DOLAR 34,5426 0.17%
EURO 36,0316 -0.57%
ALTIN 3.004,921,46
BITCOIN 34216991.12573%
İzmir
18°

PARÇALI BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

KTO, Konya’nın hedeflerine pusula oluyor
207 okunma

KTO, Konya’nın hedeflerine pusula oluyor

ABONE OL
03/09/2020 00:58
KTO, Konya’nın hedeflerine pusula oluyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Son 10 yılda, Konya’nın içinde bulunduğu Anadolu şehirlerinin en büyük kazanımı özgüvenidir. Anadolu ülke ekonomisine katkısını artırmak için daha fazla heyecan ve gayret içinde olan kentin, Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk ile Konya’yı konuştuk.

 

17 Aralık olaylarının Anadolu ekonomisine yansımaları neler oldu?

 

Mayıs ayından itibaren Amerikan Merkez Bankası (FED) açıklamalarıyla birlikte Gezi Parkı ve 17 Aralık olayları ile Türkiye’de son on yılda ekonomik yükselişe bağlı olarak inşa edilen istikrar, güven ve öngörülebilirlik ortamının ciddi bir zarar görmüştür. FED kararları, yurtiçinde yaşanan yüksek siyasi tansiyon ve spekülatif baskılar sebebiyle aşırı artan döviz kuru karşısında Merkez Bankası olağanüstü toplanarak faizde sert bir artışa gitmiştir. Türkiye’de geçmişte ekonomik kriz algısı olan Kur-Faiz-Enflasyon artışı noktasına ne yazık ki geri gelinmiştir. Gelinen süreçte TL’nin 1 Mayıs’tan itibaren dolar karşısında değer kaybı yüzde 20’yi aşmıştır. Faizde ise iki kat artış gerçekleşmiştir. Ortaya çıkan belirsizlik durumu neticesinde kaybeden ülke ekonomimiz ve özel sektörümüz olmuştur. Kazanan ise yurt içinde ve yurt dışındaki büyük tefeciler olmuştur. Faiz artışının zararlarını orta ve uzun vadede göreceğiz. Ekonomik daralma, işsizlikte artış, bütçede açığın büyümesi, sorunlu kredi hacminde tehlikeli tırmanış gibi eğilimler ortaya çıkacaktır. Sonuçta faiz artışı ithalatı cazip hale getirecek, böylelikle Türkiye üretim ve ihracat yapamayan bir ülke haline gelecektir.

 

Sorunu aşmanın yolu nedir sizce?

 

Bu sorunu aşmanın tek yolu ise üretim esaslı reformların bir an önce hayata geçirilmesidir. Gezi olayları ile birlikte devam eden süreçte bugün yaşanılan hadiselerin temelinde ülkenin yönetilebilir olmaktan çıkarılması çabalarını görmekteyiz. 12 Eylül öncesine baktığımızda bir tarafta anarşi bir tarafta ekonomide yüzde 40’lara varan devalüasyon sonucunda askeri darbeyi yaşadık. Ardından gelen Özal hükümetleri döneminde yönetimi itibarsızlaştırmak amacıyla sık sık yolsuzluk iddiaları gündeme getirildi. 1989’dan 28 Şubat dönemine kadar yönetim zorluğu yaşanılan ülkede kötü bir ekonomik tabloda yaşanan krizler hepinizin malumu. Hükümetin itibarsızlaştırılması çabalarının arttığı 28 Şubat sürecinde, dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan ülkenin selameti için kendi isteğiyle başbakanlığı bırakmak zorunda kalmıştır. Bu dönemle birlikte ülke yeni bir kaos ortamına girmiştir. Bu ortamda 1999 ve 2001 krizlerinin faturasını hepimiz ödedik. Sonrasında Türkiye’nin son on bir yılına damgasını vuran Ak Parti hükümeti dönemi başladı. Ülkenin istikrar kazandığı gelecek hedefleri belirlediği bu dönemde de; Türkiye’de son otuz yılda yaşanılan, yönetim zorluklarının benzerini Mayıs ayı itibariyle görmekteyiz. 17 Aralık’tan itibaren de artan bir şekilde Hükümeti itibarsızlaştırma, uluslararası alanda prestijini sarsma ve yönetim zorluğu çıkarma girişimleri devam etmektedir. Bu ortamda Anadolu ekonomisi kaybetmektedir. Bu ülkenin istikrarını ve siyasi iradenin itibarını koruması gerekenler işadamları olarak bizleriz. Ülkede yönetim boşluğu oluşturup, bu boşluğu farklı grupların doldurması kimseye bir yarar getirmeyecektir. Son dönemdeki manipülasyonlarla ülke ekonomimizde kur ve faizlerde yaşanılan olumsuz tablolar hepimizi etkileyecektir. Ümit ediyorum ki ülkemizin yaşadığı bu zorlu süreç en kısa zamanda sona erecektir.

 

ÜRETİM VE TİCARETİMİZİ ARTIRMAYA ÇALIŞIYORUZ

 

Peki reel sektörü güçlendirmek adına neler yapılmalı, önerileriniz neler?

 

Bunun için; büyük tefecilere fırsat vermek istemiyorsak öncelikle reel sektörümüzü güçlendirmeliyiz. Üretimimizi ve ticaretimizi artırmalıyız. Bunun için de bizler bir arada olmalıyız. Çok sevdiğimiz ülkemizi büyütmek için bizler işadamları olarak çok çalışacağız, daha fazla üreteceğiz.

 

Yerel olarak değerlendirir misiniz?

 

Bu genel tespit ve değerlendirmelerden sonra yerel olarak değerlendirirsek;

Geride kalan 90 yılda uygulanan kalkınma modelleri uygulanan dönem şartları içerisinde ülkemizin gelişmesine katkı sağlamıştır fakat bugünün Türkiye’sinde yapısal bir sorunu da ortaya çıkarmıştır. İstanbul merkezli Marmara Bölgesi’nin Türkiye’deki ekonomik değerlerin yüzde 60’ına sahip olması Türkiye’nin bölgeler arası gelişmişlik farklarını ortaya çıkardığı gibi gelecek hedefleri açısından da sorunlar taşımaktadır. Sürdürülebilir ve genel bir kalkınma için üretimin Anadolu’ya dengeli olarak dağıtılması gerekmektedir. Hükümet tarafından İstanbul 2023 yılında finans merkezi olarak düşünülmektedir. Bu da sanayinin Anadolu’ya yayılacağı anlamına gelmektedir. Şehir olarak planlamamızı buna göre yapmalıyız.

 

Son 10 yılın Konya’sı olarak nasıl bir portre çizeceksiniz?

 

Son on yılda Konya’nın içinde bulunduğu Anadolu şehirlerinin en büyük kazanımı özgüvendir. Anadolu ülke ekonomisine katkısını artırmak için Konya, daha fazla heyecan ve gayret içindedir. Konya’nın ihracatı; 2001 yılında 100 milyon dolar iken 2005 yılında 424 milyon dolar; 2010 yılında ise 2005 yılına göre yüzde 134,5 oranında artış göstererek 994,5 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2013 sonu itibariyle ihracatımız ise 1.34 milyar dolara ulaşmıştır. Konya, sahip olması gereken gerçek ihracat değerine henüz ulaşamamıştır. Elbette bu rakamlar yeterli değildir. Bunun için Konya’nın ihracatı önümüzdeki 5 yıl içerisinde 2,5 milyar dolar, 2023 yılında da 15 milyar dolar olarak hedeflenmiştir. Ayrıca bugün ihracatta 14. sırada olan ilimizin 2023 yılında ilk beş şehir içerisinde yer almasını hedefliyoruz. Konya ihracatçı firma sayısında Türkiye’nin ilk 5 şehri içinde yer almaktadır. Bugün Konya’da 1350’ye yakın ihracatçı firma vardır. Bu sayının 2015 yılında 1.500’e, 2023 yılında ise 2 bine yükseltilmesi hedeflenmektedir.

 

Burada üzerinize düşen görevlerden bahseder misiniz?

 

Biz özel sektör olarak şehrimizin hedefleri için üzerimize düşen görevleri yerine getiriyoruz. Bu noktada şehrimiz sorunlarına çözüm önerilerimizi ve talep ettiğimiz projeleri başta hükümetimiz olmak üzere ilgili makamlara iletiyoruz.

Anadolu özel sektörünü temsil eden en büyük kurumlardan biri olarak hedefimiz şehrimizi 2023 hazırlamaktır. Bu hedefle; 15 milyar dolar ihracat yapan, kişi başı gelirini 25 bin dolara çıkaran, işsizliği yüzde 5’e indiren bir Konya vizyonu belirledik. Bu kapsamda hayata geçireceğimiz Yeni Fuar Merkezi ve Mesleki Eğitim Merkezi projelerimiz 2014 yılında hizmete girecektir.

 

ANADOLUNIN EN BÜYÜK FUAR ALANI KONYA’DA

 

Oda olarak şehrimiz sanayi ve ticaretini geliştirmek için üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz. Yürüttüğümüz projelerden biri de şehrimizin sahip olduğu fuar alanını daha büyük ve modern bir hale getirmek için yaptığımız çalışmalardır. 1999 yılında yapılan mevcut fuar alanımız bugün Konya’nın ihtiyacını karşılamamaktaydı. Fuar alanımızın yapıldığı dönemde 85 milyon dolar ihracat yapan Konya’nın ihracatı bu güne kadar 15 kat arttı.

 

Hedefiniz neler?

 

Önümüzdeki on yıllık hedefimiz olarak ihracatımızı 15 milyar dolara çıkaracağız. Bunun için fuar alanımızın ihtiyaca cevap vermeyeceğini görerek büyütme çalışmalarına başladık. Fuar merkezimizde tarım ve makine fuarları olmak üzere iki marka fuar düzenlemekteydik. Bu iki fuarın Konya ekonomisine yıllık katkısı 40 milyon TL’yi bulmaktadır. 6 hole çıkaracağımız fuar merkezimizle birlikte Konya’da en az 5 marka fuar düzenleyebilecek hale geleceğiz. Böylelikle düzenlediğimiz fuarlarla merkezimizin Konya ekonomisine katkısını artıracağız. Hedefimiz olduğu gibi 2014 yılı tarım fuarını 6 holde yapacağız. Konya’nın uluslararası ticaret merkezi olmasına katkı sağlayacak projemizde önemli bir aşamaya gelmiş olmaktan mutluluk duymaktayım. İnşaatına başlanan projemiz tamamlandığında Konya’ya Türkiye’nin en modern fuar alanlarından birini kazandıracağız. Ana yapı olarak 6 adet fuar teşhir holüne sahip olacak merkezimizde her hol 8 bin 100 metrekare olacak. Bu hollerin yaklaşık 2 bin 800 metrekaresi gezi alanı, 5 bin 300 metrekaresi teşhir alanı olarak kullanılarak toplam 71 bin 646 metrekare kapalı alana sahip olacak. Fuar merkezimizde içinde ayrıca bin kişilik kongre salonu, elli kişilik toplantı salonları, teknik imkânlarla donatılmış basın merkezi ve simultane tercüme odaları bulunacak. Fuar alanın bahçesinde 3 bin 500 araçlık misafir otoparkı, 50 otobüs park alanı, 350 servis oto park alanı düzenlenecek.

 

MESLEKİ EĞİTİM MERKEZİ NİTELİKLİ ELEMAN YETİŞTİRECEK

 

Ülke olarak 2023 hedefimize özel sektörümüzün üretimiyle ulaşacağız. Bu hedefe ulaşmak için dünya ile rekabet içerisinde olacağız. Bu rekabette öne geçmek, daha yüksek katma değerli bir üretim ve ihracat yapısına gitmekten geçiyor. Buna rağmen sanayimizin en temel problemlerinden biri vasıflı iş gücü, vasıflı ara eleman teminidir. Bir tarafta işsizlik varken, sanayimizin uygun eleman bulmakta sorun yaşaması ülkemizde eğitim ve istihdam köprüsünün kopuk olduğunu, işsizlikten çok mesleksizlik sorunu yaşandığını görmekteyiz. Bu sorunun temelinde ise insan değil sistem sorunu yatmaktadır. Yanlış eğitim politikalarıyla işsiz nüfustan faydalanamıyoruz. Ülkemizde genç nüfus; iyi eğitildiği, gerekli bilgi ve beceri ile donatıldığı takdirde bir avantaj olabilir. Sürdürülebilir ve yüksek oranlı büyüme için işgücümüze iş dünyasının talepleri doğrultusunda beceri kazandırabilmeyi başarmak zorundayız. Bunun da yolu, mesleki eğitimin kalitesini artırmaktan ve yaygınlık kazandırmaktan geçmektedir.

 

Oda olarak Mesleki Eğitimle ilgili çalışmalarınız neler?

 

Mesleki eğitim ile ilgili önemli bir eksikliğimiz de okul-işyeri bağlantısındaki kopukluktur. Mesleki eğitim alan öğrenciler yeterince pratik yapma imkânı bulamamaktadırlar. Mesleki eğitimle ilgili her konuda özel sektör olarak bizlere de büyük bir görev ve sorumluluk düşmektedir. Konya Ticaret Odası olarak başlattığımız Mesleki Eğitim Merkezi Projemizin çalışmaları devam etmektedir. Projemizdeki son aşama çalışmalarımız mimari projenin hazırlanması ve atölyelerin tefrişatının planlanması noktasında devam etmektedir. Mesleki Eğitim Merkezi ile ilgili hazırladığımız projeyi bu ay içerisinde Kalkınma Bakanlığı’na göndereceğiz. Buradan gelecek onay ile 2014 yılında inşaatı bitirilecektir.

 

 

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP