Batı Balkanlar’ın Sloven dış politikasında öncellikli bir konuma sahip olduğunu söyleyen Žbogar, ülkesinin bölgede istikrarın sağlanması doğrultusunda çabalar sarf ettiğini belirti. Žbogar bu çerçevede Slovenya’nın 20 Mart 2010 tarihinde bir Batı Balkan konferansına ev sahipliği yaptığını hatırlatarak, bununla 18 yıllık bir aradan sonra Batı Balkan ülkelerinin en üst düzey temsilcilerini bir araya getirmeyi amaçladıklarını ifade etti.

Žbogar ayrıca, Makedonya ile Yunanistan arasında yaşanan isim sorunu ve Sırbistan ile Kosova arasında var olan sıkıntıların Batı Balkanlar’ın ilerlemesini ve Avrupa ile Atlantik kurumlarına entegrasyonunu zorladığını söyledi.

TEPAV hakkında bilgi alan Žbogar, Slovenya’da geleneksel olarak her yıl düzenlenmekte olan “Bled Stratejik Forumu”na ilişkin TEPAV’a işbirliği önerisinde bulundu.

TEPAV Dış Politika Analisti Erhan Türbedar ise konuşmasında, Türkiye’nin Bosna-Hersek açılımı ve Ankara’nın Batı Balkanlar’daki temel sorunlara yönelik bakış açısı hakkında değerlendirmelerde bulundu. Türkiye ile Slovenya’nın bölgeye yönelik politikalarının bazı benzer yönlerine dikkat çeken Türbedar, Ankara ile Lublana’nın bazı adımları birlikte atmalarının faydalı olabileceğini söyledi. Türbedar, Batı Balkanlar’daki sorunların çözümü kapsamında bölge ülkelerinin sesine kulak verilmesinin önemli olduğunun altını çizerek, Bosna-Hersek’in daha iyi bir geleceği olması için çabalayan bölgesel ve dış aktörlerin, enerjilerini daha büyük bir platformda birleştirmelerinin faydalı olacağını belirtti.