Yunan Başbakanı: Türkiye ile Akdeniz'de yetki sorununu diyalogla çözemezsek BM mahkemesine gideceğiz

25 Nisan 2024 - 02:11

Yunan Başbakanı: Türkiye ile Akdeniz’de yetki sorununu diyalogla çözemezsek BM mahkemesine gideceğiz

Yunan Başbakanı: Türkiye ile Akdeniz’de yetki sorununu diyalogla çözemezsek BM mahkemesine gideceğiz
Son Güncelleme :

30 Aralık 2019 - 17:24

265 okuma
(Last Updated On: 30/12/2019)

Miçotakis, Ankara ile Libya’nın iki hükümeti içinden Trablus merkezli olan arasında onaylanan Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası’nı BM’ye bağlı Uluslararası Adalet Divanı’na götüreceklerini söyledi.

Libya’da savaşan taraflar içinden Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası ve Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası imzalayan Türkiye’ye karşı harekete geçen Atina’dan, Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Adalet Divanı’na (ICJ) gidecekleri açıklaması geldi.

Daha önce Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Lahey merkezli ICJ’ye başvurduğu açıklamasını yapmıştı. O dönemde bazı uzmanlar, Libya’da içsavaş yaşandığından ve iki hükümet bulunduğundan Uluslararası Adalet Divanı’nın alacağı kararın bağlayıcı olmayacağı yönünde görüş bildirmişti.

‘To Vima’ gazetesine konuşan Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Ankara ile UMH arasında imzalanan ve Türkiye’nin Akdeniz kıyısından Libya’nın kuzeydoğu kıyısına dek münhasır ekonomik bölge (MEB) kurulması anlamına gelebilecek anlaşmayla ilgili soruları da yanıtladı.

Çözme niyeti beyanı

Ankara ile anlaşmazlıkları diyalogla çözme niyeti beyan eden Miçotakis, Türkiye ile Ege ve Doğu Akdeniz’deki deniz yetki anlaşmazlıklarını siyasi ve diplomatik düzeyde müzakere etmeyi amaçladıklarını söyleyerek şöyle devam etti:

‘Uluslararası yargı karar versin’

“Ama şunu açık ve net şekilde söylemeliyiz: Eğer çözüm bulamazsak Yunanistan’ın tespit ettiği anlaşmazlık hakkında Lahey’deki IJC gibi bir uluslararası organın hüküm vermesi gerektiği konusunda uzlaşmalıyız.”

UMH ile anlaşmanın Türkiye açısından önemi, 2011’de Kuzey Kıbrıs’la yapılan anlaşma dışında Doğu Akdeniz’de bir kıyıdaş ülkeyle yapılan ilk deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması olması.

Yunan savları

Yunanistan, sözkonusu anlaşmanın 1982 tarihli Uluslararası Deniz Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu, bölgedeki Yunan adaları Girit, Rodos, Kerpe ve Meis’in deniz yetki alanlarını ve dolayısıyla egemenlik haklarını ihlal ettiğini savunuyor.

Mısır, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ın bir tarafta, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’ın diğer tarafta olduğu gerilim,Güney Kıbrıs’ın 2011’de MEB ilan edip doğal gaz kaynaklarının araştırılması ve çıkarılması için uluslararası şirketleri devreye sokmasıyla başladı.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.