Kosova’dan izlenimler -1

Avrupa Günü etkinlikleri çerçevesinde her yıl Kosova’nın Başkenti Priştina’da gerçekleşen sosyal etkinliklere içerisinde yer alan Barış Koşusu’nda koşmak ve diğer etkinlikleri takıp etmek için geçen hafta Kosova’ya gittik. Dalaman’dan başlayan yolculuğumuz sırasında Türkiye’de geçen hafta başlayan Fenerbahçe – Galatasaray maçının maç öncesi ve maç sonrası yorumları, Dalamandan sonra İstanbul’da aktarma yaptığımız THY Priştine uçağında karşılaştığımız Kosovalı Arnavut gençlerle devam ediyordu. Kosovalı gençler Afganistan ve Dubai’den çalışmaktan döndüklerini söylediler. Bir buçuk saatlik İstanbul – Priştine uçak yolculumuzda Kosovalıların daha önceden bildiğim Türkiye’ye sevgilerine yakından tanık olduk. Türkiye deyince yüzlerinden sevgi, gözlerinden ışık saçılıyordu. Uçağımız Dalaman’dan sonra İstanbul’dan Priştine’ye doğru ilerlerken sağımızda ve solumuzda oturan Kosovalılarla sohbet etmeye başladık. Kendileriyle tanıştıktan sonra ben kendilerinin bazılarının Afganistan’dan, bazılarının da Dubai’den çalışmaktan döndüklerini öğrendim. Benim Türk olduğumu söylediğimden bana hemen Fenerbahçe – Galatasaray ve Beşiktaş’tan söz ettiler.

Konuşmalarında Fenerbahçe – Galatasaray maçından söz ederek bana Türkiye’de hangi takımın şampiyon olacağını sordular. Ben de kendilerine 13 Mayıs 2012 Pazar günü belli olacak dediğimde bana Kosovalıların kimisi Fenerbahçe’nin, kimisi de Galatasaray’ın şampiyona olacağını söylediler.

Uçakta karşılaştığımız Kosovalılar’la sohbet ederek neşeli bir şekilde Priştine Uluslararası Havaalanı’na indik. Bu benim 2009 yılından bu yana Priştine’ye dördüncü defa gidişimdi. Priştine Uluslararası Havaalanı’na daha önceki yıllarda geldiğimizde çoğu zaman hava alanında bir uçak oluyordu. Ama şimdi Priştine Havaalanı’nda 3 uçağın birden olduğunu gördüğümde anladım ki havaalanında yolcu trafiği fazlalaşmış. 14 Mayıs 2012 tarihinde dönüşümüzde de Priştine Havaalanı’nda 3 uçak birden yolcu alıyordu.

Gümrük kapısı daha önceki yıllara göre daha da büyüyerek yeni bir görünüme kavuşmuş. Hava alanından Priştine merkezine gelerek kalacağımız otele yerleştikten sonra, Priştine sokaklarında dolaşmaya başladık.

Kosova Parlamentosu’nda tanıdıklarımıza uğradım. Onlarla sohbet etme imkânımız oldu ve bana Kosova’da bulunan Birleşmiş Milletler Barış Gücü Birliği Komutası’nın Türklere geçeceğini söyleyerek, bundan memnunluklarını dile getirdiler. Kosova’da Türkiye sevgisi her bakımdan dört dörtlük devam ediyor. Kosova’nın mazlum halkı dört başı mamur bir şekilde Türkiye’ye verdikleri değeri ortaya koyuyorlardı.

 

KOMİSER RÜTBELİ TÜRK

 

Bizler zaten sokakta, pastanede, restoranda ve otelde karşıladığımız Kosovalılara Türkiye’den geldiğimizi söylediğimiz zaman, yüzleri gülüyorlardı. Kosova Parlamentosu’nda Kosovalı Türkler’den birisi olan Polis Armend Kare ile karşılaştık. Armend Kare Komiser rütbesinde olup, Kosova Parlamentosu’nda koruma görevi yapıyor. Armend Kare bana adresini vererek, Kosova’ya geldiğim zaman kendisine uğramamı söyledi.

Priştine’de Sherhi Nema Tenez Caddesi var. Bu cadde aynen İstanbul, Taksim’de bulunan İstiklal Caddesi’ni andırıyor. Burada eğlence merkezleri ile ticaret merkezleri bulunuyor. Priştineliler burada akşamları dolaşarak vakit geçiriyorlar. Özellikle Cuma ve Cumartesi günleri bu cadde çok kalabalık oluyor. Sherhi Nema Tenez Caddesi’nde Avrupa günü etkinlikleri çerçevesinde halk konserleri veriliyor. Bu konserlerden birisinde Kosova Halk Oyunları ekibinin folklor gösterileri ile Kosova’nın önemli sanatçılarından birisi olan Shkendie Dubova’nin konserini izledik.

Balkan Müziği içerisinde önemli bir yer tutan ve bizim Halk Müziği’ne benzeyen Arnavut Müziği çok hareketli bir müzik. Priştine’de bulunduğumuz günlerde Kosova’nın bağımsızlığı için büyük mücadele veren ve Kosova’nın eski Yugoslavya’dan ayrıldıktan sonra ilk kurucu Cumhurbaşkanı olan İbrahim Rugova’nın mezarını da ziyaret ettik. İbrahim Rugova’nın mezarı Priştine’yi her taraftan gören bir tepenin başında bulunuyor ve başında Polis nöbet tutuyor. Kosova’nın bazı yerlerinde olduğu gibi, Başkent Priştine’de da belli bir Türk nüfusu var. Bunlar da bizim gibi resmiyet dışında Türkçe konuşuyorlar. İbrahim Rugova’nın mezarını ziyarete gittiğimizde orada Türk çocuklarını gördük ve onlarla sohbet ettik.

Priştine’de kaldığımız beş günde karşılaştığımız Kosovalılar bana sürekli Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’dan söz ettiler.

( DEVAMI GELECEK SAYIDA )

 

 

 

 

Benzer Videolar