DOLAR
35,2068 0.3%
EURO
36,7672 0.92%
ALTIN
2.968,331,32
BITCOIN
34546755.12609%
İzmir
16°
HAFİF YAĞMUR
SABAHA KALAN SÜRE
HAFİF YAĞMUR
SABAHA KALAN SÜRE
News
NewsRifat Sait
Bir değil, iki değil, üç değil… Belli aralıklarla düzenli olarak birileri çıkıyor, zehir kusuyor veya saçmalıyor. Bilerek yapılıyorsa halka kin ve nefret yüklemek, ayırımcılık yapmak en hafif tabiri ile kafatasçılık. Ya da bunlar değilse o zaman CAHİLLİK…
Balkanlar zaten oldukça hassas. Ateşe körükle gitmek, bu neyin kafası? Amaç nedir?
Susayım konuşmayayım diyorum ama dayanamıyorum.
Balkanlarla ne sorununuz var sizin?
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk, Selanikli, Balkanlı
Türkiye Cumhuriyetinin istiklal marşını yazarı M.Akif Ersoy, Arnavut, Balkanlı
İlk Türkçe sözlüğü yazan Şemsettin Sami (Sami Fraşeri) Arnavut, Balkanlı
Osmanlı’da Arnavutlardan 38, Boşnaklardan 44 vezir görev yapmış
Türk silahlı kuvvetlerinde çok önemli komutanlar, paşalar Balkanlı
Balkan Rumeli insanları
Bu mübarek ülkeye hizmet etmişler, dilencilik ve hainlik yapmamışlar.
İçlerinden sağcı da çıkmış solcu da ama vatan haini asla çıkmamış.
Peki ama ne oldu ki Balkanları bu kadar üzüyor ve üzmeye devam ediyorsunuz?
İsterseniz neler oldu ve neler söylendi onları kısaca bir hatırlayalım.
1-En son Akit gazetesinin geçen gün verdiği manşetinden başlayalım.
“Kapımız İdlibli’ye de açık Selanikli ’ye de “
Bu nasıl bir başlık yahu? Sen Selanik’e kapı mı açıyorsun? Hangi cüretle? Selanik 29 Mart 1430 yılında Sultan II. Murad tarafından fethediliyor ki, 1453yılında fethedilen İstanbul’dan 23 yıl önce. İçinden Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu çıkıyor.
Bir kere sizin kapınız diye bir şey yok. Tam tersine bu ülkede hangi kapıyı çalarsanız bir Selanikli veya Selanik dostu açar o kapıyı. Balkanlar zaten bu ülkenin asli unsuru ve hatta çimentosudur. Kapıyı açmak istiyorsanız önce kilidin kimde olduğunu sorun.
2-Aradan çok uzun zaman geçmedi. İzmir’de İEKKK ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükür Er’in mübadeleyle İzmir’e gelen muhacirleri hedef alan sözlerini unutmadık. Ne demişti zatı muhterem:
“En büyük ihanet mübadeleyle gelenlerdir. Bu kente sürekli mütemadiyen ihanet ediyorlar.”
3- Meliha Akyol isimli bir siyasetçi zamanında çıkmış ve Yalova’da düzenlenen bir basın toplantısında, bölgeye göç etmiş muhacirleri hedef alarak,
“Batı Trakya’dan, oradan, buradan, kimisi doğudan gelen, kendisini ifade edemeyen ezik insanlar” ifadesini kullanmıştı.
4-Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok’un 26 Mayıs 2019 tarihli “Dedesi babası ‘Selanik Göçmeni’ olmayan mı kaldı?’ başlıklı yazısında, Üçüncüsü ve önemlisiyse İmamoğlu biraz daha uzatırsa, Trabzonlu, Karadenizli muhafazakâr seçmenin oyuna gideyim derken eldeki fahri Yunanlı seçmenlerinden olacak.” Diye yazmıştı.
5-Yine başka bir yazar Rasim Ozan Kütahyalı Beyaz TV’de hem de canlı yayında “o ne öyle Boşnak saksosu gibi kusturmalı” gibisinden çok çirkin bir cümle kurmuştu.
6-Geçenlerde köşe yazımda yazmıştım. Bir bürokrat ile sohbet esnasında, kendisine Türkiye’de 18 Milyon dolaylarında Balkan göçmeni var dediğimde, bana dönerek şu soruyu sorması oldukça ilginçti: “Bu kadar Balkan göçmeni varsa eee o zaman Türkiye’de ne kadar Türk var? “
7-Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan 22 Ocak 2017 yılında şunları yazmıştı:
Devleti ele geçiren iki asırlık İngiliz-Yahudi güdümlü ittihatçı bürokratik oligarşi bitecek, dün olduğu gibi bugün ve yarın da herkese kol kanat gerecek Yeni Türkiye adım adım inşa edilecek biiznillah…
…Tanzimat’tan itibaren Türkiye’de ipler bu ülkenin çocuklarının elinde değil. Osmanlı zaaf gösterince ve tarihten çekilince ülkede ipleri her bakımdan azınlıklar ele geçirdi…
…İngilizlerin ve Yahudilerin güdümündeki Balkan kökenli azınlıklar, her şeyi kontrol ettiler: Sivil ve askerî bürokrasi üzerinden Batılıların vesayetine girdi Türkiye son iki asırdır. İlk asırda örtük, ikinci asırda açıkça bütün bürokrasi dışardan kontrol edilen vesayetçi ve ittihatçı ya da neo-ittihatçı şebekelerin eline geçti.
8-Habertürk’te 16 Eylül 2020’de Fatih Altaylı’nın sunduğu Teke Tek programında Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal’ın “Balkan göçmenleri Türk değildir, Türkleşmiştir” sözlerine de büyük tepkiler gelmişti.
9- Ekim 2010 tarihinde Ali Bulaç denilen şahıs şöyle yazmıştı:
“Bugüne kadar çeşitli avantajlar ve kamusal ayrıcalıklar sayesinde sahip oldukları ‘resmi Türk kimliğini sarsıntı geçireceğinden kaygı duyan kesimlerin tepkisine yol açıyor. ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ formülünü kabul edip kolayca ‘resmi Türk kimliğini resmi anayasal Atatürk milliyetçiliğini benimseyenlerin önemli bir bölümünün etnik köken olarak Türk olmayıp Balkan göçmeni, mübadili veya Kafkas muhaciri olması anlamlıdır.”
Balkanlara böyle çok saldırılar yapılıyor. Hatta bazen sistematik olarak yapılıyor. Peki ama Balkanlar dediğimiz Evladı Fatihan, karşılığında ne yapıyor? Çıkalım savaşalım kavga edelim demiyorum. Ama demokratik olarak yasal yollardan tepkiler vermek gerekli. Ancak bu ve benzeri tepkiler cılız, yetersiz ve bence gayri samimi kalıyor. Türkiye’de sayıları 20 Milyona yaklaşan Balkan Rumelili Evladı fatihan gerçekten ister ve ayağa kalkıp masaya vurursa birileri titrer ve kendine gelir. Bir daha böyle saçmalıklar yaşanmaz.
Güner Ümit’in Turnikesi ve Alevilere yapılan hakaret
Hatırlayanlar vardır. Geçmiş dönemde bu ülkede Güner Ümit isimli ünlü bir televizyoncu vardı. Turnike isimli çok seyredilen bir yarışmayı sunuyordu. Bir gün büyük bir şansızlıkla Türkiye’deki Alevileri alaya alan bir cümle kurdu. Pişman oldu, özür diledi ama adeta aforoz olur gibi silindi gitti. Çünkü gerekli tepki gösterildi.
Balkanlar hassastır, hassasiyet gösterilmelidir
Balkan göçmenleri şu anda ülke nüfusunun en az %20’sini oluşturuyorlar. Haklı, gerekli ve ısrarlı tepkiler gösterilmediği sürece Balkanlara yapılan saldırılar maalesef devam edecektir. Belli bir kesimden gelen bu lüzumsuz çıkışlar, bizler gibi Balkanlı ve muhafazakâr olan kesimleri derinden üzmektedir. Bu konuya dikkat edilmelidir. Bundan dolayı özellikle Ege, Marmara ve Trakya bölgelerinde en fazla AK Partinin zarar göreceğini, bu yüzden de bu duruma en fazla AK Parti’nin hassasiyet göstermesi gerektiğini düşünüyorum.
HABERLER
3 gün önceHABERLER
3 gün önceKÖŞE YAZARLARI
6 gün önceKÖŞE YAZARLARI
11 gün önceKÖŞE YAZARLARI
17 gün önce
ARAŞTIRMA-İNCELEME
ARAŞTIRMA-İNCELEME
ARAŞTIRMA-İNCELEME
ARAŞTIRMA-İNCELEME
ARAŞTIRMA-İNCELEME
Balkanlı demek, medeniyet demek. Başkanlığa söz eden, medeniyeti hazmedemiyen bir yerine dokunan demek…
Rumeli ve Balkan coğrafyası Türklüğün ve İslamiyetin zirvede temsil edildiği mücadelenin en çetin verildiği coğrafyadır asla hain çıkarmamıştır bazı kendini bilmez mankafaların yaptığı talihsiz açıklamalarıda kaale dahi almıyoruz biz Arnavutuz bizi bilen bilir bilmeyen de kendi bilir
Yüreğinize, kaleminize sağlık Hemşerim, “Suskunluğum asaletimdendir!.. Her lafa verilecek bir cevabım var.. Lakin, bir lafa bakarım laf mı diye Bir de söyleyene bakarım adam mı diye!” Celâleddin-i Rûmi Mevlana
Ancak, ülkemiz nüfusunun en az %20’sini oluşturan, Biz, Hemşeriler de kendimize çeki düzen vermek zorundayız, vesselam
Çok kıymetli ve değerli sayın Rıfat Abi’cim değerli görüşleriniz ve anlamlı yazınızda ötürü bir Balkanlı olarak gururla okuduğumu bilmenizi istedim.Her yerde ve her platformda bizleri uyandıran ve bizi balkanlarda en iyi temsim eden bir kişilik olarak sizi her zaman örnek alıyorum.Balkan göçmenleri bu ülkenin mihenk taşıdır.Bunu daha fark edemeyen bazı sunneppe insanlar var.Bu insanların hadlerini bildirmek hepimizin görevidir.Bu uyanışa vesile olduğunuz için size minnetarım.Saygı ve selamlarımla.
Ben Bulgaristan göçmeniyim. Benim babaannem, anneannem ve annemin babası Bulgaristan’da doğup büyümelerine ve 60-65 yaşlarında ölmelerine rağmen Türklerle çevrili bir ortamda yaşadıkları için bir kelime Bulgarca bilmeden bu dünyadan göçüp gittiler. Sanıldığının aksine bizler Türkçe’yi anavatana gelince öğrenmedik, analarımızdan öğrendik. Daha sonra da okullarda Bulgarca
öğrendik.
Bizler “pis türk”, “Türkçe konuşma, burası Türkiye değil” hakaretlerine maruz kaldık.
Şimdi kendini bilmez birileri benim Türklüğümü sorguluyor, sorgulamadan öte reddediyor.
Tâbi ki bunlara usturuplu cevap vermek lazım. Kanımca bu cevap da “Ne mutlu Türküm diyene” ifadesi. Bizlere bu sözleri söyleyen kişiler “Ne mutlu Türküm” diyebiliyorlar mı acaba?
Her nereden olursa olsun “Ne mutlu Türküm” diyene bu ülkenin kapısı herkese açık.
Türkiye’de “ne mutlu Türküm” diyemeyenler Türkiye ve Türkler için ahkâm kesmesinlere, bu milletin sabrını taşırmadınlar. Taşırırlarsa istiklal marşında olduğu gibi hiç bir bend bu milletin öninde duramaz, bu millet bendini aşar, önüne geleni de önüne katar gitmesi gereken yere kadar götürür orada bırakır gelir.
Sayın vekilim çok güzel bir konuya değilmişsin balkanli olmak bir ayrıcalıktır balkanli insan sağ fikirli veya sol fikirli olabilir ama asla vatan haini çıkmaz balkan insanından o yüzden bu yazınızı takdir ile karşılıyorum bu yoldaki mucadeleci tavrınızı Tebrik ediyorum siz devam edin balkanli herkes sizinle olacaktir saygılar ercan KILINCCI
Tebrikler sayın vekilim önemli bir konuya değinip yazmışsınız ötekileştirmek istenen balkan insanı ise büyük yanlış içindeler balkanlardan sağcı çıkar solcu cikar ama vatan haini çıkmaz o yüzden yazınızı takdir ile karşılıyorum bu yoldaki mucadeleci tavrınızı Tebrik ediyorum siz devam edin balkanli herkes sizinle olacaktir
Tebrikler sayın vekilim önemli bir konuya değinip yazmışsınız ötekileştirmek istenen balkan insanı ise büyük yanlış içindeler balkanlardan sağcı çıkar solcu cijar ama vatan haini çıkmaz o yüzden yazınızı takdir ile karşılıyorum bu yoldaki mucadeleci tavrınızı Tebrik ediyorum siz devam edin balkanli herkes sizinle olacaktir
Merhaba güzel kardeşim benim.
Hem cahillik hem de kıskançlık var bu işin içinde.
Bizler Orta Asya geleneği ile Anadolu kültürünü Balkanlara taşıyan ve Batı medeniyetini özümseyen cengâver, yiğit insanların torunlarıyız.
Çalışkanız, dürüstsüz, tertipli ve düzenleyiz.
Atalarımız gibi dinimizi hurafelerden ve bağnazlıktan uzak yaşarız.
Dilimizi en saf, en samimi duygularla ifade etmekte kullanırız.
İnsanlar arasında fark gözetmeyiz. En içten duygularımız yüzümüzde ve gözlerimizde yansır.
Bizi cahilce kıskanmalarını yadırgamıyoruz artık.
Bu bize has özelliklere ulaşamayanların bir marifeti bence.
“Kıskananlar çatlasın!” demek geliyor içimden…
Balkan göçmeni dediğiniz toplum öz be öz Türk olup bu ülkenin bel kemiğidir benim büyük dedem 9 Eylül 1923 günü İzmir.in eskiizmir semtinde Yunan askerine karşı gelmiş ve orada şehit düşmüştür devlete ne zaman asker lazım olsa bizim toplumumuzdan almıştır hiç bir zaman devletine baş kaldırmamış ve devletinin arkasında durmuştur.Bu yüzden Balkanlar’dan gelenler öz be öz Türk tür. ATATÜRK,ün dediği gibi ne mutlu Türküm diyene.
Yazınız insanlara tarihi gerçekleri ve Balkan Türklerinin kim olduğunu öğretir tarzda. Ancak maalesef bu tarihi gerçeği bilmeyen ve anlamayan da bugünkü iktidarın bir bakanı. Balkan Türkü ile Suriyeli’yi kıyaslıyor. İstiklal Savaşı’nın şu muhteşem kadrosuna bakınız; Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, Fahrettin ALTAY, Ali Fuat CEBESOY, Kazım ÖZALP, Rıfat BELE, Sadi OMURTAK, Nuri CONKER, Fuat BULCA, İzzettin ÇALIŞLAR, Fethi OKYAR ve daha nice kahramanların hepsi Balkan Türkü. Onlar olmasaydı ne Türkiye ne de Türk Milleti olacak, vatanımız belki de hala işgal altında olacak ve bunları bilmeyen cahiller belki yine bu dünyada olacak ama babalarının kimler olduğu bile belli olmayacaktı. Utanmadan Balkan Türküne ve bu aziz vatanı bize hediye edenlere dil uzatanları lanetliyorum. (NOT: Ben Balkan Türkü değil IRAK’tan göç etmiş bir Türkmen Dedenin torunuyum.)
Balkan Türkleri kardeşimizdir.. Ayeım yapılamaz… Önceden Balkan diye bir kavram mı kaldı. Bu konulara dikkat etmek lazım.. Kendini Türk hisseden her kişi Türkdür..
sayın vekilim balkanlar ve balkanlardan gelen muhacirler ister arnavutlar velakim bendearnavutum boşnaklar torbeşler diğer topluluklar osmanlının ve şu andaki türkiye cumhuriyetinin hem betonu hemde çimentosu şunu unutmamamak lazım ???? balkanlar çökerse türkiye altında kalır balkanlardan gelenler ne vatan haini nede bozguncu ama ne yazıkki bu ülkede soysuzlar kıyamete kadar soysuzluğuna devam edecektir dünyanın en zor işi kanı bozuk olmak saygılarımla sayın vekilim
Zırva tevil götürmez. O yazıları yazanların 3-5 göbek ötesine indiğimiz zaman acaba neresi çıkacaktır? Bir kimse “Ben Türk’üm ” diyorsa ona “Sen neden geldin?” diye soramazsınız.
Bir anımı kısaca anlatacağım:
1966 başında ABD”ye llisans üstü çalışmam için gittiğimde bir deneme yapıyordum. Nerelisin diye sorduğumda “Amerikalıyım” cevabını alırdım. Bu kez tepkisini ölçmek için “Ama sen Amerikalıya benzemiyorsun” dediğimde de “Evet, annem Polonyalı, babam Alman ama biz Amerikalıyız” cevabını alıddım. Onlar böyle diyebildikleri için dünyanın en güçlü ülkesi haline gelebildiler. Ben, soyumun, sopunun nereden geldiğini hiç merek etmedim. Tek bildiğim, inandığım TÜRK olduğumdur.
Saygılar
Sussam mi susmasami,Bismillah değip bu ahlaksız sözde medeniyet yoksunu insanlara cevap vermemek olmaz.evet sziler gibi kalem tutan ellere görev düşmektedir. En ağırı dan cevap verilmesi. AGZINA YÜREĞİNE SAĞLIK devam
Çok yerinde Tespitleriniz kaleminize sağlık.
Balkanlı herzaman ezildi neden uysal ve medeni insandı Şu İzmir’de bile Balkanlı vekil ve yerel yönetici olmuyor maalesef sayın vekilim
Bu açıklamaları tasvip etmiyorum.Talihsiz açıklamalar.Benim ülkeme gelmiş ülkem için çalışıyor,gayret gösteriyor. Kalkınması ve ilerlemesi için. O insanın başımın üstünde yeri vardır. Rahmetli Naim Süleymanoğlu hallerde dünyaya adımızı duyurdu.Göğsümüzü kabarttı.Mehmet Akif Ersoy milli şairimiz, kendisi Arnavut asıllı,nasıl gurur duymam.Kurtulus savaşında canla başla çalışmış.
Bu hayata insanları dini ve ırkı ile ötekileştirmek kadar kötü birşey olamaz. Geçmiş Tarih herşeyi çok iyi anlatıyor. Türkiye cumhuriyetinin, Türkiye cumhuriyeti olabilmesi için başta ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, her ırk’ta ve mezhep’te herkes ele sırt sırta verip, çok şükür bugün ki Türkiye cumhuriyeti devleti kurulmuştur. Bundan böyle kim ne yazarsa yazsın sakın aldanmayın. Türkiye cumhuriyeti için savaşan ve haklarını savunan herkes Türküdür veTürkiyelidir. VE TÜRKIYE CUMHURIYETİNİN BİR FERDİDİR.
Balkan coğrafyası ile bu denli uğraşmalarının nedeni balkan kökenli insanların tepkisizliği.
Ancak bu tepkisizlik ve sessizliğin nedeninin ASALET kaynaklı olduğunu bilmiyorlar.
Özellikle ARNAVUT toplumuna uygulanmış olan göç politikaları belki orada nüfus olarak azalmamıza neden olmuş olsada
Göç ettiğimiz ülkelerde insanımızın gösterdiği gayret bugün burada daha eğitimli, daha bilgili, daha kaliteli bir 2 ve 3.kuşak yetişmesine neden oldu. Bir nevi silah ters tepti. Şimdi yapılması gereken Kosova ve Arnavutluk yetkililerinin bu potansiyeli görüp değerlendirmeleri
Sayın vekilim tarihini bilmeyen ne olduğunuda bilmeyen bu kişilere ne denebilirki
Tebrik ediyorum çok önemli konuda çok değerli yorumunuz için teşekkürler..
Sn vekilim.
Bana göre; düzeyi ne olursa olsun ülkemizi etki coğrafyamızı insanlarımızı ilişkilerimizi sosyolojiyi
yetişme tarzımıza bulunduğumuz aidiyet coğrafyamıza ve baskın kültürümüze göre tanıyoruz.
Bu genelde dünyada da böyle. İçinde olduğumuz bizi şekillendiren göz dışında bakabilmek zor.
Böyle bakıldığı da söylenemez.
Benim anlayışıma göre önce kişi kendinden hareketle ne noktadan bakıyor kendini bilmeli.
Dışa çıkarak dıştan bakacak kadar bilgiye dayalı olmak özgüvenli olmak demektir.
Kendini tanımayanın bulunduğu noktayı okuyamadan bakması elbette yüzeysellikler taşıyacaktır.
Çözüm bilgi temelli toplum aydınlanması ile sağlıklı zeminlerde gelişecektir.
Değerlendirmem o ki ben kendi değerlendirmemi en son yaparım.
Bunu yaparken de kendimi bulunduğum noktayı, dedemi onunda dedesini nerden geldiğimizi geçmişimi bilerek yaparım.
Sn vekilim. Bana göre; düzeyi ne olursa olsun ülkemizi etki coğrafyamızı insanlarımızı ilişkilerimizi coğrafyamızı İnsanlarımızı ilişkilerimizi etki coğrafyamızı sosyolojiyi yetişme tarzımıza bulunduğumuz aidiyet coğrafyamıza ve baskın kültürümüze göre tanıyoruz. Bu genelde dünyada da böyle. İçinde olduğumuz bizi şekillendiren göz dışında bakabilmek zor ve böyle bakıldığı da söylenemez. Benim anlayışıma göre önce kişi kendinden hareketle ne noktadan bakıyor kendini bilmeli. Dışa çıkacak dıştan bakacak kadar bilgiye dayalı olmak özgüven demektir. Kendini tanımayanın bulunduğu noktayı okuyamadan bakması elbette yüzeysellikler taşıyacaktır. Çözüm bilgi temelli toplum aydınlanması ile sağlıklı zeminlerde gelişecektir. Değerlendirmem bu yönde. Ben kendi değerlendirmemi en son yaparım. Bunu yaparken de kendimi dedemi onunda dedesini nerden geldiğimizi bilerek yaparım.