(*) Dr. Hakan TARTAN

Donald Trump’ın son günlerindeki yanlışları nedeniyle yeni Başkan Joe Biden’a büyük avantajlar sağlayan ABD’deki yönetim değişikliğinden sonra her ülke için gündeme gelen konulardan biri de ‘Ne olacağım’ sorusu.

Her ülkenin ABD’den ve doğal olarak Biden’den beklentileri var. Kimi ülkeler umutlu, ‘Her şey daha iyi olacak’ beklentisinde. Kimi ülkeler için de ‘belirsizlik süreci’.
Acaba ne olacak?

Şunu net olarak söyleyeyim; ABD’nin yerleşik politikaları vardır, onlarda kolay kolay değişiklik yapılmaz. Özellikle stratejik ortaklıklar iniş – çıkışlar yaşasa da ‘yapısal büyük kaymalar’ olmaz.
Türkiye ilişkilerine de bu çerçeveden bakmakta yarar vardır. Elbette Biden’in geçmiş yaklaşımları, yardımcısı Harris’ten yansıyan mesajlar bazı çevrelerde ‘endişe’ yaratsa da, Türkiye’nin geliştireceği politikaların da önemli olacağı düşüncesindeyim.

Yeni bir oyun düzeni kurulurken, ABD Türkiye’siz bir Avrupa ve Balkan politikasını körüklemeyecektir. Bazı müslüman ülkelere yönelik seyahat yasağının kaldırılması da ‘olumlu’ ve ‘sıcak’ bir adımdır.

Böyle düşünüyorum ; önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Biden’den söz etmişken göreve gelir gelmez imza attığı ‘iklim değişikliği tehditi’ne karşı 196 ülkenin imzası ile ‘dünya çapında önemli bir dayanışma’ belgesi haline gelen Paris İklim Anlaşmasını onaylayan kararname ile dünya çapında ‘çevre ve doğa korumacılığı’ anlamında etkili bir mesaj verdiğini söylemeyelim.

Pandemi sürecinde önem kazanan ‘doğa ve çevre duyarlılığı’ ABD’den yükselen ‘Ben de dünyanın geleceğini önemsiyorum’ yaklaşımı ile yeni bir yörüngeye oturmuştur.
Çevre, doğa ve duyarlılık varsa iyidir. En azından umut vardır, diyebilirim.

(*) Gazeteci – Yazar
Çalışma ve Sosyal Güvenlik e. Bakanı