Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: “Salgını ortak düşmanın virüs olduğu küresel bir savaşa benzetmek mümkündür”
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: "Salgını ortak düşmanın virüs olduğu küresel bir savaşa benzetmek mümkündür"
"2020 yılına çöken kabus 2021'de aynı şekilde devam etmeyecek"
"Salgının tam 1 yıl süren saygıya layık sabrınızı daha uzun süre zorlamayacağını bilmenizi isterim"
"Çok yakında 5 yerli aşı adayımız daha insan çalışmalarına başlayacak"
ANKARA - İlk korona virüs vakasının üzerinden 1 yıl geçmesi üzerine bugüne kadar gelinen durumu anlatan Bakan Koca, "Covid-19 son yüzyıl içinde tüm dünyanın aynı anda savaştığı, vaka ve kayıp sayıları bu denli yüksek ilk salgın. Aynı zamanda baktığımızda salgını ortak düşmanın virüs olduğu küresel bir savaşa benzetmek mümkündür" dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının görülmesinin üzerinden 1 yıl geçmesi münasebetiyle bir açıklama yaptı. 1 yıl boyunca virüs ile mücadelenin nasıl ilerlediğini anlatan Bakan Koca, "10 Mart'ı 11 Mart'a bağlayan gece huzurlarınıza çıkmış, zaman kazanmış olsak da virüsün ülkemize girişinin kaçınılmaz olduğunu, durumu sağduyu içinde karşılamak gerektiğini, hazırlıklı olduğumuzu ifade etmiştim. Covid-19 son yüzyıl içinde tüm dünyanın aynı anda savaştığı, vaka ve kayıp sayıları bu denli yüksek ilk salgın. Aynı zamanda baktığımızda salgını ortak düşmanın virüs olduğu küresel bir savaşa benzetmek mümkündür. Bu zaman zarfında can kayıplarıyla kalmadık. Tıpkı savaşlardaki gibi yaşama düzenimiz altüst oldu. İş hayatı evlere taşındı. Pek çok ülkede büyük toplumsal huzursuzluklar, yoksulluk, işsizlik baş gösterdi. Maske takmadan dışarıya adım atılmayan, insanların değil tokalaşmak, birbirine yakın durmaktan bile kaçındığı dünyayı biz olsa olsa filmlerde düşünebilirdik. Tam 1 yıldır ister istemez alıştığımız bu dünyada yaşıyoruz. Eskiden hastanelerde gördüğümüz maskeler ile kendi kendimizin doktoru olduğumuzu biliyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bugün itibariyle uygulanan aşı 10 milyon dozdan fazladır"
Salgının 1 Aralık 2019 tarihinde Çin'in Wuhan kentinde başladığını hatırlatan Bakan Koca, "İlk haftalarda bu yeni virüs hakkında çok az şey biliniyordu. Bugün uğradığı en son mutasyonlara kadar her konuda bilgi sahibiyiz. Beklediğimiz gibi bilim virüse karşı üstünlük elde etti. Aşı çalışmaları ile atılan adımlar uygarlığın yüz akı oldu. Dünyada kullanımda olan 7 ayrı aşı var. Türkiye büyük bir yarışı olduğu aşı tedarikinde en hızlı davranan ülkelerden biridir. Çin'deki üreticiyle 50 milyon dozluk aşı anlaşmasını Kasım ayında yaptık. Siparişin ilk kısmını Aralık sonunda teslim aldık. Toplam 130 milyon doz aşı için iki ayrı aşı üreticisiyle anlaştık. Ayrıca başından beri bunun dışında 3 ayrı aşı üreticisiyle de görüşüyoruz. Bugün itibariyle uygulanan aşı 10 milyon dozdan fazladır" şeklinde konuştu.
"Çok yakında 5 yerli aşı adayımız daha insan çalışmalarına başlayacak"
Yerli aşı çalışmalarının da hızla devam ettiğinin altını çizen Bakan Koca, "Yerli aşılarımız ile ilgili gelişmeleri de sizlere düzenli olarak bildirdim. Çok yakında 5 yerli aşı adayımız daha insan çalışmalarına başlayacak. Yakın bir gelecekte kendi aşılarımızı kullanacağız. Araştırmalar bilim insanlarımızın seçtiği Sinovac aşısının her 100 kişiden 80'inden fazlasında etkili olduğunu, aşının beklenen koruyuculuğu gösterdiğini ortaya koydu. Aşısı yapılan ama hastalığa yakalanan az sayıda kişi ise Covid-19'u hafif geçirmekte, genel olarak hastanede tedaviyi gerektiren şikayetlere rastlanmamaktadır. Görünen o ki korona virüs kısa bir zaman zarfında grip gibi sıradan bir hastalık haline gelmeyecek ama 2020 yılına çöken kabus 2021'de aynı şekilde devam etmeyecek. Çok geçmeden salgın şimdiki gücünü kaybedecek. Daha ileride belki de Covid'e kim bilir üzerinize afiyet sözü eşlik edecek. Korku unutulacak" diye konuştu.
"Salgının tam 1 yıl süren saygıya layık sabrınızı daha uzun süre zorlamayacağını bilmenizi isterim"
Salgının gidişatının yavaş yavaş etkisini yitirmeye başlayacağını umut ettiklerinin altını çizen Bakan Koca, "Salgının tam 1 yıl süren saygıya layık sabrınızı daha uzun süre zorlamayacağını bilmenizi isterim. Bu özveri ve özlem dolu günleriniz hastalığa yakalanma yakınlarınızı kaybetme endişeniz yerini hayatınızı yeniden düzenlemenin mutluluğuna bırakacak. Size maskeleri tanımadığımız, yakın durmanın yakınlık ifadesi olduğu günlerimize geri dönmeyi tam olarak vaat edemem. Ama oraya doğru yürüdüğümüzü görüyoruz. Bilimin hedefi de insanlığın beklentisi de bu" dedi.
"Planladığımız şekilde nüfusumuzun 50 milyonluk kısmının aşısını son bahardan önce yaparsak salgın üzerimizde ağır bir baskı olmaktan çıkacak"
Türkiye'deki aşılama programının tam hızla devam ettiğini de vurgulayan Bakan Koca, şunları kaydetti:
"Planladığımız şekilde nüfusumuzun 50 milyonluk kısmının aşısını son bahardan önce yaparsak salgın üzerimizde ağır bir baskı olmaktan çıkacak. Vaka sayıları ve kayıplar şimdiki ile kıyaslanamayacak kadar azalacak ve virüsün yayılım hızı düşecek. Kuvvetle umut ediyorum. Dünya ölçeğinde verilen bu savaşta başarı gösterilen ilk cephelerden biri bu cephe bu ülke olacak. Bunun ihmale gelme şartları var. Aşı tamamlanıncaya dek elimizdeki tek silah tedbirdir. Maskeyle hastalığın bulaşma yollarını kapatmalıyız. Sosyal mesafe ile kişisel sınırlarımızı korumaya almalıyız. 1 yıl boyunca bu sözlerin çok tekrarlandığını söyleyenler çıkabilir, haklılar. Bu kardeşlerimin duygularını iyi anlıyor onlara sayısız insanın hastalığa basit ihmaller sonucunda yakalandığını hatırlatmak istiyorum. Tedbirlere uyabilmek için gerçekten büyük çaba sarf ettik. Evden adım atar atmaz dikkat kesilmek, küçücük ofislerde, asansörde, dolmuşta riskten uzak durmaya çalışmak sıradan zorluklar değil. Ağır hastaların neler yaşadığını bilmek, turkuaz tablodaki vefat sayılarını gün gün takip etmek ve zamanla bunlara birer sayıymış gibi yabancılaştığını dehşetle fark etmek can yakıcı şeylerdir."
"Türkiye Koronavirüs Bilim Kurulu DSÖ'nün hastalığı bir pandemi olarak ilan etmesinden çok önce 22 Ocak'ta kuruldu"
Ayrıca Bakan Koca, şuan ki durumun temellerinin hızlı hareket edilmesi ile sağlandığını belirterek "Biraz soluklanabildiysek bunu biraz da hatırlatacağım günlerde atılan adımlara borçluyuz. Türkiye Koronavirüs Bilim Kurulu DSÖ'nün hastalığı bir pandemi olarak ilan etmesinden çok önce 22 Ocak'ta kuruldu. Kurul salgınla ilgili ilk rehberi 24 Ocak'ta hazır hale getirdi. Bu takdire şayan bir olaydır. Türkiye 4 Şubat'ta kendi ürettiği yerli tanı kitinin dağıtımına başladı. Covid-19 testi yapabilecek kapasite sayısı 47'den 461' yükseldi. 10 Mart'tan itibaren halkımıza maske dağıtıldı. Filyasyon ve izolayson ekiplerimiz sahaya indi. Filyasyon dediğimiz yaygın taramaya hemen başvurmasaydık, Türkiye'nin korona virüs tablosu daha ağır olacaktı" ifadelerini kullandı.
Bakan Koca, ayrıca sağlık çalışanlarının da Covid-19 ile 1 yıldır sürekli en ön cephede yer aldığını hatırlatarak, onlara teşekkür etti. Öte yandan Koca, şuan kısmen azalan kısıtlamaların virüs ile mücadele için kaçınılmaz olduğunu hatırlatarak, vatandaşlara da bu 1 yıllık süreç içerisinde kurallara uyum gösterdikleri için teşekkür etti.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / UTKU ŞİMŞEK
Haberler.com