ABTTF, FYK Yaz Değişim Programı’nda
Örgütün 20. kuruluş yılı vesilesi ve Hollanda’da yaşayan Friz azınlığını uluslararası alanda tanıtmak amacıyla düzenlenen yaz değişim programında azınlık dili ve azınlık kültürünün nasıl çekici hale getirilebileceği tartışıldı. Azınlıkların birer pazarlama aracı olarak tanımlandığı programda, geleneksel yiyecek ve içecekler ile geleneksel içki ya da sporun bölge ve azınlıkların durumuna nasıl etki edebileceği araştırılmakla birlikte Frizlerin kendi bölgelerinin tanıtımını nasıl gerçekleştirdikleri anlatıldı.
Batı Trakya Türk Azınlığı’nı temsilen ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Fatma Reşit’in katıldığı programa Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan azınlıklardan Almanya’da yaşayan Danlar, Burgenland Hırvatları, Sırbistan Macarlar, Macaristan Almanları dahil olmak üzere yaklaşık kırk genç iştirak etti.
FYK Başkanı Lieuwe Eringa’nın yaptığı açış konuşmasının ardından FYK yöneticilerinden Anouk Doornbos, kurumu tanıtan bir sunum gerçekleştirdi. 1989 yılında Friz gençleri arasında diyalog oluşturmak amacı ile esnek bir yapıda kurulan FYK, düzenlenen atölye çalışmaları ve oyun ve eğlence aktiviteleri düzenliyor. Doombos, gençlik aktiviteleri ile Friz dilini tanıtmak amacı ile kurulan oyunu katılımcılara gösterdi.
Gençler azınlık dili ve kültürünün yaşatılmasında belirleyici faktör
Azınlıklar ile ilgili sunumlarda Batı Trakya Türk Azınlığı’nı temsilen Fatma Reşit söz hakkını kulandı. Batı Trakya bölgesini tanıtan Reşit, bu bölgenin 1923 Lozan Barış Antlaşması ile Yunanistan’a bırakıldığını, antlaşma ile burada yaşamakta olan Türklerin insan ve azınlık haklarının garanti altına alındığını ifade etti. Ardından ABTTF hakkında kısa bir tarihsel bilgi veren Reşit, ikili ve uluslararası antlaşmalarla garanti altına alınan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın haklarının Yunanistan tarafından sürekli ihlal edildiğini dile getirdi. Devamında, Batı Trakya’da 90’lı yıllarda Türk Azınlık’a yapılan saldırılardan ve bölgedeki Azınlık okullarının kötü şartlarından bahseden Reşit, Batı Trakya’nın Avrupa Birliği içerisinde en geri kalmış bölgelerden biri olduğunu dile getirdi.
Pek çok atölye çalışması ve seminerin düzenlendiği haftada ABTTF üyesi Fatma Reşit, Friesland gazetesinin Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili sorularını yanıtladı. Frizler ile Batı Trakya Türk Azınlığı arasında bir karşılaştırma yapmanın mümkün olmadığını ifade eden Reşit, Hollanda’da yaşayan Frizlerin resmi azınlık statüsünde olduklarını ve Hollanda’nın resmi dillerinden kabul edilen Friz dilinin Friesland bölgesinde olan tüm ilkokullarda okutulduğunu söyledi. Buna karşılık Batı Trakya Türk Azınlığı’nın “Türk” etnik kimliğinin tanınmadığını söyleyen Reşit, Yunan Vatandaşlık Kanunu’nun eski 19. Maddesi ile yaklaşık 60.000 Türk’ün vatandaşlıktan çıkarılıldığını dile getirdi. Reşit, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın Lozan Antlaşması ile hakları güvence altına alınmış olmasına karşın dernek kurma hakkı dahil olmak üzere pek çok alanda problemlerin devam ettiğini belirtti.
Yaz değişim programı ile ilgili olarak Fatma Reşit, “Program, Friz dilini ve kültürünü tanımak ve Avrupa’nın diğer azınlık grupları ile tanışmak açısından oldukça olumlu bir etkinlik olarak değerlendirilmelidir. Daha da önemlisi azınlık dilinin yaşatılması ve kültürünün devam ettirilmesinde gençlerin belirleyici bir role sahip olduğuna tanıklık etme fırsatını yakaladım. Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili vermiş olduğum röportaj, bölge gazetelerinin çoğunda yer aldı. Böylelikle Türk Azınlık’ın sorunlarını dile getirme fırsatını yakaladık” açıklamasında bulundu.