Necla Dursun’un yeni kitabı çıktı

Balkanların kader çizgisini yönlendiren en önemli etkenlerden biridir coğrafya.

Necla Dursun bu güne kadar pek yapılmamış olan Balkan coğrafyasının edebî eserlerdeki izlekleri üzerine çalıştı.

Balkan romanına farklı bir bakış açısı sunan

“Roman ve Coğrafya - Edebiyat ile Balkanları Okumak” adlı kitabında bölgeyi sadece edebiyatıyla değil, gelenekleri, günlük yaşantısı ve sosyolojisiyle de tanıma fırsatı veriyor. 

Roman ev Coğrafya hakkında fikir sahibi olabilmeniz için hakkında yazılan birkaç değerlendirmeyle sizi başbaşa bırakıyoruz.

Edebî eserlerdeki mekân tezahürleri, yazarın okurun zihin ve duygu dünyasıyla harmanlanmasını istediği bir unsurdur. Yazar, mekân tezahürleriyle okurun zihin dünyasına kurgu-gerçek arası, ustalık isteyen bir eylemle bu mekân unsurunu yerleştirir. Dolayısıyla mekân iç/düş mekân bağlantısını sağlayarak içselleştirme eylemine uğrar. İçerisinde yaşadığımız makro kozmosta mekânın, bizler için zorunlu olduğu gerçekliği, bizleri mekân üzerine düşünmeye sevk etmektedir. Bu konudaki her çalışma, bir nevi insanlığın dünya serüvenin anlamlandırılması olarak okunabilir. Necla Dursun’un mekân ekseninde bu güne kadar pek yapılmamış olan Balkan coğrafyasının edebî eserler içindeki izlekleri üzerine çalışması, mekânın hem coğrafîk bir olgu olarak değerlendirmekte hem de edebî bir unsur olarak yansımalarını gözler önüne sermesi açısından önemlidir. Ortaya konulan bu çalışmanın başka çalışmalara da vesile olacağını umuyorum.

Bilal CAN Sosyolog & kitaphaber.com.tr Genel Yayın Yönetmeni

 

Necla Dursun ‘u bir Balkan esintisi ortamında tanıdım. Bir Rumeli aşığı olduğu o kadar belliydi ki, Üsküplü biri olarak bunu anlamak çok zor değildi benim için. Bir akraba sıcaklığı sanki yıllardır tanışıyormuş hissi uyandırdı. O günden sonra da ne zaman bizim buradan yeni bir eser, yeni bir kitap çıksa peşine takılıp daha çok bu bölge edebiyatını tanımaya çalıştığını gördüm.  Yazıları akademik çalışmalar kadar verimli ama verdiği haz şiir tadında ve akıcı. Ruhu olan bir kitap var karşımızda. Bu kitabın onun için apayrı bir heyecan olduğu belli. Sadece onun için değil tüm bu coğrafya için çok güzel bir haber. Kitap kokusu onu büyülese de sanırım Edebiyat ile Balkanları Okumak Roman ve Coğrafya bağlamında bizleri de kokusuyla büyüleyecek. Balkanlar romanına farklı bir bakış açısı sunacak ve bu kitaptan bir coğrafyayı sadece edebiyatıyla değil, gelenekleri, günlük yaşantısı, sosyolojisi ile de tanıma fırsatı verecek herkese.  Devamı gelen olsun, okuru bol olsun...

Leyla Şerif Emin Şair/Yazar, Üsküp-Kuzey Makedonya

 

“Şehirler dinlemesini bilene kendini anlatır. Balkan Şehirleri ise insana roman tadında en edebi kelimeler olarak anlatır kendini. Necla Dursun gönle dokunan naif ve zarif kalemi ile Balkan coğrafyasını  romanlar üzerinden edebi bir dil ile anlatıyor bizlere. Ben Balkan coğrafyasına olan vukufiyeti ile Necla Dursun’u “Roman ve Coğrafya” çalışmasında çok başarılı buldum. Balkan şehirlerinin roman kahramanları üzerinden anlatılışına şahitlik etmenizi istiyorum.”

Mehmet Mazak Araştırmacı/Yazar

 

Balkan roman ve öykülerinde anlatılan coğrafya ve etkilerinin kurgusunu yorumlayan, işlevlerini çözümleyen, coğrafyanın imge ve simge bağlamında gündelik yaşam pratiklerine ve algıya dair kapsadığı alan, verdiği mesajların belirleyen, çok değerli araştırmacı-yazar ve çok değerli okur Necla DURSUN, dört eserden yola çıkarak edebiyat ile Balkanları okumak şiarıyla “ROMAN VE COĞRAFYA” adlı kitabıyla okuyucusuyla buluşuyor. Sakarya doğumlu olup İstanbul’da yaşasa da Balkan kökenli bir ailenin çocuğu olarak ata vatanıyla olan bağlarını koparmayarak, Balkanlar konulu kitap, film, müzik, yemek ve coğrafyanın sahip olduğu somut olmayan kültürel miras zenginliği hakkında incelemeleriyle edindiği birikimini okurlarıyla paylaşmayı sürdürüyor. Şehir, şehirleşme, şehirli, kültür, mekân, insan, gündelik yaşam estetiği gibi konular ilgi odağında kaleme aldığı yazılarını ulusal ve uluslararası dergilerde, sitelerde yayımlamaya devam ediyor, köşe yazarlığı ve sinema editörlüğü yapıyor.

Kitabının ilk bölümünde roman türünü kültür, anlatım, dil, insan, duygu ve coğrafya ekseninde ele alıyor. “Coğrafya Kader midir?” sorunsalını irdelerken Balkanlara uzanıp Balkanlar’ın neresi olduğunu, Balkan Edebiyatını, çağdaş Balkan edebiyatçılarından bir seçkiye yer veriyor ve Balkan Edebiyatında Türkçe dergilere bir bakış atıyor. Kitabın “Balkan Edebiyatında Coğrafya” isimli 2. bölümünde “Balkanlar ve Tarihsel Perspektif”, “Türk Zamanı”, “Balkan Edebiyatına Eserler Üzerinden Tematik Yaklaşımlar”, Balkan yazarlarını9n eserlerinde coğrafya, coğrafya ekseninde Balkan romanlarını irdeliyor ve coğrafi süreklilik, iklimsel özellikler ve anlatım peyzajlarını ele alıyor. Coğrafyanın insana etkisi ve gündelik hayat ekseninde coğrafya ve ticaret, yabancılar, sanat, inanç konularını inceliyor, mekânlar, karakterler, olaylar üzerinden tahlilde bulunuyor. “Edebiyat ve Coğrafya İlişkisi” başlıklı kitabının 3. bölümünde Balkan Edebiyatındaki yazarların odak noktasını tespit edip, genel değerlendirmeleriyle çalışmasını sonuçlandırıyor.

Büyük şehirleri bir kasaba ölçeğinde yaşayan, çeşitli unsurlara güçlü gözlemleri sayesinde dikkat kesilen Dursun, merak duyduğu konuların peşinde koşan, inceleyen, araştıran, biyografi, roman türünde okumaları düzenli olan değerli bir yazar. Şehir, şehirli, şehirleşme, kültür, mekân, insan, gündelik yaşam estetiği gibi konularla ilgilenen Dursun, bir Balkanolog edası ve ilgisiyle Balkanların coğrafyası, dili, tarihi, yemekleri, eğlenceleri, giyim kuşamı, gelenek görenekleriyle yakından ilgileniyor. Kökleriyle bağını hiçbir şekilde koparmayan Dursun, “Rumeli”nin gözyaşı dolu geçmişini, verimli tabiatını, sahip olduğu zenginlikleri ve bir zamanlar vatan toprağı olduğunu bir an olsun unutmayan “Anadolu’daki Rumelili uç beyimiz!”.

Roman ve öykülerde coğrafyanın işlevinin oluşturduğu duygusal, fiziksel şartların görülmeye ve gösterilmeye çalışılmakta, psikoloji ve sosyolojiye atıfta bulunmaktadır.

Savaşlar, dökülen kanlar, acımasız ve içten pazarlıklı insanlar, kimsesiz kalan çocuklar, tecavüzler, haksızlıklar, soykırımlar, ayrılıklar, dinmeyen gözyaşları, sıla ve gurbet olgularıyla göç olaylarının ruhunda oluşturduğu yıpratıcı izleriyle birlikte çalışmasının her aşamasında samimi duygularını, düşüncelerini, ruhunu vererek Balkanlarda yaşamanın kaderini çizen Dursun, Rumeli’ye gönlünü kaptırmış biri olarak,  babasının aziz hatırasına ithaf ettiği bu değerli çalışması Balkan sevdalılarına yepyeni, ilginç, orjinel ve değişik bir bakış açısı sunmaktadır. Çocuklarını özüne sadık kalmayı sevdiren babalara selam olsun!

                                                                                                                                  Dr. Taner GÜÇLÜTÜRK

                                                                                                                       Türkolog, Şair, Araştırmacı, Yazar

                                                                                                                                      PrizrenKosova

   

Eserin Künyesi

Benzer Videolar