Milli Eğitim Bakanı Diamandopulu Gümülcine’deydi

20 Aralık 2009 tarihinde Yunanistan Milli Eğitim, Yaşam Boyu Öğrenim ve Din İşleri Bakanı Anna Diamandopulu, Gümülcine’ye gerçekleştirdiği ziyaret dolayısı ile düzenlendiği basın toplantısında azınlık eğitimi ile ilgili soruyu yanıtladı.

 

 

 

 

 

Diamandopulu: Türkiye’nin azınlık okulları ile ilgili talepte bulunma hakkı yoktur

Birlik gazetesinin haberine göre Bakan Diamandopulu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitim sorunu ile ilgili sorulara yanıt olarak Hükümetin uyguladığı eğitim programının tüm ülkeyi kapsadığını ve buna azınlık toplumunun da dahil olduğunu ifade etti. Türkiye ile ilgili olarak Diamandopulu, Türkiye’nin Trakya’da, Gümülcine’de azınlık okulları ile ilgili herhangi bir talepte bulunma hakkına sahip olmadığını söyleyerek Azınlık’ın temsilcilerinin olduğunu belirtti.

Diamandopulu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın Türkçe ve Yunanca olmak üzere iki dilde eğitim verecek azınlık anaokullarının açılması talebi ile ilgili soruya Hükümet’in eğitim politikasının hedefinin öğrencilerin en iyi şekilde eğitim almasını hedeflediğini söyleyerek anadilde eğitimin anaokullarında desteklenmesinin çok önemli olduğunu dile getirdi. Diamandopulu, anadilin diğer dillerin öğrenilmesinde temel oluşturduğunu bu nedenle Yunanca’nın öğrenilebilmesi için önce anadil olan Türkçe’nin desteklenmesinin önemli olduğunu ifade etti. Bununla birlikte Diamandopulu, Yunanca ve Türkçe dilinde eğitim veren öğretmenlerin eğitimi konusunun da araştırılması gerektiğini ekledi.

Habipoğlu: Yunanistan, Türkiye’yi yok saymakla uluslararası hukuku ihlal ediyor

Konu ile ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “Bakan Diamandopulu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitimi konusunda Türkiye’nin söz sahibi olmadığı yönündeki açıklaması Lozan Barış Anlaşması ile Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan ikili anlaşmalar ve protokolleri yok sayar niteliktedir. Eğitim alanında özerk bir yapıda olan Türk Azınlık’ın statüsü ve hakları Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan anlaşmalar ile belirlenmiş olup Türkiye’nin anlaşmalardan doğan hak ve yükümlülükleri vardır. Aksini iddia etmek uluslar arası hukukun çiğnenmesi anlamına gelmektedir. Anaokullar sorunu ile ilgili olarak ise Bakan’ın anaokullar düzeyinde de anadilde eğitimin önemli olduğu yönündeki açıklaması olumlu olmakla birlikte Batı Trakya Türk Azınlığı’nın iki dilde eğitim verecek olan devlet değil azınlık anaokulları talebinde bulunduğu unutulmamalıdır. Başka bir ifade ile Türk Azınlık, bölgede Türkçe ve Yunanca dilinde eğitim verecek olsalar dahi devlet anaokullarını desteklememektedir. Bu ayırıma dikkat edilmesi oldukça önemlidir” açıklamasında bulundu.

 

 

 

 

 

 

 

Benzer Videolar