Balkan Müslümanlarıyla Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği(BESADER) tarafından her yıl düzenlenmekte olan Balkanlı Öğrenciler Kampı’nın V.’si bu yıl Sakarya-Kuzuluk Kaplıcaları’nda yapıldı.
Balkanlı 400 misafir öğrencinin bir araya geldiği kampa Balkanlar’da ve Türkiye’de faaliyet göstermekte olan birçok sivil toplum kuruluşundan da temsilciler katıldı. Kampa; İstanbul, Bursa, Edirne Ankara ve Kayseri başta olmak üzere Türkiye’nin değişik illerinde okumakta olan Balkanlı öğrenciler katıldı. Öğrenciler, kamp süresince; konferansları izlemenin yanında birçok kültürel ve sportif etkinlikler yapma imkânı da buldular. Katılımcı öğrenci ve misafirlere teşekkür ederek konuşmasına başlayan BESADER Başkanı Yunus Torpil, Balkanlı öğrencilerle ilgili ilk çalışmasının bir Balkanlı kız öğrenciyle ve tiren vagonlarında yatarak okumaya çalışan bir Balkanlı erkek öğrenciyle tanışmasından sonra başladığını söyledi. BESADER’in bugün itibariyle 400 Balkanlı öğrenciyi bir araya getiren bir kuruluş olduğunu belirten Yunus Torpil, çalışmalarına destek olan herkese teşekkür etti. Daha sonra yurt içinden ve yurt dışından Kampa katılan sivil toplum kuruluşları temsilerine selamlama konuşmaları için söz verildi. Priştina Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde öğretim görevlisi olan Ayni Sinani, yaptığı konuşmasında özetle şöyle dedi: “ İslam’ı sadece ruhen ve kalben yaşamakla yetinmemeliyiz. Toplumsal değişimi gerçekleştirebilmek için ahlaki ve manevi bir iklim oluşturmaya da çalışmalıyız. İslam’ın günlük hayatımızda yaşanabilir bir din olduğunu gösterebilmek için pratiklerimizi İslam’la uyumlu hale getirmeliyiz.” Balkanlar’a İslam’ın, Osmanlı’nın bölgeye gelmesinden önce geldiğini söyleyen Ayni Sinani, “Fakat kitlesel Müslümanlaşma, Osmanlılar’ın bölgemizdeki yabancıların egemenliklerine son vermesinden sonra gerçekleşmiştir.”dedi. Ayni Sinani, Osmanlı’nın Balkanlar’dan çekilmesinden sonra; Balkan Müslümanları’nın özellikle Yunan ve Sırpların baskı ve zulümlerine maruz kaldığını belitti. Şimdi de Hıristiyan Batı’nın kültürel ve misyonerlik saldırısına maruz kaldıklarını söyleyen Sinani, buna karşı durmanın ancak, bugün de, derin bir imana sahip olmaktan, erdem ve ahlak gibi unsurlarla ruhumuzu atalarımız gibi yüceltmekten geçtiğini, ifade etti.
KÖŞE YAZARLARI
3 gün önceKÖŞE YAZARLARI
8 gün önceKÖŞE YAZARLARI
14 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
22 gün önceKÖŞE YAZARLARI
23 gün önce