TOPLUMSAL BARIŞ
Her yeni yılda olduğu gibi, yeni umutlarla girdik 2020’ye. Ne var ki ortak üzüntümüz olan kötü haberleri üst üste aldıkça yürekten sarsıldık.
17 Ocak 2020 tarihinde Hakkari'de atış eğitimi sırasında meydana gelen kazada iki askerimiz şehit oldu…
Demokrasi şehidi Uğur Mumcu’nun ölüm yıldönümü de olan 24 Ocak’ta, Elazığ Sivrice ve Malatya’da yaşanan 6,8 şiddetindeki depremde 41 vatandaşımız hayatını kaybetti, bin 607 kişi de yaralandı.
3 Şubat’ta İdlib’te rejim güçleri 3’ü sivil, 5’i asker 8 vatan evladını şehit etti.
4 Şubat Van’da çığ felaketi… 41 canımızı kaybettik.
5 Şubat’ta Hakkari’den bir acı haber daha… Bir şehit!
6 Şubat… İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nda iniş sırasında uçak düştü; 3 ölü!
10 Şubat; İdlib’te 5 şehit daha…
Ülkenin dört bir yanında yaşanan acı olaylar hepimizin canını acıttı. Ayrıca dikkat çekilmesi gereken bir şey daha: Elazığ depremi ve Van’daki çığ felaketinde kaybettiğimiz vatandaşlarımızın sayısı aynı; kırk bir! Bu durumun bir tesadüf olmadığını düşünüyor ve uzmanları buradan araştırmaya davet etmek istiyorum.
Şehit askerlerimize ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sabır ve başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum.
Geçmiş olsun Türkiyem…
Depremzedelerin yardımına İzmir’in de dahil olduğu birçok ilden ekipler, gönüllü vatandaşlar koştu. Aynı şekilde çığ felaketinde de…
Birlik ve beraberliğimize en çok ihtiyacımızın olduğu günler yaşıyoruz.
Farklı düşüncelerimiz, inançlarımız, yaşam tarzlarımız olabilir ancak üzerinde yaşadığımız topraklar hepimizin ortak vatanıdır. Öyleyse kederlerimizi ele alırken sorguları ve yanıtları da en yalın biçimde yapmalıyız.
Bundan böyle de, tasada ve kıvançta birlikte olmaya devam etmeliyiz. Toplumsal barışımızı güçlendirmeliyiz.
Birlikten kuvvet doğar.
Her zaman olduğu gibi bundan sonra da maddi, manevi birbirimize destek vererek yaşamaya devam etmeliyiz. Tarihimizde de buna benzer kötü günler geçirdik ama ayağa kalkmayı bildik.
Birlik ve beraberlik ruhundan şaşmamak demek bir toplumun var olması demektir.
Rudyard Kipling’in yazdığı, merhum başbakan Bülent Ecevit’ in çevirdiği “Adam Olmak” şiirinde olduğu gibi…
‘Direncinden başka bir şeyin kalmasa da,
Herkesin bıraktığı noktada,
Sen dayanabilirsin tek.”
Canım ülkem…