Erkekliğinizden Utanın
ERKEKLİĞİNİZDEN UTANIN EY SOYSUZLAR!
Erkekliğinizden hiç utandınız mı ey soyu sopu belli olmayan soysuz tecavüzcü tacizci pislikler!? Sizler hiç kendi erkekliğinizden utandınız mı ya da utanıyor oldunuz mu hiç? Kadınları sürekli öldürenler, öldürmeye kalkanlar, daima tecavüz edenler etmeye kalkanlar, cinsel saldırıyı yapanlar yapmaya yeltenenler, sürekli dövenler dövmeye çalışanlar, her şekilde horlayan, sürekli aşağılayan, vicdansız bir şekilde gözlerini kırpmadan tecavüz edip öldüren şeytani hislere sahip o tecavüzcü çöp kırıntısı erkeklere ceza vermeyen, ceza indirimi yapan soysuz erkek hakimler, her konuştuğunda ben sevdim o yüzden onu öldürdüm, o yüzden onu dövdüm, pis sapık düşüncelerimin kurbanı oldum o yüzden küçücük çocuklara karşı kötü hislerim oldu, tecavüz ettim, onlara tehditler savurdum diyerek sürekli yaptıkları pislikleriyle kendilerini üstün yaratık olarak tanımlayan soysuz tecavüzcü katiller sizler yeryüzünün lanetlenmiş insanlarısınız. Sizler bu dünyaya çok ama çok fazlasınız namussuz herifler! Sizler Allah (c.c) tarafından lanetlenmiş kötü ruhlu insanlarsınız. Hiçbirinin yaşına, küçüklüğüne bakılmaksızın her daim tecavüz edilen, tecavüze maruz bırakılanlar, cinsel istismara uğrayanlar, günlerce aylarca hatta ve hatta yıllarca birçok kişi ve kişiler tarafından tecavüz edilen, cinsel istismara uğrayan, saldırılara maruz kalan ve bunun sonucunda intihar eden kadınlar, öldürülen küçücük çocuklar, işkencelere maruz bırakılan o minicik bedenlerin hesabını kim(ler) verecek!? Daha kendilerinin nasıl bir boyutta, nasıl bir durumda, nasıl bir alemde, nasıl bir dünyada, nasıl bir hayatın içerisinde olduğunu, nasıl bir derecede olduğunu bilmeyen, daha kendisini ve çocukluğunu tanımlayamayan, daha kendi dünyasının nasıl bir seviyede olduğunu bilmeyecek göremeyecek ve izlemeyecek kadar küçük ruhlara sahip olanlar, evlendirilmeye çalışılan, satılığa çıkarılan, bir meta gibi yaklaşılan kız çocukları! Her gün binlerce şerefsiz tarafından tecavüze ve tacize uğrayan kız çocuklarının o tertemiz ruhuna ve yüzüne nasıl bakacağız ki?