Emojiler bazılarına nazaran bağlantısı köreltiyor, bazılarına nazaran hisleri pekiştiriyor

AA ANKARA (AA) - Kimilerine nazaran emojiler sözlerin manalarını kuvvetlendirip aktarılmak istenen his ve fikirlerin akışına dayanak oluyor. Öbür bir kesim ise emoji kullanımının okuma-yazma ve lisan marifetlerini olumsuz etkilediğini düşünüyor.

• Kelimeler kayboluyor, emojilerle yeni bir lisan türüyor

AA muhabiri, günlük hayatın bir modülü haline gelen emojinin öyküsünü anlattığı 2 kısımlık evrak haberin son kısmında, bu fenomenin bilhassa toplumun entelektüel gelişim yapısına tesirlerini uzmanlarla görüştü. Emojiler, yazılı bağlantıda anlatılmak istenen his ve kanıların pekiştirilmesine yardımcı olurken kendine mahsus bir lisan oluşturuyor. Toplumsal mecralarda birbirleriyle irtibat kuran beşerler emojileri yalnızca tabir gayeli değil, tıpkı vakitte kendilerini tanımlamak için de kullanıyor. Emojiler, bireyler ortasındaki alakayı olumlu tarafta etkilediği üzere olumsuz istikamette de etkileyebiliyor. Toplumsal medya platformlarında yapılan emojili paylaşımlar memnunluk ve güzellik halinin sözü olarak yorumlanırken emoji kullanmadan yapılan paylaşımlar mutsuzluk sözü olarak algılanabiliyor. Emojileri ağır kullananlar, gerçek dünyaya ve gündelik yaşantısına mahsus sembolleri yeni medya teknolojileriyle birleştirerek yeni bir gerçeklik üretiyor. İletişimde emojilerin kelamsız bağlantı ögeleri olan jest ve mimiklerin misyonunu üstlenmesi, kelam ya da yazı olmadan tek başına bir söz ya da öykü manasına gelmesi, yakın gelecekte yalnızca emojilerin kullanılacağı bir bağlantı biçiminin ortaya çıkması kaygısına yol açıyor. Tarihi süreçte beşerler irtibatı yalnızca kelamlı olarak değil, farklı formlarda gerçekleştirdi. Duvar resmi olarak ortaya çıkan sonra da duvar yazılarına dönüşen çizimler, insanlık tarihinin eski irtibat biçimlerinden olarak öne çıkıyor. Antik çağlarda hiyerogliflere dönüşen duvar fotoğrafları, bitkiden yapılan kağıda misal papirüsün icadıyla taşınabilir hale geldi. Bu sayede bilgi transferi ve depolaması da kolaylaştı. Sonrasında matbaanın icadıyla bilgi, herkesin her an ulaşabileceği bir olguya dönüştü. "Emoji kullanımı hiyerogliflere dönüş" Borys Grinchenko Kyiv Metropolitan Üniversitesi Germen Filolojisi Kısım Lideri Profesör Rusudan Makhachashvili, insanların emoji kullanmasını "hiyerogliflere dönüş" olarak yorumlayanlardan... Yazı lisanının fotoğraflarla başladığını hatırlatan Makhachashvili, hiyerogliflerin insanların "dünya hakkında söylemek istediklerini söz etme yöntemi" olduğunu vurguladı. Bir olayı çizerek anlatmanın sözlerle anlatmaktan daha kolay olduğunu savunan Makhachashvili, "Yazı lisanı esasen uygarlığın lüksüdür." dedi. Profesör Makhachashvili, dünyanın çok süratli değiştiğini ve geliştiğini tabir ederek insanların emoji kullanmalarını hiyerogliflere dönüş olarak kıymetlendirdi. Makhachashvili, toplumsal medyada süratli bilgi tüketiminin artması ve sözler yerine emojilerin kullanılmasının bilhassa yeni neslin okuma-yazma alışkanlıklarını olumsuz istikamette etkilediği konusuna ait ise şunları söyledi: "Okumayı ya da sözleri kullanmayı bırakmış üzere görünüyorlar fakat aslında o denli değil. Karmaşık kavramları kendilerine uygun yollarla söz ediyorlar. Tahminen de sözcükleri kullanmalarına kıyasla bunu daha yaratıcı bir biçimde yapıyorlar." Yazı lisanı yerine emoji kullanımının gençlerin entelektüel yapısına tesirleri olduğu fikrine katıldığını söyleyen Makhachashvili, lakin bu tesirlerin "neslin okuduğunu anlamayı kaybetmesi" üzere olumsuz bir şey olmadığını söyledi. Makhachashvili, emojinin bir obje ya da kavramı görsel bir tezahür haline getirdiğini belirterek emojilerin oluşturduğu kozmik lisan sayesinde yeni kuşağın üreticiliğini farklı bir lisanda gösterdiğini vurguladı. Emoji kullanımının, kavramları söz etme biçimini değiştirdiği manasına geldiğinin altını çizen Makhachashvili, "Eskiden bir kelimeyken artık bir emoji. Bu, zihinlerimizin geliştiği manasına geliyor. Olumsuz bir şey değil, yalnızca farklı." dedi. Emojilerin kavramları görselleştirmek için kullanıldığına dikkati çeken Makhachashvili, emoji kullanımının kelamlı ya da yazılı bir kavrama görsellik kattığını, bunun aksilikten çok üreticiliği geliştirdiği için olumlu tesirleri olduğunu savundu. "Emoji eleştirel düşünmeyi ya da derin tahlili teşvik etmez" California Berkeley Üniversitesi Antropoloji Kısmından Profesör Gı Cing ise emoji kullanımının entelektüel yapıya tesirinin olumlu ya da olumsuz olduğuna karar vermenin güç olduğunu söyledi. Gı, emoji kullanımının duygusal irtibatı geliştirdiğini belirterek emojilerin yazılı iletilere netlik kattığının altını çizdi. Gençlerin, bilhassa toplumsal medya platformlarında çok fazla emoji kullandığını söyleyen Gı, bu sayede bağlantısı yorumlama maharetlerinin de geliştiğini tabir etti. Gı, emoji kullanımının üretkenlikle alakalı olduğuna değinerek "Mesele klasik kalp emojisi ya da memnun yüz emojisi değil. Muhtemelen annelerimiz her vakit bu çeşit emojileri kullanıyordur fakat öğrencilerimle konuştuğumda emojileri kullanma formlarının çok yaratıcı olduğunu görüyorum." dedi. Sosyal medya platformlarında gençlerin emojilerle cümleler kurduğuna, kıssalar anlattığına işaret eden Gı, "Bu bağlantı kurmanın çok yenilikçi bir yolu." değerlendirmesini yaptı. Kelime dağarcığı ve dilbilgisi eksikliğine yol açıyor Emoji kullanımının bilhassa çocuklarda ve gençlerde olumsuz tesirlerinin de olabileceğine değinen Gı, kendini emojilerle tabir etmenin söz dağarcığı ve dilbilgisi bahislerinde eksikliklere yol açabileceğine işaret etti. Gı, gençlerin emojileri kısa yol üzere görerek kullanmasına yönelik, "Emojiler süratli ve tesirli lakin günün sonunda resmi bir lisan değil. Akademik makalenizi emojilerle yazamazsınız." diye konuştu. Emoji kullanımının eleştirel düşünmeyi de etkileyebileceğini belirten Gı, "Emoji kullanımı ve bu kullanıma çok bağlılık tabiatı gereği eleştirel düşünmeyi ya da derin bir tahlili teşvik etmez." sözünü kullandı. Soyut düşünme yetisinin de fazla emoji kullanımıyla olumsuz istikamette etkilenebileceğine işaret eden Gı, "Emojileri çok kullanırsak soyut ve karmaşık lisan yapılarını manaya yetimizi ve bu alandaki gelişimimizi sonlandırmış oluruz." değerlendirmesinde bulundu.
Muhabir: Büşranur Koca