Yeni düzende kurumlar ve bireyler için inovatif olma rehberi

  İstanbul Bilgi Üniversitesi, mezunlarıyla Ege Bölgesi’nin önemli kurumlarından temsilcilerini Workinton, Bayraklı Tower’da buluşturdu. Eğitim sistemindeki dönüşümün, bireyler ve kurumlar için inovatif olmanın yollarının tartışıldığı “Yolumuz Uzun, Hayatı Okula Çevirelim!” başlıklı etkinlikte söz alan BİLGİ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu, “Eğitim sisteminde tek taraflı bilgi aktarımının yerine beraber üretmeyi, yaparak öğrenmeyi koymalıyız” dedi İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından düzenlenen “Yolumuz Uzun, Hayatı Okula Çevirelim!” başlıklı etkinlik İzmir Workinton, Bayraklı Tower’da gerçekleştirildi. BİLGİ mezunlarıyla Ege Bölgesi’nin önemli kurumlarından temsilcilerin bir araya geldiği etkinlikte alanında uzman BİLGİ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu ve 2016 yılından bu yana kurucusu olduğu Telos Angels ile iş dünyasını yaratıcı fikirlerle buluşturan Ayşe Topçu söz aldı. BİLGİ İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Aylin Dağsalgüler’in moderatörlüğünü yürüttüğü etkinlikte, üniversite ruhunu yaratıcı ve inovatif yöntemlerle yaşamak ve yaşatmak, üniversitenin hayata hazırlığa ve gerçek iş akışlarına katkısı, yaratıcılık ve inovasyon konularının yeni dünyada artan öneminin yanı sıra akademi-sanayi karşılaşmalarının kritikliği gibi konular ele alındı. “Eğitim sistemini dönüştürmede akademi-sanayi işbirlikleri önemli” Okul için değil yaşam için öğrenmeli mottosuyla harekete geçilmesi gerektiğini belirten BİLGİ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu, “1980’lerden başlayarak bugüne gelen, üniversitelerin iş dünyasının güdümünde ona hizmet eden bir kurum olması fikri geçerliliğini yitirdi. Dört duvar arasında, tek taraflı bir bilgi akışıyla çağa ayak uyduramaz, dönüştürücü bir güç ortaya koyamayız” dedi. Mevcut eğitim sisteminin iş hayatına yansımasını değerlendiren Ayşe Topçu ise, “Tek taraflı, hiyerarşinin ve katı kuralların geçerli olduğu bir eğitim sistemi öğrencilerin  iş hayatına atıldığında, yaratıcı olma, kendi fikrini ifade etme, talep etme, eleştirme, doğru değerlendirme gibi konularda eksik kalmalarına neden oluyor. Bu noktada üniversite sanayi işbirliklerinin önemi ortaya çıkıyor. Eğer öğrenci üniversite hayatında bu karşılaşmaya maruz kalırsa iş hayatına atıldığında öz farkındalığa sahip olacaktır” dedi.   Kurumlar ve bireyler için inovatif olma yolları Değişimin kurumlar ve bireyler için zorlu bir süreç olduğuna dikkat çeken Ayşe Topçu, “Kurumları değişime götürecek ve değişimi yönetecek olanlar genç kuşaklardır. İnovasyon kabiliyeti bireyle başlar. İş hayatında inovatif olmak isteyen gençler hazırlıklı, meraklı ve cesur olmalı. Sürekli bir arayışta olmaktan, denemekten ve başarısız olmaktan korkmayın” dedi. Gençlere tavsiyelerde bulunan Topçu; “Eğer değişim istiyorsanız insanları harekete geçirin, inandığınız değerlerin peşinden gidin, talepkar olun, kurumlara adapte olup kendi kişisel özelliklerinizi kaybetmeyin. Bireysel iletişime önem vererek etrafınızdaki insanları onlara sağlayacağınız faydaya ikna edin” şeklinde konuştu.   Bu sürece adapte olmak isteyen kurumlara da tavsiyelerde bulunan Topçu, “Kurumlar ise bireyleri motive edecek ortamı hazırlamalı, işbirliğine ve dış kaynak kullanımına açık olmalı, akademiyle yakın ilişkiler kurmalı” dedi.   Üniversitelerdeki dönüşüm sürecini ele alan Prof. Dr. Nalçaoğlu ise; “Akademide bir yenilik yaptığınızda bunun meyvelerini ancak beş yıl sonra toplayabilirsiniz, bu nedenle daha zorlu bir süreçtir. Tek taraflı bilgi aktarımının yerine beraber üretmeyi, yaparak öğrenmeyi koymamız gerekiyor. Öğrencilere eleştirel ve stratejik düşünmeyi öğretmenin yolu kendini sorgulamasını sağlayarak mümkün olabilir” dedi.