Peygamber efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v.) her hareketi, her sözü Müslümanlar için rehber olmuştur. Yaşantısı ile bizlere kılavuz olan sevgili peygamberimiz Ramazan-ı Şerifi şu hadisi ile anlatmıştır;
“Ey insanlar! Yüce ve mübarek bir Ay’ın gölgesi üzerinize bastı. O ayda bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Allah o ayda oruç tutmayı farz kıldı. Geceleyin ibadet yapmayı (teravih) kılmayı nafile kıldı. O ayda bir hayır işleyen kimse diğer aylarda bir farz işlemiş gibi olur. O ayda bir farz işleyen ise diğer aylarda yetmiş farz işleyen gibidir. O, sabır Ay’ıdır, sabrın karşılığı ise Cennettir. O, yardımlaşma Ay’ıdır. O ayda müminin rızkı bollaştırılır. O ayda kim bir oruçluyu iftar ettirirse bu, günahlarının bağışlanmasına ve Cehennemden kurtulmasına sebep olur. Aynı zamanda oruçlunun sevabı kadar sevap verilir. Oruçlunun sevabından da bir şey noksanlaşmaz. ” Ashap; “Ya Resulullah! Hepimiz oruçluyu iftar ettirecek bir şey bulamıyoruz” deyince Resulullah (s.a.v): Allah bu sevabı oruçluyu kuru bir hurma ile veya bir yudum su ile ya da bir yudum süt karışığı ile iftar ettirene de verir.
O öyle bir aydır ki; evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu da Cehennem ateşinden kurtuluştur. O ayda köle ve hizmetçilerinin yükünü hafifleten kimseyi Allah bağışlar ve Cehennem ateşinden kurtarır” (Hadisi Şerif)
RAMAZAN HADİSİ ŞERİFLERİ
Peygamber efendimizin hadisi şeriflerinden birkaçını yazarak kendisinin bizlerden razı olmasını temenni ederim.
“Kitabı Ehli’nin orucu ile bizim orucumuzun arasındaki fark, sahur yemeğidir. Sahur yemeği yiyin; çünkü gerçekten sahurda bereket vardır.”
“Sahur yemeği berekettir, velev ki biriniz, sudan içeceği bir yudum olsa bile sahuru sakın terk etmeyin.”
“ Gerçekten Allah ve Melekleri sahur yemeği yiyenlere salat getirirler.” buyurmuştur. Bu sözler bana pek çok müslüman kardeşimizin birbirini bu hadisi şerifi hatırlatarak sahura kaldırdığına şahit olduğum ramazan gecelerini hatırlatıyor. Ne mutlu bize…
Peygamber Efendimizin Ramazan Sofrası
İftar sofrasının zenginliği ile övünenlere baktıkça “Acaba kıyamet alameti dedikleri bunlar mı?” diye sormadan edemiyorum. Elbette sofralarımızı elimizden geldiğinde donatırız ama şimdilerde bu durum bir sofranın diğeri ile yarışına dönüşmüş durumda. Hâlbuki peygamber efendimiz iftar sofrasını şu sözlerle anlatmıştır:
“Bu ayda her kim oruçlu bir mü’mine iftar edecek bir şey verirse, yaptığı bu iş günahlarının bağışlanmasına ve Cehennemden kurtulmasına sebep olur. Oruçlunun sevabından da hiçbir şey eksilmeden onun kadar sevaba kavuşur.” Sahabenin önde gelenleri sordular: “Ey Allah’ın Resulü, hepimiz oruçluya iftar edecek bir şey bulup verecek durumda değiliz.”
Peygamberimiz de, “Allah bu sevabı bir tek hurma ile, bir içim su ile, bir yudum süt ile oruçlu mü’mine iftar ettirene de verir” buyurdular.
Peygamber efendimiz iftar sofralarının bereketi ve oruçlunun hayrı için bol dua ederdi. Tüm dualarına canı gönülden ÂMİN diyorum ve evinde iftar yaptığı Sa’d bin Muaz’ın aktardığı sözü sizlerle paylaşmak istiyorum:
“Yanınızda hep oruçlular iftar etsin. Yemeğinizi iyi insanlar yesin. Melekler de size dua ve istiğfarda bulunsun”
Binlerce yıl sonrasında da bu kutlu dine mensup olmayı, Allah (c.c.) herkese nasip etsin. Bizler, yani Müslümanlar, bu kutlu dine mensup bireyler olarak mevcudiyetimizi devam ettirebildiğimiz için, başka bir dine mensup olarak büyümediğimiz için ve Allah’ı bulmak adına zorlu yollardan geçmediğimiz için çok şanslıyız. Rabbim, yaşantımızı helal kazanç ve doğru yaşam üzerine kurmayı nasip etsin. Ramazanınızın hayır ve güzellikler içerisinde geçmesini dilerim.
ARAŞTIRMA-İNCELEME
1 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
5 gün önceHABERLER
10 gün önce