0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

ESKİŞEHİR (AA) – Küçük yaşlardan itibaren fotoğrafla ilgilenen 70
yaşındaki Metin Kaplan, Ankara Erkek Öğretmen Okulu’ndan mezun olduktan
sonra birçok vilayet ve ilçede sınıf öğretmenliği yaptı.

Yıllarca
mesaisinin akabinde etraftaki doğal hoşlukları resmeden Kaplan,
çoğunlukla köy, dere, orman ve mevsim görünümlerini içeren fotoğraflarla
birçok öğrencisini de eğitti.

Kaplan, 2000’de
emekli olduktan sonra kendi kurduğu atölyesinde fotoğraf yapmaya devam
etti. Birçok müsabakaya katılan, Türkiye’nin birtakım kentlerinde fotoğraf
sergileri açan Kaplan, çok sayıda kursta da eğitmen olarak vazife aldı.

Çalışmalarında
tabiattan esinlenen Kaplan, bir mühlet sonra atölyesini meskeninin yakınındaki
Kanlıkavak Parkı’na taşıma kararı aldı. Gerekli müsaadeleri sağlamasının
ardından atölyesini parka konuşlandıran Kaplan, tuvalini Eskişehir
manzaralarıyla doldurmaya başladı.

Şimdiye kadar
700’ün üzerinde resme imza atan emekli öğretmen, parkta kendisini görüp
yayına gelenlere de fotoğraf yapmanın inceliklerini anlatıyor.

“Doğadaki tüm ögeleri canlı gözlemleyebiliyorum”

Kaplan, AA muhabirine, yeşil alanlarda bulunmanın ilham verici olduğunu söyledi.

Seyyar
atölyesinde beşerlerle sıcak bağlar kurduğunu belirten Kaplan, resim
yapmak isteyenlere yardımcı olduğunu, parka gelen ziyaretçilerin
kendisini gördüğünde sevindiklerini kaydetti.

Kaplan, kapalı alanlarda bulunmanın tabiatın sunduklarını görmeye mahzur olduğunu anlatarak, şöyle konuştu:

“Parkta
kurduğum atölye sayesinde tabiattaki tüm ögeleri canlı
gözlemleyebiliyorum. Beşerler fotoğraflarıma ilgi gösteriyor. Buraya gelen
insanlarla fotoğraf ve sanat konusunda konuşabiliyorum. Emekli öğretmen
olduğum için resim yapmak isteyenlere yardımcı oluyorum, öğretmenliğim
tutuyor, onlara çalışırlarsa başarabileceklerini anlatıyorum.”

“Mevsim koşulları elverdiği kadarıyla parkta fotoğraf yapmayı sürdürmek istiyorum”

Kaplan,
parkta çalışırken birinci başlarda güneşin pozisyonuna nazaran sık sık yer
değiştirdiğini lakin daha sonra gün uzunluğu gölgede kalan en uygun yerde bu
işi yapmaya devam ettiğini söyledi.

Evinin de parka yakın olduğunu kaydeden Kaplan, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Dışarıda
fotoğraf yapmak için baharın gelmesini bekledim. Atölyemi kapattıktan
sonra artık bu parkta fotoğraf yapmaya başladım. Mevsim kuralları elverdiği
kadarıyla parkta fotoğraf yapmayı sürdürmek istiyorum. Geceleri yattığımda
‘sabah olsun da tuvalin başına geçeyim’ diye düşünürüm. Birden fazla vakit
burada oturduğumdan meskene ekmek almayı unuttuğum olur. Çok önemli olmadıkça
çarşıya da gitmem. Burada ışığı, gölgeyi canlı görüyorsunuz. Örneğin
salkım söğütlerde muhakkak saatlerde harikulade bir ışık vardır. Bunlar
resimlerinize tesir edebiliyor.”

Muhabir: Günhan Özceylan