0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

ANKARA (AA) – Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun,
“Artık karşımızda içine kapanık, kendi iç çelişkilerine hapsolmuş bir
Türkiye yok. Artık, milletlerarası alanda güçlü, onurlu, dinamik ve dışa
açık bir Türkiye var. Artık, gücünü milletinden alan, maksatlarına emin
adımlarla ilerleyen bir Türkiye var.” dedi.

Altun,
“Cumhurbaşkanlığı İrtibat Başkanlığının Altıncı Yılında Türkiye
İletişim Modeli Sempozyumu”nda yaptığı konuşmada, başkanlığın 2017’deki
referandum sonucunda hayata geçen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin,
idari ve siyasi dönüşümünün en kıymetli kurumsal yeniliklerinden birisi
olarak ihdas edildiğini söyledi.

Başkanlığın,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyoner liderliğinin çok açık bir
göstergesi olduğuna dikkati çeken Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın
sağlıklı bir enformasyon akışının devlet yönetiminde ne kadar kıymet
taşıdığını ve içinde bulunulan çağın bir bağlantı çağı olduğunu yakinen
bilen ve bunu da yöneticilik ideolojisinde hayata geçiren bir önder
olduğunu söz etti.

Altun, başkanlık bünyesinde
çalışmalarını sürdüren ve halkla münasebetler alanında memleketler arası çapta
sürekli mükafatlar alan, dünyaya iştirakçi demokrasi pratiği açısından son
derece değerli bir deneyim sunan CİMER’in tarihinin, Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın Başbakanlığı periyodundaki BİMER’e ve hatta İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanlığı periyodunda hayata geçirdiği “Beyaz Masa”
uygulamalarına kadar dayandığını aktardı.

Cumhurbaşkanlığı
Bağlantı Başkanlığının, gerçeğin yerine düzmecenin ikame edilmesine karşı
Erdoğan liderliğinde bir hakikat uğraşı verdiğine işaret eden
Altun, şöyle konuştu:

“Başkanlığımız, doğruluk ve
şeffaflığa bağlı kalarak kamuoyunu bilgilendirmeye, devlet ile millet
arasındaki bağlantı köprüsünü güçlendirmeye ve ülkemizin haklı
mücadelesini memleketler arası alanda anlatmaya var gücüyle çalışmaktadır. Bu
gereksinimlere bağlı olarak tüm daire başkanlıklarımız,
koordinatörlüklerimiz, bölge müdürlüklerimiz ve yurt dışı
müşavirliklerimizle birçok alanda birinci günkü heyecanımızla ve tüm
varlığımızla çalışmalarımıza devam ediyoruz.”

“Türkiye Bağlantı Modeli hakikatin aydınlık yüzünü savunan bir kale gibidir”

Altun,
başkanlık olarak geride bıraktıkları 6 yıllık müddet zarfında
gerçekleştirdikleri çalışmaların en kıymetlisinin Türkiye Bağlantı Modeli
olduğuna vurgu yaparak şunları kaydetti:

“Türkiye
İrtibat Modeli, 360 derece bir irtibat anlayışıyla ülkemizin,
ekonomiden kültür ve sanata, dış siyasetten turizme, sanayi ve
teknolojiden eğitime kadar çabucak her alandaki potansiyelini göz önünde
bulunduran yenilikçi ve proaktif bir irtibat stratejisidir. Türkiye
İletişim Modeli, tıpkı vakitte bünyesinde çok sağlam bir ilkesel duruş ve
tutum barındıran bir yaklaşımdır. Biz bu modeli inşa ederken yalnızca
ülkemizin değil, tüm insanlığın ortak yararını gözeterek hakikatten,
adaletten ve hakkaniyetten taraf olmayı düstur edindik. Bunu yaparken de
Türkiye’nin dünya sahnesindeki tarihi rolünden ve bu role liderlik eden
Sayın Cumhurbaşkanımızın tarz-ı siyasetinden ilham aldık. ”

Türkiye
Bağlantı Modeli’nin, yalnızca kurumsal bir değişim değil, tıpkı vakitte
bir milletin uyanışının sembolü olduğunu tabir eden Altun, “Türkiye
İletişim Modeli, hakikat ötesi çağda palavra ve dezenformasyonun tüm
gücüne karşı, hakikatin aydınlık yüzünü savunan bir kale üzeredir.” dedi.

Altun,
Türkiye Bağlantı Modeli’ni öteki modellerden ayıran en kıymetli
özelliğin, milletin sesi olma savını hiçbir vakit elden bırakmaması
olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

“Her
zaman milletin kıymetlerine, inançlarına, beklentilerine ve
hassasiyetlerine öncelik veriyoruz. Türkiye Bağlantı Modeli, sırf
bir bağlantı stratejisi değil, birebir vakitte Yeni Türkiye’nin vizyonunun,
dinamizminin ve global liderlik tezinin da bir yansımasıdır. Bu
model, Türkiye’nin yükselişini bağlantı alanında da perçinleyecek ve
ülkemizi, irtibatın yüzyılında başkan ülkeler ortasındaki hak ettiği yere
taşıyacaktır.”

“Hedeflerine emin adımlarla ilerleyen bir Türkiye var”

Türkiye’nin,
memleketler arası alanda güçlü, onurlu, dinamik ve dışa açık bir halde
yoluna devam ettiğini lisana getiren Altun, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Artık
karşımızda içine kapanık, kendi iç çelişkilerine hapsolmuş bir Türkiye
yok. Artık, milletlerarası alanda güçlü, onurlu, dinamik ve dışa açık bir
Türkiye var. Artık, gücünü milletinden alan, maksatlarına emin adımlarla
ilerleyen bir Türkiye var. Kendi bedellerine sahip çıkan, haksızlıklar
karşısında susmayan, mazlumların ve mağdurların sesi olan bir Türkiye
var. İşte bu yeni ve güçlü Türkiye, dünyada hem istikrarın hem de
barışın teminatı olma noktasında tarihi bir rol üstleniyor.”

Altun, bağlantısı kuvvetli, vizyoner, demokratik ve insan merkezli kurumsal sistemin kıymetine işaret ederek şunları anlattı:

“Sayın
Cumhurbaşkanımızın tevdi ettiği görevle bizler, Türkiye Yüzyılı’nın
aynı vakitte bir irtibat yüzyılı olduğunu hem söylüyoruz hem de bu
iddiamızı yaptığımız çalışmalarımızla da destekliyoruz. Hamdolsun bu 6
yıllık süreçte yaptığımız çalışmaların karşılığını da alıyoruz.
Uluslararası marka kıymetlendirme kuruluşu Brand Finance, ‘Küresel
Yumuşak Güç Endeksi 2024’ bilgileri çalışmalarımızın karşılığını ortaya
koyan göstergelerden yalnızca bir adedidir.

Bu
verilere nazaran Türkiye, medya ve bağlantı alanında bir evvelki yıla
kıyasla 10 basamak yükselerek 193 ülke ortasında 18’inci sıraya
çıkmıştır. Tekrar ‘tanınırlık’ ve ‘itibar’ kategorileri de dahil olmak
üzere yumuşak gücü tanımlayan kıymetli alanlarda, son dört yılda en fazla
gelişme gösteren 2’nci ülke olduk. Kültür diplomasisi faaliyetlerimizin
temellerini oluşturan ve kelam konusu endekste yer alan ‘kültür ve miras’
kategorisinde ise Türkiye birinci 10 ülke arasına girdi.”

“TRT ve Anadolu Ajansı memleketler arası alanlarda kendisini göstermeye başladı”

Türkiye
Bağlantı Modeli kapsamında yürütülen çalışmalar sayesinde TRT ve
Anadolu Ajansının milletlerarası alanlarda kendisini göstermeye
başladığını belirten Altun, şu bilgileri verdi:

“Geçtiğimiz
hafta 65 ülkeden 240 üyesiyle dünyanın en büyük yayın teşkilatı olan
Asya Pasifik Yayıncılar Birliği toplantısında yapılan seçimde Haber
Grubu Başkanlığını oy birliğiyle TRT Haber kazandı. Asya Pasifik
Yayıncılar Birliği 60. Genel Kurulu başkanlık seçimi de geçen yıl kasım
ayında yapılmış, TRT, bu birliğin başkanlığına seçilmişti. Anadolu
Ajansı ise geçtiğimiz yıl Türk Dünyası Haber Ajansları Birliğinin
kurulmasında öncü bir rol oynadı.”

Altun, gerek
TRT, Anadolu Ajansı ve Basın İlan Kurumu gerekse de başka medya
kuruluşlarının, yaptıkları ulusal ve milletlerarası proje ve yayınlarla
Türkiye Bağlantı Modeli’nin kıymetli birer paydaşı pozisyonunda olduklarını
ifade etti.

Bugün global bir adaletsizlik
ortamıyla karşı karşıya olunduğunu lisana getiren Altun, bu adaletsizliğin
kaynağında Batılı sömürge sistemi ve onu besleyen Batılı işbirliği
mekanizmalarının yer aldığını söyledi.

Altun,
Türkiye’nin, bu haksız sisteme karşı, mazlumların ve mağdurların yanında
olduğunu, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde bir hak ve adalet
mücadelesi verdiğini aktardı.

“Mazlumların sesi olmaya devam edeceğiz”

Türkiye’nin
yalnızca siyasette, iktisatta, savunma endüstrisinde değil, tıpkı vakitte
iletişim alanında da adaletsizliği, haksızlığı, vesayeti kabul
etmeyeceği ve hakikatin gür sesi olacağını vurgulayan Altun,
“Dezenformasyonla gayret ederek, gerçekleri tüm dünyaya duyurarak bu
adil davada milletimizin ve tüm mazlumların sesi olmaya devam edeceğiz.”
dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun,
Gazze’deki soykırım konusunda, mazlumlar için hakikatin savunucusu
olmayı kutsal bir vazife edindiklerine dikkati çekerek şunları kaydetti:

“Hatırlayacaksınız,
7 Ekim’den çabucak sonra başta Batılı aktörler olmak üzere tüm dünya
İsrail’in ardında saf tutmak için adeta yarışa girdi. Sayın
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye ise İsrail’in birçok savaş cürmü
işlediğini, bir soykırım arayışı olduğunu, tüm dünyayı aldatmaya
çalıştığını tüm dünyaya duyuran ülke oldu. Bu süreçte biz İrtibat
Başkanlığı olarak İsrail’in global toplumun reflekslerini ve vicdanını
felç etmeye yönelik dezenformasyon faaliyetlerini engelleme noktasında 7
Ekim’den bu yana büyük çaba sarf ettik.”

Uluslararası
alanda verilen hakikat gayretinin global birçok medya kuruluşunda
da yer bulduğunu anlatan Altun, İsrail’in, katliamlarını yasallaştırmak
için ortaya koyduğu palavra ve algı operasyonlarını anında afişe
ettiklerini, bu durumun, bilhassa İsrail’i ve onu destekleyen
uluslararası aktörleri güç durumda bıraktığını söyledi.

Altun,
gelinen noktada, dünyanın büyük çoğunluğunun artık İsrail’in bir
soykırımcı olduğunu açıkça gördüğüne ve bildiğine dikkati çekerek,
“Gazze’de yaşanan süreç de göstermiştir ki, biz Türkiye Bağlantı
Modeli’ni, yalnızca ülkemiz için değil, bölgesel ve global problemlerde
Türkiye’nin oynadığı istikrarlaştırıcı rolün mütemmim bir cüzü olarak
planlıyor ve uyguluyoruz.” tabirini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı olarak 6 yılda hayata geçirdikleri faaliyetlere de değinen Altun, şu bilgileri paylaştı:

“Bu
6 yıllık süreçte, 300’e yakın panel, sempozyum, konferans düzenledik.
622 basılı, kamuya açık eser, 10 bin 697 devlet kurumlarına yönelik
hizmet içi basılı çalışma hazırladık​​​​​​​. 1081 inovatif bağlantı
projesi, 27 vilayette Devlet Teşvikleri Tanıtım Günleri gerçekleştirdik. 22
adet 360 Derece İrtibat Kampanyası hayata geçirdik, 55 memleketler arası
basın tipi gerçekleştirdik, kriz merkezlerinde basın merkezleri kurduk.
151 ulusal, 96 milletlerarası aktiflik yaptık. 181 belgesel ve sinema
ürettik. 14 kapsamlı standın yanı sıra 116 eğitim programını da
gerçekleştirdik ve bütün bunların yanında medyamızla sivil toplum
kuruluşlarımızla ve üniversitelerimizle ortak birçok nitelikli iş ve
projeye imza attık.”

Altun, memleketler arası güvenlik
ve terörle çaba alanında hazırladıkları belgeseller, referans
yayınlar, konferans ve toplantılarla hem muhataplara hem de global
kamuoyuna Türkiye’nin bu sorunlara ait tavır ve siyasetlerini
anlattıklarını, bu çerçevede 2023’te 21 ülkeden 63 konuşmacının
katıldığı İstanbul Güvenlik Forumu’nu düzenlediklerini tabir etti.

“FETÖ’yle çabanın önemi”

Uluslararası
bir terör örgütü olan FETÖ tehlikesine karşı global toplumu uyarmak ve
bilinçlendirmek için “Network” isimli belgeseli hazırladıklarını
anımsatan Altun, şöyle konuştu:

“FETÖ’yle
mücadelenin değerini ve FETÖ’nün karanlık yüzünü tüm dünyaya göstermek
için hazırladığımız yayınlar ve dijital içerikler, PKK/YPG terör
örgütünün bölgesel ve global güvenlik açısından büyük bir tehdit
olduğunu anlatan görüntü içerikleri ve bilgilendirici yayınlar bu bahiste
öne çıkan örneklerdendir. Bununla birlikte her yıl 15 Temmuz Demokrasi
ve Ulusal Birlik Günü kapsamında düzenlenen aktifliklerin ulusal ve
uluslararası uyumunu da büyük bir titizlikle
gerçekleştiriyoruz.”

Altun, Cumhurbaşkanlığı
İletişim Başkanlığı olarak, Türkiye’nin bölgesel ve global barışı
önceleyen yaklaşımını farklı tertiplerle yabancı kamuoylarının
gündemine taşıdıklarına dikkati çekerek şunları aktardı:

“Pandemi,
Rusya-Ukrayna Savaşı ile tahıl krizi, sistemsiz göç, yabancı düşmanlığı,
BM Islahatı üzere bölgesel ve global sıkıntılarla ilgili sayısız yayın
hazırladık, birçok panel ve konferans gerçekleştirdik. Memleketler arası
sorunların tahliline yönelik attığımız adımların yanı sıra Türkiye’nin
değerlerini dünyaya tanıtmak için de çeşitli etkinlikler ve projeleri
hayata geçirdik. Bu yıl 41’incisi düzenlenen New York’taki Klâsik
Türk Günü Yürüyüşü, 2022’de düzenlediğimiz Türkiye Ulus Markalama Forumu
bunlardan yalnızca birkaçıdır. Tüm bu çalışmalarla 6 yıllık süreçte
ülkemizin kamu diplomasisi alanındaki deneyim ve birikimine değerli
katkılar sağladığımıza inanıyor ve bundan büyük bir memnuniyet
duyuyoruz.”

Cumhurbaşkanlığı İrtibat Başkanlığınca düzenlenen programlar

Başkanlığın
kurulduğu günden bu yana yalnızca kamu diplomasisi alanında değil,
stratejik irtibat ve kriz irtibatı üzere alanlarda da Türkiye’nin sahip
olduğu müktesebatı geliştirmeye ve deneyimlerini arttırmaya uğraş
ettiklerini vurgulayan Altun, şunları kaydetti:

“Stratejik
irtibatın günümüzde artan kıymetine binaen 2021 yılında Ulusal Stratejik
İrtibat Siyaset Evrakı Çalıştayımızı düzenledik. Bu bağlamda 2020
yılından bu yana her yıl Stratcom üzere çok kıymetli global bir doruğa ev
sahipliği yapıyoruz. Büyük bir memnuniyetle söz etmeliyim ki bugün
Stratcom tepemiz, tüm dünyadan uzman isimleri bir ortaya getiren, güncel
global problemlerin masaya yatırıldığı milletlerarası bir marka seviyesine
erişmiş durumdadır. Yaptığımız bütün bu çalışmalardan edindiğimiz
birikim ve deneyimlerin değerini kriz periyotlarında daha düzgün anladık. 11
ilde 15 milyon insanımızı direkt etkileyen Asrın Felaketi esnasındaki
çalışmalarımız bu noktadaki en son örneklerdir.”

Altun,
Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların çabucak akabinde hem arama kurtarma
sürecine takviye olmak hem de vatandaşların yaralarını sarmak için
kurumlar ortası irtibat uyumunu gerçekleştirdiklerini, bu
süreçte sistematik ve çok ağır biçimde karşılaşılan dezenformasyon
girişimlerini bertaraf ettiklerini söyledi.

Dezenformasyonla
gayrete çok kıymet verdiklerinin altını çizen Altun, bilhassa Türkiye
İrtibat Modeli sayesinde bu bahiste aktif ve kararlı adımlar
attıklarını vurguladı. Altun, şöyle devam etti:

“Tam
da bu yüzden tekrar bu 6 yıllık süreçte 7 gün 24 saat aslına nazaran
çalışan Dezenformasyonla Çaba Merkezimizi kurduk. Kuruluşundan bu
yana binlerce dezenformasyon kampanyasını dokümanlarla çürüttük.
Yayımladığımız Dezenformasyon Bültenleri ile kamuoyunu manipüle etme
girişimlerini ifşa ettik. Asrın felaketi, Filistin, Gazze krizi,
düzensiz göç ve gibisi hususlarda birçok Dezenformasyon Özel Bülteni
yayınladık. Dezenformasyonun Psikolojisi, Dezenformasyonla Gayret
Rehberi üzere referans yayınlarla ve Dezenformasyonla Uğraş Çalıştayı
gibi etkinliklerle bu bahiste toplumsal bir şuur uyandırmaya da azami
derecede değer verdik.

Sayın Cumhurbaşkanımızın
hakikat uğraşını temel alarak dezenformasyonla uğraş noktasında
dünyada öncü ve referans ülke olma vizyonuyla çalışmalarımızı
sürdürüyoruz. Bu yüzden her geçen gün gelişen yapay zeka üzere
teknolojileri de bu çabada kullanmaya itina gösteriyoruz. O denli ki
dünyanın birçok ülkesi ve milletlerarası birlikleri, ülkemizin
dezenformasyonla gayretini örnek almaya, bizlerin deneyiminden
yararlanmaya başladı.”

“Giderek artan monopolleşme, global bir tehdit boyutuna erişmiştir”

Altun, bağlantı ve enformasyon alanında kıymetli bir sıkıntıya de şöyle dikkati çekti:

“Geçtiğimiz
hafta cuma günü tüm dünyayı tesiri altına alan bir problemle yüzleştik.
Bir siber güvenlik firmasının yaptığı yanılgılı bir güncelleme nedeniyle
hava trafiği ve bankacılık süreçleri başta olmak üzere birçok alanda
hayat kısa müddetliğine de olsa adeta durdu. Neredeyse tüm dünyada kısa
süreli de olsa büyük bir kaos yaşandı. Yalnızca bu olay bile
göstermektedir ki bugün bağlantı ve enformasyon teknolojilerinde giderek
artan monopolleşme, global bir tehdit boyutuna erişmiştir.”

Altun,
hayatın her alanda giderek dijitalleştiğini, bütün bir insanlığı tek
bir seçeneğe mahkum etmenin artık kabul edilemez bir hal aldığını
belirterek, “Sayısı bir elin parmağını geçmeyen ve sırf kendi karını
düşünen teknoloji şirketlerinin, toplumsal medya mecralarının,
algoritmaların ve arama motorlarının inşa ettiği dijital diktatörlüğe
karşı, bütün insanlığın yararını gözeten alternatiflere muhtaçlığımız
bulunuyor. Bunun içinse hem dijital okuryazarlığın global çapta
geliştirilmesi hem de yerli ve ulusal teknolojik kapasitelerin
artırılması elzemdir.” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı
İrtibat Başkanlığı olarak bilhassa yeni medya ve dijital okuryazarlık
noktasında birçok eğitim programı düzenlediklerine değinen Altun, bu
kapsamda Toplumsal Medya Kullanım Kılavuzu, Toplumsal Medya Tabirleri Sözlüğü
gibi yayın çalışmalarını hayata geçirdiklerini söyledi.

“Sömürgeci yapılara karşı hak gayretimizi kuşanmaya devam edeceğiz”

Altun, Türkiye İrtibat Modeli kapsamında 6 yıldır sürdürdükleri yayıncılık faaliyetlerine de dikkati çekti.

Yayıncılık
faaliyetleri kapsamında bugün prestijiyle ISBN almış 132 kaynak yapıtın
İletişim Başkanlığınca hayata geçirildiğini lisana getiren Altun, Ayın
Tarihi ile İrtibat ve Diplomasi mecmualarından de 16 sayının
yayımladığını ve bu yapıtların birçoğunu yalnızca Türkçe değil birden fazla
lisanda memleketler arası kamuoyunun istifadesine sunduklarını tabir etti.

Sempozyumun
hayırlara vesile olmasını dileyen Altun, “Bugüne kadar olduğu üzere
bundan sonra da ülkemiz ve milletimiz için gecemizi gündüzümüze katarak
çalışmaya, çaba etmeye, üretmeye, katma kıymet üretmeye, uygun işler
yapmaya, hoş projelere imza atmaya ve irtibat alanında da sömürgeci
yapılara karşı hak ve adalet çabamızı kuşanmaya devam edeceğiz.”
şeklinde konuştu.

Muhabir: Utku Şimşek