Projelerini 5 yıldan bu yana çalıştıklarını söyleyen Tütüncü, “Önümüzdeki 5 yıllık zamanın en önemli önceliği trafik ve toplu ulaşım olacak. Bu kentin en büyük sorununun trafik ve toplu ulaşım olduğunu görüyoruz. Toplu ulaşımı ve trafiği rahatlatacak çareler bugün her şeyden çok daha kıymetli hale geldi şehir merkezlerimiz açısından. Sadece Antalya’nın il merkezi olan 5 ilçesinden bahsetmiyorum. Alanya, Manavgat, Serik gibi ilçelerimizde de trafik ve toplu ulaşım birinci önceliğimiz. İlçelerin kendi içindeki ulaşımı, ilçelerin il merkeziyle ulaşımını düzenleyen çok esaslı çalışmalarla geliyoruz. Antalya’nın önemli turizm merkezlerine bağlanmasını da sağlayan Antalya’nın hızlı tren hatlarıyla şehir içi ulaşımının entegre edilmesi gibi çok yüksek ufuklu projeler var. Biz bu projelere 5 yıldan beri çalışıyoruz” dedi.
Sansür tartışmaları nedeniyle iptal edilen Altın Portakal’ı tekrar canlandıracaklarını söyleyen Tütüncü, “Altın Portakal Antalya’nın değeri. Darbe dönemlerinde bile yapılan Altın Portakal, Cumhuriyetin 100’üncü yılında yapılamadı. Bunu hepimizin düşünmesi lazım. 60 yıllık bir geleneğin devam etmesi. 60’ıncı Altın Portakal’ı yapmak inşallah bize nasip olacak. Çocukluğumda muhteşem bir Altın Portakal vardı. Halktan kopuk bir Altın Portakal yoktu. Film festivallerinin halkla iç içe olmasını istiyoruz. Mutlaka halkın içerisinde yapacağız. Altın Portakal geçmiş günlerine geri dönecek” diye konuştu.
Özellikle ulaşım ile ilgili çalışmalar yapacaklarını söyleyen Tütüncü, “Hızlı tren Antalya’nın en önemli hedeflerinden biri. Yeni dönemde Antalya’yı da hem Kapadokya hem Afyon hattıyla hızlı tren seferleriyle buluşturacağız. Balbey 2’nci bir Kaleiçi olacak. Kaleiçi de her şeyiyle düzenli bir yer olacak. Ulaşım planlaması için bir sistemiz var. Bu sistemin içerisinde metro da var. Metronun Antalya’da olabileceğini düşünüyorum ama bizim programımız içerisinde metro da var. Antalya’nın 5 önemli sorunu arasında nazım imar konusu var” dedi.
Türkiye ekonomisinde yaşanan problemlerin düzelmesi sürecinde atılan adımlara güvendiğini söyleyen Tütüncü, “Bütün yaşam biçimlerine saygılıyız. Herkes olduğu gibi yaşamasına devam etsin istiyoruz. Bugüne kadar kimsenin yaşam şekline de karışmadık, herkes dilediği ve istediği gibi yaşamaya devam edecek. Sokak hayvanlarıyla alakalı artan bir durum var. Bunun için içerisinde hayvan hastanesinin, doğal yaşam parkının olduğu büyük barınaklar yapacağız. Biz bilimin aydınlattığı yoldan ilerlemek zorundayız. Deprem, ulaşım, kentsel dönüşüm ana planları üzerinde çalıştık. Bunları hızlı bir biçimde çalışacağız” diye konuştu.
Çalışan bir belediye başkanı olacağını belirten Tütüncü, “İki tip belediye başkanı vardır. Biri mazeret üreten, diğeri hizmet üreten. Biz hizmet üreten olduk. Bugüne kadar başka belediye başkanlarıyla ilgili en ufak olumsuz cümle kurmadım. Halk bizden mazeret üretmemizi değil, hizmet etmemizi istiyor. Sormak lazım bu arkadaşlar bugüne kadar ne yapmak istediler de yapamadılar. İktidar partisinin belediyesi olarak birçok açılış yapıyoruz. ‘Bunlar iktidarın belediyesidir, bunlara para kaynakları akıtılır’ derler. Bize gelen pay ile şehrimizdeki aynı ölçekteki belediyelere giden pay arasında fark yok. Bir işi yapmaya niyetliyseniz o işi yaparsınız” dedi.
Seçimi kazanacaklarından emin olduğunu söyleyen Tütüncü, “Bunca yıllık tecrübeme dayanarak, sahanın havasına göre, biz bu seçimi kazanıyoruz, hiç tereddütüm yok. İlçelerde de bugüne kadar görülmemiş bir başarı elde edeceğiz. Özel sektörün araçlarını belediyeleştirmek gibi derdimiz yok. Otobüse binen kimsenin rahat, konforlu ve kolay bir ulaşım sağlaması bizim meselemiz. Önemli olan bu sistemi kurmak ve işletmek” diye konuştu.
Kentte geçtiğimiz günlerde etkili olan yağışın ardından yaşananlara ilişkin konuşan Tütüncü, “Büyükşehir belediyeleri altyapı yapar. Su ile ilgili her türlü konu büyükşehir belediyesinin uhdesindedir. Sadece su ile ilgilenen kurumu ASAT’ın bütçesine baktığınızda bazı büyükşehir belediyelerinden daha fazla. Bir yerde su baskını, taşkın varsa ASAT’ın ilk vazifesi bu taşkınlar neden yaşanıyor diye sorgulaması lazım. Biz ilçe belediyesi olarak defalarca söylememize rağmen kayıtsız kalan bir ASAT idaresi oldu. ASAT’ın daha duyarlı ve üretken davranması gerekir. Kepez’de 90 bin gecekonduyu kaldıramasaydık bu tahribat daha fazla olacaktı” dedi.
ARAŞTIRMA-İNCELEME
4 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
6 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
6 gün önceHABERLER
9 gün önceHABERLER
13 gün önce