Tarih sıfırlanacak, bir sene daha ilerlemiş olacağız ama yine Ocak, yine Mart kapıda bekleyecek bizi. Tüm yaşanmışlıklar, tüm acılar unutulup gitmesin diye, aldığımız derslerle hayata daha sıkı sarılalım diye yeni bir şeyler lazım.
Kimi zaman yeni bir kelime, kimi zaman sürekli ertelediğimiz bir adım… Her ne olursa olsun yeni bir şeyler lazım 2021’de.
Daha önce başkaları ne der diye düşünüp yapamadığın her neyse, artık yapmanın zamanı. Çünkü hepimiz biliyoruz ki yaşamın ve Dünya’nın kontrolü biz de değil. Elimizde olan sadece o kıymetli anları nasıl kullanabileceğimizin kararı. İşte bu nedenle yeni kararlar almak lazım. Önceliklerimizi gözden geçirmek, eğer yarın bu Dünya’dan ayrılacak olsaydık bugünü nasıl yaşardık diye bir düşünüp adımlar atmak lazım. Başkalarının gönlü hoş olsun diye, sinirlenmesinler, problem çıkmasın diye zorla, istemeden yaptığımız her ne varsa artık bırakıp, kendi gönlümüzü hoş tutmamız lazım.
Daha çok sevgi, daha çok neşeyle hayata sımsıkı sarılmak, sevdiklerimize sevgi dolu cümleler kurmak lazım. Kimi zaman nasıl diye sorsak da, dertlerine çözüm arasak da, sevdiklerimize “seni seviyorum” diyemiyoruz kolayca. Ancak bu sene yaşadıklarımız bize her an her şeyin olabileceğini bir kez daha gösterdi. O zaman kelimeleri içimizde tutmak niye?
Çocukken hayalini kurup da gerçekleştiremediğimiz her neyse onu yeniden hayata dahil etmek lazım. İçimizde bir yerlerde hala bizimle olan o çocuğu artık mutlu etmek lazım. Belki bir şarkı söylemek, belki dans etmek belki de horoz şekeri yemek lazım. Çünkü içimizdeki çocuk bizim en umutlu, en neşeli, en masum halimiz. Onu uyandırıp, hayatı onunla beraber yaşamak lazım.
Özel bir gün için sakladığımız tabakları, kıyafetleri dolaptan çıkarıp kullanmak lazım. Nefes alabiliyorsak eğer, sevdiklerimiz yanımızdaysa her gün, her an özel idrak etmek lazım.
Ertelemeden, ötelemeden anı yaşamak lazım.
Rutinlerimizin arasına sıkışıp yaşamaya çalışıyoruz çoğu zaman. Fark etmeden, hissettirmeden hapsediyoruz kendimizi. Kurallar ve şartlardan oluşan parmaklıkların arasından doğaya bakıyoruz, özgür olmak istiyoruz ama olamıyoruz. Şimdi bir kez bile olsa parmaklıkları hiçe saymak lazım, özgürce doyasıya doğada olmak, ne istiyorsak onu yapmak lazım.
Hayat, doğru dersleri alıp dönüşünceye kadar tekrarlardan ibarettir. Ne zaman ki dersler alırız o zaman hayatı da değiştirmeye başlarız. Eğer çıkmaz bir döngünün içinde hissediyorsan kendini, adım atmanın tam vakti. Çünkü artık hepimiz biliyoruz Dünya ve yaşamın kontrolü hiç kimsenin elinde değil ve her an her şey olabilir, işte tam da bu yüzden her anı minnetle ve dolu dolu yaşamanın tam vakti.
Yeni bir seneye yeni bir fikirle, yeni bir adımla girmemiz dileğiyle…
Damla Selin Tomru
