TİAK Genel Müdürü Dursun Güleryüz: – “Dünyada televizyon izleme ortalaması günlük kişi başı 2 saat 54 dakika. Ülkeler bazında bakıldığında ilk üçü sırasıyla 5 saat 45 dakika ile Romanya, 5 saat 40 dakika ile Sırbistan ve 5 saat 30 dakika ile Bosna Hersek almaktadır. Türkiye’de bu süre 4 saat 33 dakika” – “Türkiye’de kadınlar erkeklere göre günlük ortalama 46 dakika daha fazla televizyon izliyor. Kadınların günlük ortalama televizyon izleme süreleri 4 saat 56 dakika” – “Türkiye’de geçen yıl en çok televizyon İzmir’de, en az Ankara’da izlendi. İzmir’de 2020 yılında ortalama 4 saat 58 dakika, Ankara’da 4 saat 12 dakika olmuştur” – “En çok izlenen programlar diziler oldu, televizyonlarda geçen yıl 281 farklı dizi yayınlandı”
– HİKMET FARUK BAŞER – Televizyon İzleme Araştırmaları Anonim Şirketi (TİAK) Genel Müdürü Dursun Güleryüz, Türkiye’de 2020 yılında günlük ortalama en fazla televizyon izlemenin İzmir’de, en az ise Ankara’da gerçekleştiğini belirterek, İzmir’de kişi başı günlük ortalama 4 saat 58 dakika, Ankara’da ise 4 saat 12 dakika televizyon izlendiğini bildirdi.
Güleryüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de 2020 ölçümlerine göre, günlük kişi başı ortalama 4 saat 33 dakika televizyon izlendiğini söyledi.
Önceki yıla göre Türkiye’de televizyon izleme süresinin arttığını belirten Güleryüz, “Televizyon izleme ortalamasının artmasında pandeminin de etkisi var. Salgın Türkiye’de Mart 2020’de etkisini göstermeye başladı. Ardından pandemi nedeniyle sokağa çıkma yasakları gibi birtakım uygulamalar oldu. Bu dönemde kamuoyunun habere olan ihtiyacı arttı, gelişmeleri takip etmek için televizyon en güvenilir mecra olarak izlendi.” dedi.
Dursun Güleryüz, Türkiye’de televizyon izleme süresi artsa da geçmiş yıllara oranla çok yüksek bir artış yaşanmadığının altını çizerek, “2018 yılında bu rakam 4 saat 18 dakika, 2019 yılında 4 saat 14 dakikaydı. 2020 yılında da 4 saat 33 dakika olarak gerçekleşti, bir yıl önceye göre 19 dakika artış yaşandı. Pandeminin etkisiyle nisan ayında bir önceki yıla göre kişi başı ortalama izleme süresi yaklaşık 1,5 saat artmıştır, mart ve mayıs aylarında ise artış süresi 48’er dakika olmuştur.” diye konuştu.
Türkiye’nin, televizyon izleme süresinin dünya ortalamaların üzerinde seyrettiği bir ülke olduğunu vurgulayan Güleryüz, şöyle devam etti:
“Dünyada televizyon izleme ortalaması günlük kişi başı 2 saat 54 dakika. Ancak dünya ortalaması olarak bakarak Türkiye ile bir karşılaştırma yapmak doğru olmayacaktır. Televizyon izleme oranı Afrika kıtasında 4 saatin üzerinde, Avrupa’da 4 saate yakın, Asya’da ise 2,5 saatin altında. Ülkeler bazında bakıldığında ilk üçü sırasıyla 5 saat 45 dakika ile Romanya, 5 saat 40 dakika ile Sırbistan ve 5 saat 30 dakika ile Bosna Hersek almaktadır. Türkiye yüksek televizyon izleme süresi olan bir ülke olsa da birinciliği kaptırmış durumdayız. Türkiye 100 ülke arasında üst sıralarda yer alan bir ortalama izlenme süresine sahip ama en çok televizyon izlenen ülke değil. Yüksek oranda televizyon izlenen bir ülke olmamızın nedenleri arasında bizim içeriklerimizin zenginliğinin, televizyon yayıncılığımızın kalitesinin çok büyük etkisi var. Halkımızın da en güvenilir mecra olarak televizyonu tercih ediyor olmasının etkili olduğunu söylemek mümkün. Bütün bunlar bizi dünya ortalamasının üzerinde televizyon izlenen bir ülke durumuna getiriyor.”
Türkiye’de ve bütün dünyada da yaş ilerledikçe ortalama televizyon izleme süresi arttığını anlatan Güleryüz, Türkiye’de günlük ortalama sürelere göre 55 yaş üzeri grubun 6 saat 11 dakika ile en yüksek televizyon izleme süresine sahip olduğunu dile getirdi.
Güleryüz, 45-54 yaş grubunun 5 saat 6 dakika ile en çok televizyon izleyen ikinci yaş grubu olduğunu aktararak, şu bilgileri verdi:
“Diğer gruplara göre en az televizyon izleyen yaş grubu ise 12-19’dur. Bu grubun daha az televizyon izlemesinde okulda oldukları süreler etkili olmaktadır. Televizyon izleme ölçümleri kapsamında genç yetişkinler dediğimiz 15-34 yaş grubunun izlemelerinin azaldığı yolunda bir hipotez var. Bu grubun dijital mecralarda çok zaman geçirdiğine dair kanaatler var. Bizim verilerimiz bunun böyle olmadığını ortaya çıkarıyor. Verilere göre bu yaş grubunun ortalama izlemesi 3 saat 37 dakika ve önceki yıllara göre 19 dakika artış göstermiş durumda. Genç yetişkinler grubu dünyada da 6 dakika artarak 2 saat 54 dakika ortalamaya ulaşmış durumda. Dolayısıyla ‘Genç kuşakların televizyon izleme oranı düşüyor.’ şeklindeki kanaat çok gerçeği yansıtmıyor.”
Türkiye’de kadınların erkeklere oranla daha fazla televizyon izlediğini vurgulayan Güleryüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de kadınlar erkeklere göre günlük ortalama 46 dakika daha fazla televizyon izliyor. Kadınların günlük ortalama televizyon izleme süreleri 4 saat 56 dakika. Türkiye’de geçen yıl en çok televizyon İzmir’de, en az Ankara’da izlendi. İzmir’de 2020 yılında ortalama 4 saat 58, Ankara’da 4 saat 12 dakika olmuştur. Yıl boyunca en fazla pazar günü 4 saat 41 dakikayla televizyon izlendi. En az televizyon izlenen günler ise 4 saat 30 dakika ile salı günleri olmuştur. En çok televizyon izlenen zaman dilimi ise 21.00-24.00 saatleri arası olmuştur. Yıl boyunca yapılan izlemelerin yüzde 28’i 21.00-24.00 arasında gerçekleşmiştir. İkinci sırayı alan zaman dilimi ise toplam izlemeden yüzde 24 pay alan 18.00-21.00 zaman dilimi oldu.”
Türk dizilerinin Türk televizyonlarında en çok izlenen program olduğunu anlatan Güleryüz, 2020 yılında Türkiye’de 281 farklı dizi yayınlandığını ifade etti.
Güleryüz, 2020 yılında ilk kez yayına giren dizi sayısının 44, 2020 yılı içinde yayını biten dizi sayısının ise 49 olduğunu vurgulayarak, “Televizyon izleme sürelerindeki artışın en yüksek oranda AB Sosyo-Ekonomik Grup’ta görüldüğünü belirtmiştir. Türkiye ortalaması 19 dakika artarken AB Sosyo-Ekonomik Grup’taki izleyicilerin izleme süreleri bir önceki yıla göre 21 dakika artış göstermiştir.” dedi.
Türkiye’de rating ölçümünün RTÜK tarafından hazırlanmış bir yönetmelik kapsamında yapıldığını belirten Güleryüz, panel hanelerinin seçiminin ilk adımının yönetmelik kapsamında TÜİK’den alınan adreslerde yapılan Veri Tabanı Araştırması olduğunu anlattı.
Güleryüz, hanelerin mutlaka ölçülmek istenen nüfusu yansıtması gerektiğini dile getirerek, “Televizyon izleme ölçümü yapılan 5 yaş üstü nüfusun demografik ve sosyoekonomik değişkenler açısından bütün özelliklerini yansıtan ‘Evren’i temsil eden haneleri tespit ediyoruz.” diye konuştu.
Hanelerin tesadüfi kurallara bağlı olarak ve büyük bir şekilde gizlilik kuralları gözetilerek seçildiğini belirten Güleryüz, şunları aktardı:
“Türkiye’de rating ölçümleri 2020 yılı itibarıyla yaklaşık 4 bin 300 hane ile yapılmaktadır. Raporlama kişi bazlı yapıldığı için hane sayısı kadar raporlamaya baz teşkil eden kişi sayısı da önemlidir ve günlük yaklaşık 16 bin kişiyle raporlama yapıyoruz. Hane ve kişi sayıları açısından Türkiye nüfusu da göz önünde bulundurulduğunda dünyadaki en büyük panellerden birini yönettiğimizi söyleyebiliriz. Çin, Hindistan, Amerika Birleşik Devletleri gibi nüfusu Türkiye’nin kat kat üzerinde olan ülkelerde panellerin daha büyük olması nüfusa oranla değerlendirildiğinde çok doğal bir durumdur. Yapılan ölçüm örnekleme dayalı bir araştırmadır. Örneklem büyüklüğünü hata payı ve güven sınırı açısından değerlendirdiğimizde de televizyon izleyici ölçümünün Türkiye’nin en güvenilir araştırmalarından biri olduğunu söyleyebiliriz.”
Panel hanelerin seçiminde RTÜK yönetmeliğine uygun şekilde hareket ettiklerini anlatan Güleryüz, belirlenen kriterleri yerine getiren hanelerden gönüllülük esasıyla çalışan bir sistem olduğunu söyledi.
TİAK Genel Müdürü Dursun Güleryüz, panel hanelerin hiçbir şekilde panel üyesi olduğunu kimseye söylememeleri gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Hatta en yakınlarından bile gizliyorlar. Bu gizlilik kuralları çerçevesinde ve elbette uyulması gereken birtakım kurallar var. Bunlarla ilgili geniş kapsamlı bir eğitimden geçiyorlar ve bütün bunların sonucunda işte bu panel hanelerinin oluşturduğu kişilerden biz günlük olarak televizyon izleme verilerini toplamış oluyoruz. Uluslararası standartlara uygun elektronik cihazlarla ölçümleri yapıyoruz. Panel hanelerinin evlerinde bulunan tüm televizyonlara PeopleMeter diye adlandırılan ölçüm cihazları takıyoruz. Bununla verileri topluyoruz. Ayrıca sisteme tanımlanmış özel kumandalar var, hanede yaşayan herkesin bu kumandada kendi tuşu var. Kişi televizyon izlemeye başladığında kumanda da kendine ait tuşa basıyor. Televizyon izlemeyi bitirince de tekrar kapatma tuşuna basıyor. Yani PeopleMeter cihazı ve ona entegre çalışan bir kumanda sayesinde ve seçilmiş olan hanelerden verileri toplamış oluyoruz. Ayrıca farklı izleme platformlarının da izlemelerini ölçüyoruz.”
Televizyonda kimin hangi programı izlediğini PeopleMeter ölçüm cihazıyla takip edebildiklerinin altını çizen Güleryüz, “Hanedeki kişi PeopleMeter cihazına entegre çalışan kumandada kendine tuşa bastığı zaman kadın, erkek, çocuk, hangi yaş grubunda gibi sosyal durumunu ya da nüfustaki durumunu yansıtıcı bütün özellikleri görmüş oluyoruz. Bu kumanda tuşunun kullanılması konusunda hanelerimiz son derece hassas. Bu konuda da kapsamlı bir eğitim alıyorlar. Ayrıca bizim periyodik bilgilendirme ve bilgi güncelleme aramalarımız var. Kumandaların düzenli olarak ve doğru kullanılmasını mutlaka sağlamaya çalışıyoruz. Gizlilik çok önemli. Gizlilik ihlali durumunda mutlaka haneyi sistemden çıkartıyoruz. En büyük yaptırımımız bu.” değerlendirmesinde bulundu.
HABERLER
3 gün önceHABERLER
3 gün önceKÖŞE YAZARLARI
7 gün önceKÖŞE YAZARLARI
12 gün önceKÖŞE YAZARLARI
18 gün önce