Başbakan Erdoğan, Bulgaristan’dan iki müjde getirdi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeşil pasaport sahiplerine Bulgaristan'ın vize uygulamayacağını söyledi. Sofya’da, heyetlerarası görüşmenin ardından Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile ortak basın toplantısında hizmet pasaportu ile halen vizesiz Sofya’ya girilebildiğini söyleyen Erdoğan, Yeşil pasaport sahipleri için de vize uygulanmayacağını açıkladı.
Türkiye ile Bulgaristan arasında yoğun bir işbirliği süreci yaşandığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi: ''Bu işbirliği sürecinde inanıyorum ki, gerek askeri, gerek siyasi, gerek ticari, ekonomik, gerek kültürel çerçevede yaptığımız bu anlaşmaların izleri bizleri çok daha güçlü yarınlara birlikte götürecektir. Artık AB'ye girmiş olan bir Bulgaristan var. Ve bu AB süreci içerisinde Türkiye'nin yanında olan Bulgaristan'ın desteklerinin bundan sonra da devam edeceğine olan inancım tamdır. İçinde bulunduğumuz coğrafya, ilişkilerimize tabi ki ayrı bir önem kazandırıyor ve Karadeniz’i birlikte, paylaşıyoruz. Karadeniz'de komşu iki ülke olduğumuz gibi, bunun yanında ayrıca kara sınırları itibariyle de ortak komşu ülkeyiz.''
MÜFTÜLÜK SORUNU
Erdoğan, Türkiye ile Bulgaristan arasında kültürel noktada attıkları adımlara da değinerek, ''Karşılıklı olarak bu adımları özgüvene dayalı devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz. Karadeniz Ekonomik İş Birliği Teşkilatı başta olmak üzere, Karadeniz Havzası ve Güneydoğu Avrupa Bölgesi'nde barış ve güvenliğin korunmasına yönelik girişim ve kuruluşlar bünyesinde işbirliğimiz var. NATO'daki dayanışmamız bunun en güzel ifadelerinden bir tanesidir'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Bulgaristan'daki Türk azınlığa ilişkin olarak da şunları söyledi:
''Özellikle aramızda teyit ettik; Bulgaristan'daki, Türk azınlık mensuplarının, Bulgaristan'da eşit haklara sahip vatandaşlar olarak ülkenin istikrarına, refahına ve gelişimine huzur içinde katkısı olan ve ikili ilişkilere ilave bir boyut katmak suretiyle Bulgaristan'ın güçlenmesine vesile olması temennimizdir. Bu ziyaretin, ikili ilişkilerimizin tüm yönleriyle ele alındığı ve bunun artmasına vesile olacağına inancım tamdır. Kamuoylarının birinci elden doğru mesajlarla bilgilendirilmesi bakımından önem arz ediyor. Malum bir konu da -özellikle dikkatle takip edilen bir konu- o da başmüftülük sorunuydu. Ki bu konuda çok kısa bir zamanda demokratik ölçüler içerisinde müftülerin katılımıyla yapacakları seçim olacaktır. Ve güvenliğini aynı şekilde değerli meslektaşımın ifade edeceği şekilde bu seçimle birlikte atılacak adım inanıyorum ki bir huzur mutluluk her kesimin arzuladığı bir neticedir. Bundan dolayı şükranlarımı tekrar
ifade ediyorum.''