0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

LEFKOŞA (AA) – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Amacımız, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ekonomik ve toplumsal kalkınmasına takviye olmaktır. Halkın refah düzeyinin artmasına katkıda bulunmaktır, daha rekabetçi, katma kıymeti daha yüksek bir iktisadın oluşumunu desteklemektir.” dedi.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Türk Silahlı Kuvvetlerinin adadaki varlığı bizler için yaşamsal kıymete haiz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC ziyareti kapsamında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nde bir ortaya geldi.

Daha sonra Tatar ve Yılmaz’ın başkanlığını yaptığı heyetler ortası Güç Arz Güvenliği Toplantısı’na geçildi.

Toplantıya KKTC Meclis Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, KKTC Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ve CTP Genel Lideri Tufan Erhürman katıldı.

KKTC’nin güç arzının güvenliği, sürdürülmesi ve artırılması konusunun ele alındığı toplantının akabinde Tatar ve Yılmaz, basın açıklamasında bulundu.

Yılmaz, toplantıda halkın toplumsal ömrünü olduğu kadar, ekonomiyi de çok fazla ilgilendiren elektrik sorununu kapsamlı formda kıymetlendirme imkanı bulduklarını belirterek, bu hususta kısa, orta ve uzun vadede yapılacakları detaylı biçimde ele aldıklarını söyledi.

Bu bahislerde her vakit KKTC’nin Kıbrıs Türklerinin yanında olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:

“Elimizdeki tüm imkanlarla, teknik imkanlarla ve mali imkanlarla bu hususlarda gerekli adımları atıyoruz. Onlar yapılmamış olsa yaşanan meseleler çok daha farklı ölçeklere gidebilirdi. Onları yapmaya devam edeceğiz. 2022 yılından bugüne kadar yaklaşık 12 milyon avro fiyatında bir mukaveleyi bu kapsamda imzaladık ve bu türlü bir dayanak kelam konusu. EÜAŞ envanterinde bulunan toplam 125 megavat kapasiteli 5 taşınabilir treyler elektrik santralinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde tesis edilmesi de tekrar bu çerçevede kararlaştırılmıştı. Bunlardan 4’ü halihazırda işletilmekte olup bir santralin ise taşıma süreci devam etmektedir. Bu hafta sonu bu santralin de devreye gireceğini düşünüyoruz.

‘İlave gereksinimler olabilir.’ dendi toplantıda. Gerekirse o ek gereksinimleri da karşılamaya hazır olduğumuzu belirtmek isterim. 2022 yılından bugüne yatırım bedeli 5,26 milyon avro olan yeniden çalışmalar sürdürüldü. Toplamda 17,26 milyon avro EÜAŞ’ın bu kapsamda gerçekleştirdiği yatırımın olduğunu tabir etmek isterim.”

Yılmaz, toplantıda kısa vadeli hususların ötesinde uzun vadeli tahliller üzerinde de durduklarını lisana getirerek, üretim, iletim ve dağıtım sistemlerinin bütünlüğü içinde bahse yaklaşılması gerektiğini kaydetti.

“Bu mevzuda siyasi irademizi ortaya koymuş durumdayız”

Rasyonel, düşük maliyetli ve teknik açıdan çok daha hakikat olanın Kıbrıs Adası’nın bir bütün olarak Türkiye üzerinden Avrupa ve dünya ile entegrasyonu olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:

“Sayın Başbakan ile Ankara’da imzaladığımız bir protokol var kablolu elektrik konusunda. Bunu da yakından takip ediyoruz. Çok büyük ölçekli projeler bunlar. Takdir edersiniz ki teknik istikameti, hukuksal tarafı, milletlerarası münasebetler boyutu, birçok boyutu olan projeler. Bunların sonuçlanması biraz vakit alıyor lakin kararlıyız bu bahiste. Aslında bu hususta siyasi irademizi ortaya koymuş durumdayız. Çalışmaları en kısa müddette tamamlayıp bu mevzularda gerekli adımları da inşallah önümüzdeki devirlerde atacağız.

Yalnız bugün yaptığımız toplantıda yeniden gördük ki yalnızca bir proje üzerinden elektrik konusunu tartışmak gerçek değil. Doğal gazıyla, termiğiyle, yenilenebilir gücüyle, güneşiyle, rüzgarıyla bir bütünlük içinde bu mevzunun planlanması gerekiyor. Yeniden bugünkü toplantıda güç verimliliği üzerinde durduk. Gerek işletmelerin, gerek tüketicilerin hem kendilerinin daha az fatura ödemesi için hem de elektrik sistemimizin çok daha tesirli çalışması için verimli bir formda enerjiyi kullanmalarının ne kadar değerli olduğunu, buna dönük birtakım yaklaşımların geliştirilmesinin ne kadar değerli olduğu üzerinde de durduk.”

Toplantı sonucu ortaya çıkan hareketleri KKTC Başbakanı Üstel ile takip edeceklerini ve ilgili kurumların bu bahisleri çalışmayı sürdüreceğini bildiren Yılmaz, toplantının hayırlara vesile olmasını diledi.

“Kim ne derse desin 50 yıldır bu Ada’da bir huzur var, bir itimat ortamı var”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ın çok yanlışsız ve hakkaniyetli bir politik, siyasi duruş sergilediğini belirterek, yıllar yılı Ada’daki gerçeklere uymayan yaklaşımların bir tahlil üretmediğini tabir etti.

Bir tahlil olacaksa Ada’daki iki devlet gerçeğini gören ve iki tarafın eşitliğini kabul eden bir tahlil olması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, şunları kaydetti:

“Kim ne derse desin 50 yıldır bu Ada’da bir huzur var, bir inanç ortamı var. Bunun da sebebi 50 yıl evvel yapılan Memnun Barış Harekatı’dır. Bu vesileyle o harekatta şehit olanları rahmetle, gazileri minnetle anıyorum. Güzel ki o gün o müdahale yapılmış. Yapılmasaydı bugün nasıl bir tabloyla karşı karşıya olurduk? İşte Orta Doğu’da yaşananlar bize bunu gösteriyor sahiden. Çok şükür Ada’da hem Türk tarafında hem Rum tarafında bir huzur ortamı var. Bir sorun, kasvet yaşanmıyor bu manada. Bir güvenlik sorunu yaşanmıyor. İşte bu gerçekliği temel alan bir tahlilin olması gerekir diye düşünüyoruz.”

Yılmaz, Taşınmaz Mal Komitesi konusundaki ilerlemelerden büyük bir memnuniyet duyduklarını belirterek, bu bahiste KKTC’nin attığı adımları takdirle takip ettiklerini ve memleketler arası hukuk manasında da kesinlikle bunların karşılığını bulacağını söyledi.

“Geçmişle mukayese edilemez bir noktaya gelmiş durumda Kuzey Kıbrıs”

İktisadi ve Mali İşbirliği Muahedesi’nin yürürlüğe girdiğini ve yeni paketin birinci kaynak transferlerinin gerçekleştiğini bildiren Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Amacımız, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ekonomik ve toplumsal kalkınmasına takviye olmaktır. Halkın refah düzeyinin artmasına katkıda bulunmaktır, daha rekabetçi, katma pahası daha yüksek bir iktisadın oluşumunu desteklemektir. Geçmişle mukayese edilemez bir noktaya gelmiş durumda Kuzey Kıbrıs. Turizmiyle, eğitimiyle, altyapısıyla, ticaretiyle, tarımıyla birçok alanda değerli uzaklıklar almış durumda lakin önümüzdeki periyot çok daha ileriye gidecek. Bilhassa teknolojik gelişimi, dijitalleşmesi, yapay zeka üzere yeni açılımlar, bunlar inanıyorum ki izolasyonlara da kıymetli bir yanıt oluşturacaktır. Bir taraftan siyasi olarak dünyaya açılırken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan başta olmak üzere yapılan ziyaretlerle, Türk Cumhuriyetleri ile ortak platformlarda buluşmasıyla, öteki taraftan teknolojik imkanları da çok daha güçlü bir halde kullanıp dünyaya olan kapıları arttırmaya devam edecektir.”

Yılmaz, Orta Vadeli Program’ı (OVP) dün toplumla paylaştıklarını hatırlatarak, “Aramızdaki ekonomik bağların seviyesini düşündüğümüzde bu OVP’nin Türkiye’nin istikrarının yanı sıra Kuzey Kıbrıs Türk iktisadının de istikrarına önemli katkı sunacağını rahatlıkla tabir edebilirim. Kurların daha istikrarlı olduğu, enflasyonun düştüğü, risklerin azaldığı, öngörülebilirliğin arttığı, belirsizliklerin azaldığı bir ortamda istikrar içinde büyümeye devam edeceğiz. Türkiye Yüzyılı diyoruz. Birebir vakitte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Yüzyılı diyoruz. Daima birlikte daha güçlü bir geleceği inşa edeceğiz.” tabirlerini kullandı.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Başbakan Üstel ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Serim ile KKTC Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi binalarının inşaat alanında incelemelerde bulundu.

Muhabir: Harun Kutbe