi birleştirdiler. Demokrasi meydanlarında sadece Ak Partiler yok. Büyük Birlikçiler, ülkücüler hatta Sol düşünceye sahip vatandaşlarımız da var. Modern denilen tarzda giyinen kardeşlerimiz, spor giyinenler, takım giyinenler, tesettürlü kardeşlerimiz, Menzil grubundan kardeşlerimiz, İsmail Ağa’dan kardeşlerimiz, Türkler, Kürtler, Arnavutlar, Boşnaklar… Kısacası her kesimden vatandaşımız aynı düşünce ile bir araya geliyor, selamlaşıyor, konuşuyor. Her gece meydanlarda onları görmekten çok mutlu oluyorum. Başkomutanımız ve Cumhurbaşkanımızdan ikinci bir emir gelene kadar demokrasi meydanlarını boş bırakmıyoruz. Allah bu güzel ülkemizi her türlü belalardan ve musibetlerden korusun. Allah devletimize ve devlet büyüklerimize güç versin. Allah yar ve yardımcımız olsun.