Ukrayna'dan gelen Türk: Sığınakta bir film setinde gibi hissettik

24 Nisan 2024 - 16:18

Ukrayna’dan gelen Türk: Sığınakta bir film setinde gibi hissettik

Rus ordusunun Kiev’i kuşatmasının ardından can güvenlikleri için 6 gün sığınakta yaşam mücadelesi veren Bayram Erli, eski eşi Ukraynalı Anna …

Ukrayna’dan gelen Türk: Sığınakta bir film setinde gibi hissettik
Son Güncelleme :

17 Mart 2022 - 13:01

366 okuma
(Last Updated On: 17/03/2022)

Rus ordusunun Kiev’i kuşatmasının ardından can güvenlikleri için 6 gün sığınakta yaşam mücadelesi veren Bayram Erli, eski eşi Ukraynalı Anna Abdurhakmanova, kızı Melissa Erli, üvey çocukları 22 yaşındaki Evelina Yavkina, eşinin 4 yaşındaki oğlu Marat Abdurakhmanov ve yanlarından ayırmadıkları kedileriyle Türkiye’ye geldi.

İŞ KURMAK İÇİN UKRAYNA’YA GİTTİ

Pendik Kurtköy’de yaşamına devam eden Erli, bir yanda Türkiye’de olmanın sevincini yaşarken diğer taraftan Ukrayna’da kalan yakınları için gözyaşı döküyor.
Hikayesini anlatan Bayram Erli, 8 ay önce iş kurmak için Ukrayna’ya gittiğini söyledi. Erli, kızı ve eski eşinin Ukrayna’da yaşaması nedeniyle bu ülkede ticaret yapmak istediğini belirtti.

6 GÜN SIĞINAKTA KALDILAR

Rus ordusu Kiev’e hava saldırısı başlattığı ve Kiev’e yaklaştığı anda orada olduğunu anlatan Erli, “Rusya’nın ülkeye girdiğini söylediler. Kiev’de dışarı çıktığımda herkesin sokakta olduğunu gördüm. Herkes çantasını, valizini bir şekilde almış, yollara dökülmüştü.” dedi.

Savaştan kaçan insanları görünce kendisinin de ailesini alıp Batı yakasında bulunan müstakil evlerindeki sığınağa geçtiklerini ifade eden Erli, 24 Şubat’ta başlayan savaşın ardından 6 gün sığınakta kaldıklarını aktardı.

“SIĞINAKTA FİLM SETİNDE GİBİ HİSSETTİK”

Bomba sesleri ve siren seslerinin özellikle çocukların psikolojisini etkilediğini ifade eden Erli, şunları kaydetti:

“Sığınakta kendimizi sanki bir film setinde gibi hissettik. Çünkü bombardıman seslerini duyuyorduk. Ukrayna karşılık veriyordu ve çok büyük patlamalar oluyordu. Sirenler çalıyordu. Çocukların psikolojisi tabii ki bundan etkilendi. Onları sakinleştirmeye çalışıyordum. Siren çaldığı zaman ben dışarı çıkıp, sokakta nöbet tutuyordum çünkü sığınak her ne kadar güvenli diye tanımlasak da yani bombardımana dayanabilecek bir şey yoktu. ‘En azından birimiz dışarıda olalım. Gerekirse müdahale edebilelim’ diye düşündük. Sığınakta doğru düzgün uyuyamıyorduk.”

Eşinin çocuğu Marat’ın sığınakta merdivenden düşüp başından yaralandığını, onu o telaş içerisinde hastaneye götürdüklerini aktaran Erli, “Savaşın fiziki şiddet dışında bütün psikolojik travmalarını yaşadık. Tamamen çocukları düşündüğümüz için o korkuyu aştık. Çünkü onlara moral vermek zorundaydık.” diye konuştu.

2 KERE TRENE BİNMEYE ÇALIŞTILAR

Bayram Erli, ailesinin güvenliği için Türk Büyükelçiliğine başvurduğunu, iki kere trene binmek için harekete geçtiklerini ancak ilkinde treni kaçırdıklarını anlattı. İkinci seferde ise izdiham nedeniyle tahliyeye katılamadıklarını belirten Erli, stresli bir şekilde sokağa çıkma yasağı ve bomba sesleri altında eve döndüklerini anlattı.

“Bu yolculukta sanki savaş filminin stüdyosundaymış gibi hissettim. Küçüklüğümdeki fobim Rus bombalarıydı ve 40 sene sonra ben bununla yüzleştim” diyen Erli, sosyal medya üzerinden tekrar iletişime geçtikleri gün Türk Büyükelçiliğinden saat 19.00’da bir trenin daha olacağını öğrendiklerini belirtti.

“VATAN KELİMESİ, İÇİ BOŞ BİR ŞEY DEĞİL”

Erli, devlet yetkililerin tahliye sürecinde kendileriyle ilgilendiğini, Bükreş’te de büyük bir fuar alanı tutulduğunu ve kendilerine yemek ikramı yapıldığını söyledi.

Buradan THY uçağıyla 3 Mart’ta İstanbul Havalimanına indiklerini belirten Erli, Kiev’den Türkiye’ye yolculuklarının toplamda iki buçuk gün sürdüğünü kaydetti.

“Vatan” kelimesinin içi boş kelime olmadığına dikkati çeken Erli, şöyle konuştu:

“İnsan bir sıkıntıdan sonra kendi vatanına indiği zaman o duyguyu tanımlanması zor. Ülkeme döndüğümde sokakta yürürken herhangi bir bombardımana ve saldırıya uğramama hissini ve o güveni yaşadım. Savaş olmadığı müddetçe her memleket her vatandaş için güzeldir. Savaş olduğu zaman her yer cehenneme dönüyor. Ukrayna’daki savaşa tanıklık ettim. Tek dileğimiz hiçbir ülkede savaş olmamasıdır.”


KIZI, KEDİSİNİ DE YANINDA GETİRDİ

13 yaşındaki Melissa Erli ise Ukrayna’daki savaştan babası sayesinde kaçmayı başardıklarını fakat orada hala anneannesi ve babaannesi olduğu için üzgün olduğunu dile getirdi.

Sürekli siren sesi duyduğunu ve çok korktuğunu anlatan Melissa Erli, Ukrayna’da savaş istemediğini vurguladı.

Melissa Erli, kedisini de savaştan kurtararak getirdiğini, şimdi can dostunun yanında kendisine mutluluk verdiğini ifade etti.

Ukrayna’da modellik yapan 22 yaşındaki Evelina Yavkina da ülkesinde kalan akrabalarını çok özlediğini belirtti.

Rusların Ukrayna topraklarına girmesi ve ülkelerini işgal etmesiyle hayatlarının değiştiğinden bahseden Yavkina, savaşın durması ve barışın gelmesini istediğini dile getirdi.

<

p style=”font-size:10px;”>Son Dakika haberlerimizi ensonhaber’den alınmaktadır.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.