Evladı Fatihan,Vekili Mübadilan…

Sadık okuyucularımız bilir, köşemizde politika yazmaktan pek haz etmeyiz… Yazılarımızda Rumeli kültüründen, tarihinden ve bizim insanımızın günlük yaşamından kesitler vermeyi tercih ederiz. Siyaset dünyasının burnundan kıl aldırmayan kodamanları için kalem oynatmaktansa, küçücük dünyalarında kocaman yürekleriyle iki ters bir düz yaşayan insanlarımıza yer veririz köşemizde. Lakin ne kadar yazmaktan hoşlanmasak bile siyaset de hayatımızın bir parçası. Hele yavaş yavaş seçim atmosferine girmeye başladığımız şu günlerde ne kadar kaçabiliriz ki siyaset yazmaktan? Netice olarak, bizim kızancıkların dünyasını yazdığımıza göre insanlarımızın siyaset dünyasından beklentilerini ifade etmemizden doğal ne olabilir? Efendim, lafı hiç döndürüp dolaştırmadan söyleyelim: Samsunlu muhacir ve mübadiller, son yıllarda Ankara’da temsil edilmediklerini söyleyip duruyorlar. Hasbelkader bu seçimde baraj sorunu yaşamayan bir siyasi parti, seçilebilir bir noktadan bir hemşerilerini aday yaparsa sandık başına çok daha coşkulu gideceklerine şüphe yok.

SAMSUNLU KIZANCIKLAR

Dedik ya, Samsunlu kızancıklar, Ankara’da bir hemşerilerini görmenin özlemi içindeler. Ama bu, vekillerin hiçbirisinden razı değiller anlamına da gelmiyor. Bilakis bu dönemki vekillerin hepsinden yakınlık gördüğümüzü söylersek herhalde abartmış olmayız. Özellikle isim zikretmek icap ederse, Ak Partiden Sayın Fatih Öztürk’ü ve CHP’den Sayın Haluk Koç’u ayırmak gerekir. Bu iki milletvekilimiz, bizim camiayla samimi ilişkiler geliştirmesini bildiler. Fatih Öztürk vekilimiz, Samsun Mübadele Derneği’ne bir nezaket ziyareti yaptı. Bu adamda şeytan tüyü var birader! Sadece yarım saatlik bir ziyaretin ardından dernekten ayrıldıktan sonra kendisini dinleyen herkes, sayın vekilin ne kadar sıcakkanlı ve sempatik olduğunu konuşuyordu. Aslında siyasilerin adaylık döneminde yaptığı ziyaretlere alışık olan bizler için Fatih Öztürk’ün geleceğini öğrenmek bizi şaşırtmadı değil… Mart ayı geçip adaylar belli olunca birisi gelip öteki gider; ama sandığa daha bu kadar zaman varken bir vekilin ziyaret etmesi hoş bir sürpriz oldu bizlere. Allah’ı var, Fatih Bey, sebebi ziyaretini çok güzel izah etti. “Sayın Başbakan, milletvekili listesini oluştururken takdir hakkını nasıl kullanır bilemeyiz. Seçim vakti gelince umulur ki sandıktan çıkalım; lakin o zaman da takdir halkımızındır. Bugünden geldik ki seçim vakti geldiğinde bize şimdiye kadar nerdeydiniz diye hesap sorulmasın. Ola ki sandıktan çıkamazsak, ertesi gün gene yanınıza gelip çayınızı içmeye yüzümüz olsun!” Aslında Fatih Öztürk’ün Alaçam Mübadele Müzesi projesine ve 4. Ulusal Mübadele Kongresi’ne verdiği büyük desteği yakından bilen bizler için hiç de böyle bir açıklamaya gerek yoktu. Ekseri açık tenli olan biz Rumeli göçmenlerinin arasında esmerliği ile pek kavruk dursa da Sayın Vekilimiz, kendi döneminde hep takdirimizi kazanmasını bildi. Yakın ekibinde yer alan çok değerli hemşerilerimiz Haluk Tan, Zafer Çelik ve Zafer Özata’nın katkısıyla birçoğumuzun yarasına merhem oldu.

Özellikle belirtmeden geçemeyeceğim. Rumeli göçmenlerinin karakteristik yapısı, biat kültürüne pek de uymaz. Samsun Mübadele Derneği de bunun bir yansıması olarak siyasi partilere eşit mesafede durmaya özen gösteren, özgürlükçü, gerçek bir sivil toplum örgütüdür. Fatih Öztürk’ün camiamıza gösterdiği yakınlığın değeri, bu nedenlerden dolayı bir kat daha artıyor. Yeri gelmişken Fatih Öztürk’ten dinlediğimiz iki güzel anekdotu da paylaşmadan geçmeyeceğim:

MALATYALI GÖÇMEN

Trakya vilayetlerinden aday olan ama aslen iki göbek öteden Malatyalı bir siyasetçi, bir muhacir köyünden oy istemeye gidiyor. Ama bizimkilerden birisi, “Boşuna uğraşma be aganın” diyor kendisine… “Bizden sana zırnık oy çıkmaz, çünkü sen Macir diilsin!” Malatyalı siyasetçi de lafı yapıştırıyor: “Ya Rüstem Aga, sen iki yüz kilometre öteden, Bulgaristan’dan gelmişsin, kendine Muhacir diyorsun. Ben sekiz yüz kilometre öteden gelmişim daha Muhacir olamadım mı?”                                                                                                                   Fatih Öztürk, buna benzer bir olayı da Ak Parti Çarşamba teşkilatını ziyarette yaşamış. Babası Trabzonlu olan bir partili, “Sayın Vekilim, bu seçimde Çarşambalı bir vekil görmek istiyoruz.” diye kelam buyurmuş. Fatih Öztürk de kendine özgü gülümsemesiyle vermiş cevabı: “Sen Trabzon’dan kalkıp Çarşambalı olmuşsun da 15 kilometre ötedeki Termelileri niye el sayıyorsun birader?”                                                                                                               Ez cümle… Samsunlu Rumeli göçmenleri, Ankara’ya bir vekil göndermeyi her zamankinden çok istiyor. Ama vekilliği döneminde bizi hiç yalnız bırakmayan Fatih Öztürk gibi isimlere de aday listesinin makbul bir yerinde yer verilmesini bekliyor.