SETA RAPORUNA GÖRE 2016 YILINDA TÜRKİYE-BALKAN ÜLKELERİ İLİŞKİLERİ

SETA RAPORUNA GÖRE
2016 YILINDA TÜRKİYE-BALKAN ÜLKELERİ İLİŞKİLERİ
2016 yılında Türkiye'nin gündemi, önceki birkaç yılda olduğu gibi büyük ölçüde iç siyaset konuları ve Ortadoğu meselelerince şekillendi. Bu ortamda Türkiye-Balkanlar siyasi ilişkilerinde yeni bir inisiyatif ortaya çıkmadı. Türkiye ekonomik iş birliği ve yumuşak güç unsurlarına dayanan çok yönlü ve dengeli bir bölgesel siyaset takip
etmeyi sürdürdü. Türkiye’den resmi kurumların ve sivil toplumun Balkanlarda yürüttüğü sosyal ve kültürel faaliyetler ile kalkınma destekleri bu yıl da devam etti.Yıl içinde zaman zaman Yunanistan ve Bulgaristan ile yaşanan kısa polemiklerin dışında Türkiye ve Balkan hükümetleri arasında kayda değer bir siyasi kriz yaşanmadı. İlişkiler genelde sakin ve olumlu bir çizgide seyrederken Balkan hükümetleri Türkiye ile iş birliğine verdikleri önemi her fırsatta vurguladılar. Özellikle yılın ilk yarısında Balkan ülkelerinin Türkiye ile ortak gündemi göçmen krizi oldu. Türkiye, Yunanistan ve Bulgaristan yetkilileri düzensiz göçün kontrol altına alınması
için ortak çalışmalar yürütürken Avrupa’ya göç güzergahının üzerinde bulunan diğer Balkan ülkeleri, Türkiye’nin AB ile geliştirdiği çözüm mekanizmalarını yakından takip etti. Mart ayında önce Balkan göç rotasının kapatılması, daha sonra da AB-Türkiye mutabakatının imzalanması Balkan ülkeleri üzerindeki göçmen
baskısını azaltırken yılın ilerleyen aylarında Türkiye-AB ilişkilerinin soğuması bu ülkeleri yeniden endişeye sevk etti.
İKİLİ İLİŞKİLER
ARNAVUTLUK
Haziran ayının sonlarında Arnavutluk Başbakanı Edi Rama Türkiye’ye bir resmi ziyaret gerçekleştirdi. Başbakan Binali Yıldırım ile Rama’nın yaptıkları görüşmede iki ülke arasındaki serbest ticaret anlaşmasının güncellenmesi, Arnavutluk’ta organize sanayi bölgelerinin kurulması, altyapı ve enerji alanında ortak projeler geliştirilmesi gibi ekonomik konular ele alındı. Türkiye ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de bir görüşme gerçekleştiren Rama, Osman Gazi Köprüsü’nün açılışına da katıldı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye, birçok ülkede
olduğu gibi Arnavutluk’taki FETÖ’ye mensup kuruluşların takip edilmesi ve özellikle üniversite, kolej ve dil okullarının faaliyetlerinin durdurulması için girişimlerde bulundu. Ekim ayı sonlarında Arnavutluk Dışişleri Bakanı Ditmir Bushati’nin Türkiye’de yürüttüğü temaslarda da bu konu görüşüldü. Türkiye’nin talebi üzerine
Arnavutluk Eğitim Bakanlığı FETÖ’ye bağlı okulların Türk bayrağı kullanmalarını yasakladı. Aralık ayında Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştiren Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bujar Nishani, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım ile görüştü. Görüşmelerde iki taraf özellikle terörle mücadele ve ekonomi alanlarındaki mevcut iş birliğinin daha da geliştirilmesine vurgu yaptı.
BOSNA-HERSEK.
7 Nisan’da Bosna Hersek Bakanlar Kurulu Başkanı Denis Zvizdić Türkiye’yi ziyaret etti. Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Zvizdić’in yaptıkları görüşmede iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler ele alındı. Türkiye’ye enerji, ulaştırma, tarım, ahşap ve metal sanayii gibi alanlarda projeler öneren Zvizdić, Türk yatırımcıları ülkeye davet etti. Türkiye, Bosna Hersek et endüstrisine destek olmak amacıyla 2014’te başlattığı yıllık 15 bin tonluk gümrüksüz et ithalatı politikasını sürdürerek bunun için Tuzla’dan doğrudan kargo seferleri başlattı. TİKA’nın bu ülkede yürüttüğü kalkınma ve restorasyon projeleri devam etti. Tamamlanan en önemli projelerden biri özerk Sırp Cumhuriyeti’nin başkenti Banja Luka’da bulunan ve 7 Mayıs 1993’teki Sırp bombardımanıyla zarar gören Ferhad Paşa (Ferhadiye) Camii’nin restorasyonu oldu. Cami bombalanmasından 23 yıl sonra aynı tarihte dönemin Başbakanı Davutoğlu, başbakan yardımcıları Yalçın Akdoğan, Lütfi Elvan ve Tuğrul Türkeş ile Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in de yer aldığı bir törenle yeniden hizmete açıldı. Açılış töreninde geniş bir kitleye hitap eden Davutoğlu konuşmasında Türkiye’nin Bosna Hersek’te birlik, kardeşlik ve çok kültürlülüğün gelişmesi için çalıştığını, ülkenin NATO ve AB üyelik hede erini desteklediğini söyledi.23 Her yıl olduğu gibi Türkiye 11 Temmuz’daki Srebrenica Katliamı anmalarına verdiği önemi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun katılımıyla göstermiş oldu. Aralarında ikili dostluk bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bosna Hersek Üçlü Başkanlık Konseyi Üyesi Bakir Izetbegović yıl içinde birkaç kez bir araya geldiler. 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra Türkiye’nin bu ülkedeki FETÖ’ye bağlı okulların kapatılması için yaptığı çağrılara Izetbegović ve Dışişleri Bakanı Igor Crnadak gibi birçok devlet adamından olumlu yanıtlar geldi.
BULGARİSTAN
2016 yılında Bulgaristan ile ilişkilerin en önemli konu başlıklarından birini, bu ülkedeki Türk azınlığının siyasi örgütlenmesinde yaşanan kriz ve değişimler oluşturdu.2015 yılı sonlarında Türkiye ile Rusya arasında başlayan gerginlik, Bulgaristan’daki Türk azınlığının en büyük partisi konumundaki Hak ve Özgürlükler Hareketi’nde
(HÖH) bölünmeye sebep oldu. Uçak krizinde Türkiye’yi destekleyici açıklamalarda bulunan genel başkan Lütfi Mestan, parti içinde hala kuvvetli bir nüfuzu bulunan kurucu onursal başkan Ahmet Doğan tarafından görevinden alındı. Bunun üzerine Mestan ve üç milletvekili partilerinden istifa etti ve birkaç ay sonra Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar (DOST) adlı yeni bir parti kurdular. Mestan’ın görevden alınmasından sonra bir süre Türkiye’nin Sofya Büyükelçiliği’ne sığınmış olması ve Türkiye’nin HÖH’ten bazı üst düzey kişilere giriş yasağı ilan etmesi Türkiye’nin
Bulgaristan’ın içişlerine karıştığına dair yorumlara sebep oldu. Bu durum, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerde bazı pürüzlere yol açtı. Bulgaristan ve Türkiye, karşılıklı olarak birer diplomatik personeli istenmeyen adam ilan ettiler. Yine de ilişkilerde
uzun süreli ve derin bir çatlak yaşanmazken Türkiye ile Rusya’nın yıl ortalarında anlaşmaya varmaları bu konunun daha fazla uzamasını önledi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bazı FETÖ mensuplarının Bulgaristan’a kaçmasının ardından Türkiye’nin talebi üzerine bu şahıslar kısa süre içinde yakalanarak Türkiye’ye iade edildi. Şahısların yargılanmadan iade edilmesine dair ülke içerisinden gelen eleştirilere Bulgaristan hükümeti Türkiye ile ilişkilerin bozulmaması adına aldırış etmedi. Ağustos ayı sonlarında Türkiye’ye gelen Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, darbe teşebbüsü sonrasında AB üyesi ülkelerden Türkiye’yi ziyaret
eden ilk üst düzey lider oldu. Bulgaristan’dan yetkililerin açıklamalarına bakılırsa Türkiye ile ilişkiler konusunda sergilenen bu hassasiyetin özellikle yeni bir sığınmacı akını endişesinden kaynaklandığı söylenebilir.25 Öte yandan, Türkiye’den Avrupa’ya
mal taşıyan TIR’ların Bulgaristan sınır kapılarında uzun kuyruk oluşturmalarına bu yıl da bir çözüm bulunamadığı gibi, insan kaçakçılığına karşı getirilen ekstra kontroller durumun daha da zorlaşmasına sebep oldu.10 Ekim tarihinde Rusya ile Türkiye arasında Türk Akımı Doğalgaz Boru Hattı için resmi anlaşmanın imzalanması, Balkanların enerji güvenliğini de yakından ilgilendiren
bir gelişme oldu. Boru hattının Türkiye üzerinden Yunanistan’a uzatılacak olması, AB mevzuatını dikkate alarak Güney Akım projesini durdurmuş olan Bulgaristan’da kaygıya yol açtı. Bulgaristan hükümeti, AB’den bu projenin de mevzuata uyumluluğunun titizlikle
denetlenmesini isterken diğer taraftan ülkenin Balkanlar için bir doğalgaz dağıtım merkezi haline gelmesi adına alternatif proje arayışlarına başladı.
HIRVATİSTAN
26-27 Nisan tarihlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberindeki beş bakanla beraber Hırvatistan’a resmi bir ziyarette bulundu. Hırvatistan Cumhurbaşkanı Kolinda Grabar-Kitarović ile görüşen Erdoğan iki ülke arasında ticari ilişkilerin geliştirilmesine vurgu yaparken Grabar-Kitarović ise Türkiye’den özellikle turizm, tarım, enerji, bankacılık ve yüksek teknoloji alanlarında yatırım beklediklerini kaydetti.26 Ziyareti sırasında Zagreb’deki Yunus Emre Kültür Merkezi’nin açılışını yapan Erdoğan, iki ülkeden birkaç yüz iş adamının bir araya geldiği Türk-Hırvat İş Forumu’na da katıldı.
KOSOVA.
Kosova ile Türkiye arasındaki yakın ilişkiler 2016 yılında da devam etti. Kosova Türklerinin milli bayramı olan 23 Nisan tarihinde Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bu ülkeyi ziyaret ederek bayram etkinliklerine katıldı.Kurtulmuş bu ziyaretinde Kosova Başbakanı Isa Mustafa’nın da katıldığı törenle Türkiye’nin Prizren’deki başkonsolosluk binasının resmi açılışını yaptı. Böylece Türkiye, Kosova’nın nüfus bakımından ikinci şehri olan ve kayda değer bir Türk nüfusun yaşadığı Prizren’de başkonsolosluk açan ilk ülke oldu. Prizren’in tam merkezinde bulunan başkonsolosluk binasına Arnavutların Bayrak Günü olarak kutladıkları 28 Kasım tarihinde moloto u saldırıda bulunuldu ve Türk bayrağı indirildi. Aşırı milliyetçi, marjinal bir grup tarafından yapıldığı tahmin edilen bu saldırı, iki ülke ilişkileri arasında herhangi bir olumsuz etki meydana getirmedi. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından 18 Ekim tarihinde İstanbul’da düzenlenen Türkiye-Kosova iş forumunda iki ülkenin ilgili bakanları ve iş adamları bir araya geldi. Yılın son günlerinde Kosova Cumhurbaşkanı Hashim açi, Türkiye'ye iki günlük resmi bir ziyarette bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile açi arasındaki görüşmede Kosova'daki FETÖ yapılanması ele alınırken Maarif Vakfı hakkında konuk cumhurbaşkanına bilgi verildi. Taçi, görüşmeler sonrasında yaptığı basın toplantısında Türkiye'ye tehdit oluşturabilecek her türlü terör örgütünün karşısında olduklarını vurgularken Türk şirketlerini Kosova'da daha fazla yatırım yapmaya davet etti. Türkiye ile Makedonya arasında da bu yıl cumhurbaşkanı ya da başbakan düzeyinde bir resmi ziyaret gerçekleşmedi.
MAKEDONYA
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un Uluslararası Balkan Üniversite'sinin mezuniyet töreni için 3 Haziran tarihinde Makedonya’ya yaptığı ziyaretin yanı sıra bakan düzeyinde karşılıklı ziyaretlerde bulunuldu. STK faaliyetleri arasında MÜSİAD’ın Balkanlarda Romanya’dan sonraki ilk şubesini Ekim ayında Makedonya’da açması, buradaki ve civar ülkelerdeki Türk yatırımları için olumlu bir gelişme olarak kaydedilebilir.
ROMANYA
Dönemin AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır 11 Şubat’ta Romanya’ya bir resmi ziyaret gerçekleştirerek bu ülkenin başbakanı ve dışişleri bakanı ile görüştü.23-24 Mart tarihleri arasında Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis Türkiye’ye resmi ziyarette bulundu. Türkiye-Romanya arasındaki görüşmelerde stratejik ve ekonomik iş birliği, göçmen krizi ve Bükreş’e cami inşası gibi konular ele alındı. Türkiye-Romanya arasındaki ikili diyaloğun yanı sıra Türkiye-Romanya-Polonya dışişleri bakanları yıl içerisinde üçlü toplantılar düzenleyerek özellikle NATO çerçevesindeki ortak konu başlıklarını değerlendirdiler. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra birçok ülkede olduğu gibi Romanya’da bulunan FETÖ okullarının kapatılması için Türkiye tarafından girişimler başlatıldı.27 Sırbistan Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ivica Dačić 5-6 Ekim tarihlerinde Türkiye’ye resmi ziyarette bulunarak Başbakan Yıldırım ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile görüştü. Görüşmelerde iki ülke bakanları bölgede barış ve istikrarın devamına vurgu yaptılar.
YUNANİSTAN
Türkiye- Yunanistan ile ilişkilerde yılın ilk aylarında en önemli gündem maddesi olarak göçmen krizi öne çıktı. 29 Kasım 2015’teki Türkiye-AB zirvesinde alınan karar uyarınca Türkiye Yunanistan’dan üçüncü ülke vatandaşlarının geri kabul süreçlerini hızlandırdı. Bunun yanı sıra 18 Mart tarihli Türkiye-AB mutabakatı sonrasında Türkiye kendi toprakları üzerinden Ege’deki Yunan adalarına geçen bütün düzensiz göçmenleri geri almayı kabul etti. Bu uygulamalar Türkiye’den Yunanistan’a düzensiz göçü büyük ölçüde durdurdu. İki ülke dışişleri bakanlarının Ocak ve Mart aylarında karşılıklı ziyaretlerinin ardından Türkiye-Yunanistan 4. Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi toplantısı, iki ülke başbakan ve bakanlarının katılımıyla 8 Ekim tarihinde İzmir’de düzenlendi. Göçmen krizinin ana gündem olarak ele alındığı toplantıda iki ülkenin ilgili kurumları arasında turizm, radyo-televizyon ve habercilik konularında
iş birliği anlaşmaları imzalandı. Toplantıda ayrıca İzmir ile Selanik arasında doğrudan feribot seferleri başlatılmasına ve İstanbul ile Selanik arasına bir hızlı tren hattı inşa edilmesine karar verildi.
Yıl içinde Türkiye ve Yunanistan yetkilileri arasında bazı kısa süreli polemikler de yaşandı. Mart ayında Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın Yunanistan ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos ve Başbakan Aleksis Tsipras'ın tarihte Ermeni ve Pontus soykırımları yaşandığı hakkındaki ortak açıklaması Ankara tarafından sert biçimde eleştirildi.29 Ramazan’da Ayasofya’dan canlı
sahur yayını yapılması Yunanistan Kültür Bakanı tarafından eleştirilince Türkiye Dışişleri, Yunanistan’ın öncelikle kendi ülkesindeki Müslümanların ibadet hürriyeti konusunda gereken adımları atmasının uygun olacağını hatırlattı.
Recep Tayyip Erdoğan’ın Lozan Antlaşması’nın içeriğine yönelik sorgulayıcı yaklaşımı,Yunanistan’da başta Başbakan Tsipras ve Savunma Bakanı Panos Kammenos olmak üzere birçok bakan ve siyasetçi tarafından eleştiri konusu yapıldı. 15 Temmuz darbe
girişiminin ardından helikopterle Yunanistan’a firar eden 8 askerin yargılanması neticesinde yalnızca 3 asker hakkında Türkiye’ye iade kararı alınmasına Ankara tepki gösterdi.31 Kıbrıs sorunu, Ege’deki karasuları ve hava sahası konularında devam eden görüş ayrılıkları da zaman zaman karşılıklı tartışmalar meydana getirdi.
ÇOK TARAFLI İLİŞKİLER
Yukarıda sayılan ikili temasların dışında Balkan ülkeleri liderleriyle birçok farklı etkinlikte üst düzey görüşmeler gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan ile Selçuk Bayraktar’ın 14 Mayıs’ta gerçekleştirilen nikah törenine Balkanlardan Bosna Hersek Üçlü Başkanlık Konseyi Üyesi Bakir Izetbegović ve Arnavutluk Başbakanı Edi Rama katılarak nikah şahitliği yaptılar. 23-24 Mayıs 2016 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi’ne de Balkan ülkelerinden
cumhurbaşkanı ve başbakan düzeyinde katılımlar gerçekleşti. Bu katılımcılar İstanbul’da bulundukları esnada Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile bir araya gelerek gündemi değerlendirdiler. 26 Ağustos’taki Yavuz Sultan Selim
Köprüsü açılış törenine de en yoğun üst düzey katılım yine Balkan ülkelerinden gerçekleşti. Törende Bosna Hersek Üçlü Başkanlık Konseyi Başkanı Izetbegović, Makedonya Cumhurbaşkanı Gjorge Ivanov, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Sırbistan
Başbakan Yardımcısı Rasim Ljajić hazır bulundular. İstanbul Avrasya Tüneli’nin 20 Aralık tarihindeki açılışına ise Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bujar Nishani katıldı. Bütün bu örnekler, Türkiye ve Balkan siyasi liderleri arasındaki kişisel yakınlığın olduğu
kadar bu ülkelerin Türkiye ile ilişkilere verdiği önemin göstergesidir.
Balkan ülkelerinin Türkiye’ye yönelik hassas yaklaşımı, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bir kez daha gözlemlendi. 15-16 Temmuz tarihlerinde bütün Balkan ülkelerinin resmi yetkililerinden Türkiye’de seçilmiş hükümete ve sivil demokrasiye destek mesajları geldi. Bakir Izetbegović, Edi Rama ve Hashim açi gibi liderler bu
yöndeki mesajlarını darbe gecesi sosyal medya üzerinden yayınladılar.32 Balkanların çeşitli şehirlerinde yaşayan Türk ve Müslüman gruplar da sokaklara çıkarak darbe
girişimine tepkilerini ve hükümete desteklerini gösterdiler.
Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye ile üyelik müzakerelerinin dondurulmasına yönelik Kasım ayında aldığı karar da Hırvatistan, Sırbistan ve Makedonya gibi birçok Balkan ülkesinde kaygıyla takip edildi.
Türkiye’nin 2009 yılından itibaren yürütmekte olduğu Türkiye-Bosna Hersek-Sırbistan ve Türkiye-Bosna Hersek-Hırvatistan üçlü istişare mekanizmaları, Eylül ayında bu ülkelerin dışişleri bakanlarının New York’ta bir araya gelmeleriyledevam ettirildi. Bu mekanizmalardan ilkinin ticaret ayağında bazı somut ilerlemeler de kaydedildi. 26 Ekim tarihinde İstanbul’da Bosna Hersek ve Sırbistan için ortak bir
ticaret ofisi açıldı ve üç ülkeden bakanların ve çok sayıda iş adamının katılımlarıyla ortak iş forumu düzenlendi. Aynı gün yapılan Üçlü Ticaret Komitesi toplantısında Türkiye’nin Bosna Hersek ve Sırbistan ile olan ikili ticaret ve yatırım anlaşmalarının
güncellenmesi ve başta ulaştırma olmak üzere çeşitli sektörlerde ortak projeler geliştirilmesi üzerinde uzlaşıldı.
TÜİK’in 2016 yılının ilk 10 ayı için kesin olmayan verilerine göre Türkiye’nin 11 Balkan ülkesiyle yaptığı ticaret hacmi 13,4 milyar dolar civarında oldu. Bir önceki yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında bu miktarın yaklaşık yüzde 2,71 düştüğü görülür. Bu düşüşün ana faktörleri Yunanistan ve Romanya’dan yapılan ithalatta yaşanan büyük düşüşlerdir. Nitekim bu dönemde Türkiye’nin bölgeden
yaptığı toplam ithalat yüzde 18,67 azalırken bölgeye olan ihracatı yüzde 12,21’lik bir artış gösterdi. Daha önce olduğu gibi Türkiye’nin Balkanlarla ticari ilişkilerinde AB üyesi ülkelerin ağırlığı 2016 yılında da devam ederek bölgeyle olan toplam ticaretin yüzde 84’ünden fazlası yalnızca bu beş ülkeyle gerçekleşti. Diğer altı
ülkeyle gerçekleştirilen ithalat ve ihracatın hacmi ise son yıllardaki düzenli artış trendini devam ettirdi. Türkiye’nin Balkanlardaki yatırımlarına gelince, Türkiye ve Kosova merkez bankalarının verilerine göre 2016’nın ilk üç çeyreğinde Türkiye’den 11 Balkan ülkesine yaklaşık 137 milyon dolarlık doğrudan dış yatırım yapıldı.
Bu dönemde Türkiye’den en yüksek miktarda yatırım çeken ülkeler sırasıyla Romanya, Kosova ve Arnavutluk oldu.
Yıl boyunca Türkiye’nin Balkanlar ile sosyal ve kültürel bağlarını güçlendirecek çalışmalara devam edildi. Türkiye’nin Balkanlardaki en etkin kurumlarından olan TİKA, faaliyet gösterdiği ülkelerde eğitim, sağlık, tarım ve altyapı alanlarında birçok proje gerçekleştirdi. Prizren’deki Emin Paşa Camii ve Manastır’daki
Haydar Kadı Camii gibi birçok tarihi eser de yine TİKA tarafından restore edildi ve yıl içinde kullanıma açıldı. Türkiye’nin uluslararası projeler yürüten bir diğer resmi kurumu Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), 2016 yılını Kosova Yılı ilan ederek bu kapsamda çeşitli etkinlikler gerçekleştirdi. YTB ayrıca önceki yıllarda olduğu gibi Balkanlar Burs Programı adı
33. Kayhan Gül, “Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye Kararı Balkanları Endişelendirdi”,
Yunus Emre Enstitüsü, Zagreb’de bir kültür merkezinin açılmasıyla
Balkanların sekiz ülkesinde dil öğretimi ve kültür faaliyetlerini sürdürürken Diyanet İşleri Başkanlığı, din ve eğitim işlerinde Müslüman topluluklara desteğini 2016 yılında da devam ettirdi.
Benzer Videolar