Bugün, 17 Haziran 2022 tarihinde, İzmir Ticaret Odası ve İzmir Ekonomi Üniversitesi iş birliğiyle, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanı Sayın Abdullah Yaman ve T.C. Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Sayın Dr. Ahmet Can Balak’ın katılımlarıyla ‘Ticaret Sicili ve Şirketler Hukuku’na Etkileri Sempozyum’ gerçekleşti.

Sempozyumun açılışı yapan Sayın Prof. Dr. Sevilay Uzunallı: “Yaşadığımız dünya, dijitalizasyonla birlikte daha karmaşık hale geldi. Bugün bilgi su gibi, enerji gibi değerlidir. Ticari hayatta, ticari işlemlerde hız ve güvenlik oldukça önemlidir. Ticari işlemlere güvenle girişmek için güvenilir bilgiye ihtiyaç vardır; bu güvenilir bilginin santrali ticaret sicilidir. Ticaret sicili kuralları, ekonomi hukukunun bir parçasıdır ve ekonominin işleyişinde bu kurallar da hayati öneme sahiptir.  Bir hukuk kuralı yürürlüğe girdiği tarihte ne kadar mükemmel olursa olsun, sosyal ve ekonomik değişim ve gelişmelerin sonucu ortaya çıkan yeni sorunlar karşısında ihtiyaçların gerisinde kalabilir. Bu çerçevede öğreti ve yargı kararları önemlidir. Yargının öğretiden, öğretinin de yargıdan yararlanması, ağırlıklı olarak bugün gerçekleşecek sempozyum gibi bilimsel toplantılarla gerçekleşir. Uygulamacıları, yargı ve doktrini bir araya getiren bu toplantıların süreklilik kazanması, etkileri bakımından önemlidir. Bugünkü toplantıda sunulan tebliğler, bilim kurulu tarafından belirlenen hakemlerin denetiminden geçerek tam metin olarak bir sempozyum kitabında basılacak ve sonraki bilimsel çalışmalara ışık tutacaktır” bizimle paylaştı.

İEÜ Rektörü Prof. Dr. Murat Aşkar: “Resmi siciller; kayıtların tutulması, doğruluğu ve bunların ilgili çevreler tarafından incelenebilmesi bakımından çok önemli bir işlev üstlenirler. Günümüz ekonomi ve teknolojisindeki gelişmeler, bu sicillerin tutulma usulleriyle, sicilleri ilgilendiren hususlarda yaşanacak uyuşmazlıkların gerçekleşme biçimini ve sıklığını önemli ölçüde etkileyecektir. Bu nedenle çalışmalarımızı etkileyecek teknolojik gelişmeleri ve durumları iyi anlamak, gerekli hazırlıkları yapmak durumundayız. Örneğin blockchain teknolojisi, kayıtların belli bir merkezde toplanması zorunluluğunu ortadan kaldırmaktadır. Bir sicile dahil tüm kayıtların bir ağ üzerindeki tüm bilgisayarlarda koordineli şekilde saklanmasını sağlamaktadır. Yazılım alanında yaşanan bu gelişmenin gelecekte kayıtların tek merkezde tutulmasına yönelik tercihi değiştirmesi ihtimal dahilindedir. Keza hem ekonominin hem de günümüzün en büyük ihtiyaçlarından birisi olan şeffaflık sayesinde sicillerden bilgi almanın kolaylaştırılması ve alınabilecek bilginin kapsamının genişletilmesi arzulanırken, bunun karşısında kişisel verilerin korunması ihtiyacı da artmaktadır. Bu sefer de hukuktan; teknoloji, ekonomi ve kişisel verilerimiz arasındaki adaleti sağlaması, dengeyi gözetmesi beklenmektedir. İnsanın biyolojik ve psikolojik yapısı değişmese de, çok hızlı biçimde gerçekleşen teknik ve ekonomik ilerlemeler sonucu ekonomik ihtiyaçlar hızla değişmektedir. Bu nedenle hukuk, hızla değişen koşullara ilişkin normları oluşturmak zorundadır. Biz, üniversite olarak hukuk eğitiminde, hukukun teknoloji ile yoğun bir etkileşim içerisinde olması gerektiğini dikkate alıyoruz. Hukuk eğitimi, yarın yargıya ve adaletin tesisine hizmet edecek, geleceğin hukukçusu olan öğrencilere eleştirel, sorgulayıcı, çok disiplinli bakış açısı kazandırmalı. Onları, analitik düşünce yetisiyle donatmalıdır. Üniversite eğitiminde insanın can suyu olan merakı öğrencide uyandırmak, merkeze yaşamı koyan bir bilim anlayışına sahip mezunlar yetiştirmek en büyük idealimizdir.  Hukuk Fakültesi bünyesinde düzenlediğimiz etkinlikleri bu kapsamda şekillendirmeye çalışıyoruz” bahsetti.

Sempozyum bilim kurulu ve düzenleme kurulu ile toplam 4.OTURUM içeriyordu. Tapu sicili, Ticaret sicili, Siciller Arası İş Birliği ve Sicil Müdürünün İnceleme Görevleri gibi sorular cevapsız kalmadı.