İzmir’de 2 kişinin akıma kapılarak vefatına ait 42 bireye 22,5’ar yıla kadar mahpus istemi

AA IZMIR (AA) - Olaya ait soruşturmayı yürüten İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. İddianamedeki eksper raporlarında, kazada Gdz Elektrik ve İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU) firmalarının asli kusurlarının olduğu görüşü yer alırken, olayın gerçekleşmesinde öngörülemeyecek ve önlenemeyecek rastgele bir fevkalâde tabiat olayının bulunmadığı, vefat edenlerin olayın gerçekleşmesini tetikleyecek rastgele bir tehlikeli hareketlerinin ve şahsî kusurlarının olmadığı belirtildi. Raporda, olayın yaşandığı gün ızgaraların yağmur suyunu tahliye edememesinden, ızgaraların rutin bakım ve temizliğinin olması gerektiği formda yapılmadığı kanaatine varıldığı kaydedildi. Olay yeri fotoğraflarının da eklendiği raporda, ızgaraların ağzına kadar çamur, atık, yağmur suyu ve pislikle dolu olduğu, ızgaralardan tahliye olamayarak yola dolan yağmur sularının izolasyonu zedelenmiş akım yüklü kablo ve ızgara ile teması sonucunda kaçak elektrik yüklü su birikintisi oluşmasının çok tehlikeli durumu yarattığı tespitine yer verildi. Raporda, bölgedeki bir iş yerine ilişkin görüntü incelendiğinde, 4 Ocak'ta olayın yaşandığı yerde bulunan ve mühendislik firması tarafından yapılan yağmur suyu ızgaralarının beton rögar kütlesinin montajı esnasında kabloların çekiştirildiği, balyozlarla etrafına vurulduğunun görüldüğü anlatıldı. "Elektrik yer altı kabloları projesine nazaran olsaydı kaza yaşanmazdı" Yer altı elektrik kablolarının döşendiği hafriyatın olması gerekenin yarısı kadar yapılmasının olayın yaşanmasında direkt etken ve ağır kusur olduğu kaydedilen raporlarda, "9 Ocak 2024'te elektrik kablosunda yapılan tespite ait sistem içi haberleşme yazılımında 'yerden geçen kablolardan duman çıkmakta, mazgala giderse elektrik çarpması oluşabilir' bilgisinin sisteme aktarıldığı görülmektedir. Buradan, olayın yaşanmasından çok evvel aslında olayın yaşandığı noktada önemli bir arızanın olduğu kanısına varılıyor. Şayet elektrik yer altı kabloları projesine nazaran olması gerektiği yerde, yani projesine nazaran 70 santimetre derinlikte olsaydı, ızgaranın beton kütlesi oturmuş olsa bile kablolara hasar veremeyecek olduğundan kazanın yaşanmayacağı açıkça ortada." değerlendirmesi yapıldı. Şüphelilerin ifadeleri Şüpheli tabirlerine de yer verilen iddianamede İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan'ın "Kurum bünyesinde 7 bin işçi bulunmaktadır. İzmir ve 30 ilçenin tümüne hizmet vermektedir. Hasebiyle burada gerçekleşen her olaya şahsen genel müdür tarafından müdahale edilmesi ve genel müdürün sorumluluğun doğması kabul edilebilir değildir. Ayrıyeten son olarak olayın olduğu yere Gediz vazifelileri müdahale etmiştir. Hasebiyle illiyet bağı ortadan kalkmıştır." sözleri aktarıldı. Gdz Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel'in de "2024 Ocak ayında İZSU tarafından yapılan mazgal döşemesinde ve devamında kurumumuzdaki görevlilerin arıza kaydı sonrası yaptığı tadilat ve tamirat süreçlerinde savcılığınızca soruşturma başladıktan sonra haberdar oldum. İZSU çalışma yaptığı yerde kurumumuzdan gözlemci bulundurması gerekliliğine ait kurumumuzla irtibat kurmamıştır." sözleri kaydedildi. Eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu ise savunmasında 2022 yılında İZSU Genel Müdürlüğünde vazifeye başladığını ve 2024 yılı nisan ayında ayrıldığını belirterek, misyon müddetinde kurumdaki görevlilerle hareket ettiğini, bu görevlilerin her birinin misyonları çerçevesinde yaptıkları kusurlardan kendisinin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, olay yerinde en son süreç yapan kurumun Gdz Elektrik olduğunu belirtti. Olaya ait cumhuriyet savcısının değerlendirmesinde, "Gdz Elektrik Dağıtım A.Ş. ve İZSU Genel Müdürlüğü ile bu kurumların yüklenici firmaları yetkilileri ile vazifelileri olan şüphelilerin, İnanç Öktemay ve Özge Ceren Deniz'in elektrik kaçağından kaynaklı olarak vefat etmelerinde müddet gelen ihmaller ve teknik kusurlar silsilesi ile zincirleme kusurlarıyla gerekli dikkat ve itina yükümlülüklerine alışılmamış davranmak suretiyle üzerlerine atılı hareketlerine uyan 'bilinçli taksirle öldürme suçunu' işledikleri tüm evrak kapsamından anlaşılmaktadır." sözleri yer aldı. Cumhuriyet savcısı, 51 şüpheliden 9'unun belgelerinin ayrıldığı olayla ilgili 42 kuşkulu hakkında, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma" cürmünden 22,5'ar yıla kadar mahpus istedi. Özge Ceren Deniz'in ailesinin avukatı Ayşe Sarıçiçek, soruşturma kapsamında konut mahpusu verilen 2 şüpheliden biri olan Gdz Elektrik işçisi elektrik mühendisi T.E'nin takımlarca meskeninde bulunamadığını, şüphelinin tutuklanması talebini savcılığa ilettiklerini belirtti. Olay ve soruşturma İzmir'in Konak ilçesinde 12 Temmuz'da sağanak sırasında su birikintisine basan Özge Ceren Deniz (23) ve İnanç Öktemay (44) elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmişti. Olaya ait soruşturma kapsamında haklarında gözaltı kararı verilen 51 şüpheliden 48'i yakalanmıştı. Bu bireylerden 14'ü tutuklanmış, itiraz üzerine 1 kişi tahliye edilmişti.
Muhabir: Meriç Ürer,Mustafa Güngör