HÖH Ne Yapmak İstiyor ?
Bulgaristan’da 1990 yılından itibaren HÖH (Hak ve Özgürlükler Hareketi) faaliyet gösteriyor. Üyelerin çoğunlu Türklerden oluşuyor. Yirmi kusur yıldan beri parlamentoda ülkede yaşayan azınlıkların elinden alınan hakları iadesi için mücadele veriyor. Daha önce yazılarımda belirttiğim gibi HÖH içinde kuruluşundan bu yana köklü değişiklikler yaşandı. İlk yıllarda ülkede yaşayan azınlıkların haklarını ve bir daha onlara karşı haksızlık yapılmaması için parlamentoda adeta nöbet tutuluyordu. Bulgaristan parlamentosunda HÖH milletvekili sayısı 36’yı buldu. Yıllar içinde HÖH yönetimi ekonomik çıkarları ön plana alıp kuruluş amaçlarından saptı. Hükümet ortaklığı döneminde HÖH bölgesel derebeyleri yarattı. Bölgesel derebeyleri kendi şirketlerini idare etmekten halktan tamamen uzaklaştılar. Kendileri ve halkın arasına geçilmesi imkânsız duvarlar ördüler. Ekonomisi pek parlak olmayan Bulgaristan vatandaşları ekmeği AB ülkelerinde aramaya mecbur kaldılar. Özellikle Rodoplar’da yaşayan halk tamamen kaderlerine terk edilmiş hissine kapılmışlar ve gelecekten ümitlerini kesmişlerdir. Bulgaristan’da en düşük maaşlar Kırcaali’de 540 leva. En yüksek maaş ise 1250 levayla Sofya’da.. İşsizliğin en yüksek oranı ise yine Kırcaali yani Rodoplar’da. Bölge halkı gelecekten umudunu kesmiş ayakta durmaya çalışıyor.
DEĞİŞİKLİK İSTEYENLER PARTİDEN ATILDI
HÖH içinde değişiklik isteyenler partiden atıldılar. Önce Kasım Dal daha sonra HÖH Gençlik Kolları Başkanı Korman İsmailov. Korman İsmailov Bulgaristan’da yaşayan olumsuzlukların umudu olmak için yola çıkmış ve destek çığ gibi büyüyor. Kasım Dal tecrübesiyle Korman İsmailov’a tam destek veriyor. Bulgaristan’da Türklere ve Müslümanlara uygulanmak istenen asimilasyon politikasına karşı gelerek Belene ve cezaevlerinde yatanlar unutulmuşlar hatta anma törenlerine bile davet edilmeyip kaderlerine terk edilmişlerdir. Yıllar içinde HÖH yöneticileri ve yerel idareciler özellikle bu arkadaşlardan uzak durmaya çalışıyorlar. HÖH yöneticileri cezaevlerinde Belene adasında yatanların Avrupa İnsan Hakları Mahkemeleri’ne gidilmesi için yardımcı olacaklarına tam aksine köstek oluyorlar ve olmaya da devam ediyorlar. Cezaevlerinde ve Belene adasında yatanlar birinci toplantıyı İzmir’de ve ikinci toplantıyı Bursa’da daha geniş katılımla gerçekleştirdi. Cezaevlerinde ve Belene adasında yatanların yüzde 95’i Korman İsmailov’un kuracak olduğu Özgürlük ve Onur Halk Partisi’ne destek verecekleri kararını Bursa toplantısında beyan ettiler. Bursa’da Kasım Dal ve Korman İsmailov ile gerçekleşen toplantıdan sonra HÖH tarafından tepkiler gecikmedi.
MAZLUMLAR VAKFI
Mestanlı'da "Mazlumlar Vakfı" bulunuyor. Üyeleri komünizme, Türklere ve Pomaklara uygulanmak istendiği asimilasyon politikasına karşı gelenlerden oluşuyor. Yerleri sanat ve kültür binasının alt katında bir odadadır. “Mazlumlar Vakfı” Başkanı Halil Kahraman 5 yıl Türklere karşı yürütülen asimilasyon kampanyasına karşı geldiğinden dolayı hapiste yatmıştır. Halil Kahraman ve arkadaşları HÖH içinde ciddi değişiklikten yanaydı. HÖH Kırcaali il kongresinde başkanlığa Bahri Ömer'in atanmasından sonra ciddi değişim olmayacağı kanaati yaygınlaşmıştır. Bundan dolayı Bursa'da gerçekleşen toplantıda Belen ve cezaevlerinde yatan arkadaşlarla birlikte yeni kurulacak olan Özgürlük ve Onur Halk Partisi’ni destekleme kararı verilmiştir. Bu karardan dolayı Mestanlı Belediye Başkanı Akif Akif "Mazlumlar Vakfı" Sanat ve Kültür Merkezi binasında yer aldıkları odanın boşaltılması emrini vermiş. Ayrıca Başkan Akif, Mazlumlar Vakfı Başkanı Halil Kahraman’ın kirada oturduğu belediyeye ait garsoniyeri de boşaltılmasını istemiş. Bu son gelişmelerden sonra Kırcaali HÖH Yönetimi Todor Jivkov rejimini andırıyor gibi geliyor bana. HÖH, BSP'nin (Bulgaristan Sosyalist Partisi) Türk versiyonu mu sorusu kaçınılmaz gibi görünüyor. Muhalefete tahammül yok mesajı veriliyor gibi. Olay tehdit gibi algılanıyor halk tarafında. Komünizme ve Türklere uygulanmak istenen asimilasyon politikasına karşı gelenleri daha önce tahsis edilmiş Mazlumlar Vakfı’nın odadan atılmasının demokrasiye yakışır bir yeri var mıdır? Bu çocuklar dini ve öz varlığı için boşuna cezaevlerinde ve Belene adasında yatmışa benziyorlar? HÖH yöneticilerinin bu tavrıyla ne amaçladığı merak konusu oldu halkın arasında.