Ses sanatkarı Ayşe Atam’ın hayali, kendi üzere devlet muhafazasında yetişenlere konser vermek

AA ANKARA (AA) - Kültür ve Turizm Bakanlığında ses ve viyola sanatkarı olan 30 yaşındaki Ayşe Ceddim, 8 yaşındayken devlet müdafaasına alındı. Müzik yeteneği kaldığı çocuk meskeninde keşfedilen, yeteneğiyle dikkatini çektiği periyodun bakanlarından İmren Aykut'tan değerli takviyeler gören Ceddim, Erzurum Atatürk Üniversitesi Müzik Öğretmenliği kısmından mezun oldu. Atam, mezuniyeti sonrasında kuruluş bakımındaki çocuklar için istekli müzik öğretmenliği yaptı. Piyano ve viyolonsel çalan Ceddim, sanatçı Soner Sarıkabadayı tarafından düzenlenen ulusal müsabaka "Evdeki Ses"i kazandı. 15 yıl devlet müdafaası altında büyüyen Ayşe Ceddim, çocuk konutlarındaki yıllarını ve gelecek hayallerini AA muhabirine anlattı. Çocuk meskenlerinde hoş vakitler geçirdiğini, voleybol, futbol, yüzme, tiyatro kurslarına katıldığını lisana getiren Ceddim, "Bizi çok hoş yetiştirdiler. Hoş sanatlar lisesine yazdırıldım, viyola çalmaya başladım, ses de var, bu manada bir şeyler yapmak istedim. Müzik öğretmenliğini kazandım, öğretmen olarak atandım. Atanma merasiminde bana müzik söylettiler, Sayın Cumhurbaşkanımız da oradaydı, çok beğendi. 4-5 yıl öğretmenlik yaptım, sanatçı olmam gerektiğini fark ettim, Kültür ve Turizm Bakanlığına sanatçı olarak geçiş yaptım." diye konuştu. "Çocuk konutlarında çok fazla imkan var" Zaman vakit çocuk meskenlerini ziyaret ettiğini anlatan Ceddim, çocuklara çok güzel kaidelerde bakıldığının, maksatları doğrultusunda desteklendiklerinin altını çizdi. Atam, "Benim amacım vardı, arkadaşlarımın amacı vardı. Şu an orada kalan çocukların da amaçları var. Tahminen oradan sanatkarlar çıkacak, mühendis, doktor çıkacak, zaten geliyor da haberlerini alıyoruz. Çocuk konutlarında çok fazla imkan var, çocuklar bu imkanları değerlendirirse çok hoş yerlere gelecekler. Zira devletimiz sahiden her manada takviye oluyor." sözünü kullandı. Duygularını konuşarak değil, müzik söyleyerek tabir edebildiğini belirten Ceddim, "Aslında insan yaşadığı şeyleri hisseder, o bir formda ortaya çıkar, benim de yaşadıklarım, hislerim müzik söylerken ortaya çıkıyor, çok duygulanıyorum. Biriken ve kapalı bir kutuda kalan bir şey var, ben bunu konuşarak değil de müzik söyleyerek insanlara iletiyorum." dedi. "En büyük hayalim, ünlü sanatkarlarla çocuklara konser vermek" Atam, en büyük hayalinin, çocuk meskenlerinde kalan çocuklara büyük bir konser vermek olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Onlara özel lakin herkesin de katılabileceği, tahminen Harbiye'de içi dolu dolu bir konser vermek, onlara unutulmaz anlar yaşatmak istiyorum. Onları da sahneye almak, düet yapmak istiyorum. İçlerinden kimilerini vokalist olarak yetiştirmek de benim en büyük hayalim. Bu konsere ünlü sanatkarların da katılmasını, bizlerle özdeşleşmelerini, çocuklarla düet yapmalarını çok isterim. Bu hem çocuklara hem oradaki sanatkarlara bir umut olacak, insani olarak da aslında bizler çok şeyi aşmış olacağız." "Bizlere de kendi çocuklarına yaklaştıkları üzere yaklaşsınlar" Çocuk konutlarında kalanlara ön yargıyla yaklaşılmaması gerektiğinin de altını çizen Ceddim, şunları kaydetti: "Bizler yuvalarda yetiştik, bunu bilen insanlarda daima bir önyargı oluyordu, 'aman yaklaşma, aman arkadaş olma, aman uzak dur.' Bizler de sizler üzere insanlarız, her ailede bir sorun, bir sorun var. Yalnızca şunu yapmalarını istemiyoruz; bizi ötekileştirmesinler, nasıl kendi çocuğuna hoş yaklaşıyorsa lütfen bizlere de kuruluşlardaki çocuklara da o denli yaklaşsınlar."
Muhabir: Şaduman Türkay