Kıbrıs ve Balkanlar arasında ortak noktalar
Balkan Harbine rastlayan yıllar, aynı zamanda Osmanlı Devleti'nin Kuzey Afrika'da ve bazı adalarda sıkıntıya düştüğü yıllardır. Bilindiği üzere 1911 Osmanlı- İtalyan Harbi sonunda, Osmanlı Devleti Trablusgarp’ı İtalyanlara bırakmak zorunda kaldı. 12 Adalar da geçici bir süre için İtalyan yönetimine devredildi. Osmanlı Devleti'nin İtalyanlarla savaş halinde bulunduğu bu zor günlerde, Rumlar bu durumdan istifade ile Ada’da yoğun bir tahrik faaliyetine giriştiler. Balkan Harbi arefesine yaklaştıkça, Adada Rum tahrikleri gittikçe arttı. Çünkü Osmanlı Devleti daha henüz Trablusgarb Harbi'nin yaralarını sarmadan Balkan Harbi hazırlıklarına girmiş olduğundan Kıbrıs’la ilgilenecek bir durumda değildi. Rumlar, Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu bu durumu fırsat bilerek Enosis yolunda tahrik ve saldırılarını artırdılar. Osmanlı Devleti de Balkan Harbi'nin iyice eşiğine gelmişti. 19 Eylül 1912 tarihinde Osmanlı Devleti seferberlik ilan etti. Ekim ayının başında Karadağ resmen Osmanlı’ya harp ilan etti. Osmanlı Devleti de 16 Ekim günü Bulgaristan ve Sırbistan'a savaş açtı ve ertesi gün Osmanlılar fiilen harbe girişti. 18 Ekim günü Yunanistan ve Bulgaristan ve bir gün sonra da Sırbistan'ın Osmanlı'ya karşı resmen harbe girmesiyle savaş bütün Balkanlara yayıldı. Rumlar Balkan harbi öncesinde Türklere karşı sürdüregeldikleri tahrik ve baskı kampanyasını, Osmanlı’nın Balkan harbi sırasındaki zor durumunu fırsat bilerek, artırarak devam ettirdiler. Girit gibi, Kıbrıs’ı da Yunanistan’a ilhak etmek için, bir taraftan İngiltere nezdinde teşebbüslerde bulunurlarken bir taraftan da adayı terke zorlamak için Türkler üzerine müthiş baskılar yapıyorlardı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun, Birinci Dünya Savaşı’nda İttifak Devletleri safında yer almasını fırsat bilen İngiltere, 5 Kasım 1914 tarihinde adayı tamamen ilhak etmiştir.
*Ekonomi
1994’te kurulan Balkan Odalar Birliği’ne Arnavutluk, Bulgaristan, Bosna-Hersek, Güney Kıbrıs, Makedonya, Romanya, Sırbistan, Karadağ, Yunanistan ve Türkiye’nin birlik ve odaları üyedirler. Balkan Odalar Birliği’nin başkanlığını TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu yapmaktadır. Balkan Odalar Birliği’nde Yugoslav Ticaret Odası’nın başkanlığı döneminde, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, bölge dışında olması ve TOBB’un karşı görüşüne ve girişimlerine rağmen, diğer ülkelerin onayı ile Birliğe üye alınmıştı. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun bu konuda Kuzey Kıbrıs için de somut adım atılması için çalışması bekleniyor.
3 K ORTAKLIĞI –(KARDEŞ KOSOVA KIBRIS ORTAKLIĞI)
Kıbrıs ve Balkanlar’ın yeni ülkesi Kosova’nın ortak noktaları var. Aralarında güzel bir benzerlik bulunuyor. Onlar K harfi ile başlayan 6 harfli, küçük iki yeni devlet. Her iki ülkede de Türkler yaşıyor, Türkçe konuşuluyor, her iki ülke de diğer ülkeler tarafından tanınmakta zorluk çekiyorlar, her iki ülkenin de başına sıkıntı veren Rumlar, Yunanlılar ve Sırplar’ın ortak noktası Ortodoks olmaları, her iki ülke insanı büyük zulme uğramışlar, her iki ülkenin de Türkiye ile ortak tarihi var. Kıbrıs ve Kosova hükümetleri birbirlerini tanıyarak dünyaya bir mesaj verebilirler.
*Ortak Dil: Türkçe
Bugün Balkanlarda 3 milyondan fazla insan Türkçe biliyor ve konuşuyor. Tıpkı Kuzey Kıbrıs’ta olduğu gibi. KKTC vatandaşları Balkanlar’da Türkçe konuşarak iletişim sağlayabilirler.
*Stratejik önem ve stratejik ortaklık
Balkanlar ve Kıbrıs bulundukları bölgelerde stratejik öneme sahiptirler. Bu yüzden de bir çok ülkenin iştahını kabartırlar. Buna göre bir yanda Rusya, Sırbistan, Yunanistan ve Rumlar arasında stratejik bir ortaklığa karşı Türkiye, Kosova, Arnavutluk, Bosna ve Kıbrıs arasında da stratejik bir oraklıktan bahsedilebilinir.
*Kıbrıs, Balkanlar için bir üniversite eğitim merkezi adayıdır
KKTC’de önemli üniversiteler eğitim faaliyetlerini sürdürüyorlar. Bu üniversitelerin kalitelerini artırmaları, Balkanlar’dan çok sayıda öğrenciyi Kıbrıs’a çekebilir. Bu durumun önemsenmesinin faydalı olacağını düşünüyorum.