0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

ANKARA (AA) – AA muhabirinin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bilgilerinden yaptığı derlemeye nazaran, sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet dalları toplamında fiyatlı çalışan sayısı haziranda 15 milyon 601 bin 552 kişi oldu.

Bir evvelki yılın tıpkı ayına nazaran fiyatlı çalışan sayısı yüzde 3,4 artarken yıllık bazda çalışan sayısındaki yükseliş haziranda da devam etti ve yıllık bazda art geriye 49 ay büyüme kaydedildi. Bu kapsamda en son düşüş, Kovid-19 salgınının yaşandığı 2020’nin mayıs ayında görülmüştü.

Salgın devrinde iki ay art geriye fiyatlı çalışan sayısında azalış yaşanırken Haziran 2020 ile birlikte yıllık bazda 49 aylık artış serisi başladı.

Ücretli çalışan sayısı kesim bazlı incelendiğinde de kimi kategorilerde şimdiye kadar ki en yüksek düzeylere ulaşıldığı görüldü. Buna nazaran “ticaret ve hizmetler” kategorisinde bilgilerin aylık bazda incelenmeye başlandığı 2009’dan bu yana en yüksek düzeye ulaşıldı. Haziranda bu kategoride çalışanların sayısı 8 milyon 842 bin 545 oldu.

“Konaklama ve yiyecek hizmeti” kategorisinde de Haziran 2024’te ulaşılan 1 milyon 369 bin 895 kişi, bilgilerin toplanmaya başlandığı tarihten bu yana en yüksek çalışan sayısı olarak kayıtlara geçti.

“İdari ve takviye hizmet faaliyetleri” kategorisinde de haziranda 1 milyon 477 bin 803 çalışan ile en yüksek sayıya ulaşıldı.

“Kısa periyotta istihdam artışı son derece önemli”

Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Kısmı Lideri Prof. Dr. Selahattin Toğay, iş gücü piyasasına büyüme, istihdam, işsizlik irtibatı çerçevesinde bakmak gerektiğini belirtti.

Toğay, “Ücretli çalışan sayısının artıyor olması, büyüme-istihdam temasının gücü açısından değerli. Büyümenin istihdam yaratma gücü arttıkça işsizlik oranı vakit içinde azalacaktır.” dedi.

Türkiye’de 15-64 yaş nüfusun hala arttığına ve bayanların iş gücüne iştirakinin oynaklığının yüksek olduğuna dikkati çeken Toğay, “Kısa devirde ortaya çıkan istihdam artışı son derece kıymetlidir lakin asıl sıkıntımız, istihdamın sektörel kompozisyonunu hem döviz üretme gücünün hem de iş gücü verimliliğinin yüksek olduğu dallar lehine değiştirmektir.” değerlendirmesinde bulundu.

Muhabir: Mertkan Oruç