Son günlerde dünya gündeminin merkezinde olan Türkiye, tarihe tanıklık etmeye devam ediyor. Güney sınırlarımızda yaşanan Kobani’yi ele geçirme mücadelesinin tarafları arasında yer alan IŞİD ve Peşmerge arasındaki mücadele, canlı yayınlarla evlere taşınırken, dikkatlerden kaçan diğer önemli bir olay ise, kara sularımızın etrafında güç mücadelesi ile devam ediyor. Kıbrıs’ın güneyindeki hidrokarbon yatakları, Türkiye, Kıbrıs Rum kesimi, Rusya ve İsrail’i karşı karşıya getirme noktasına geldi. Doğu Akdeniz’de sismik araştırmalara başlayan Türkiye’ye tavır alan Kıbrıs Rum Yönetimi, Rusya ve İsrail’in desteğiyle Türkiye’ye karşı misilleme başlattı. Kıbrıs Rum Yönetimi, Türkiye’nin Rum doğalgaz sondaj bölgelerinde sismik araştırmalara başlama kararına karşılık, yakın ilişkide olduğu Rusya ve İsrail’le ortak askeri tatbikat düzenledi. Bütün bunlar ne anlama geliyor?
PUSLU HAVAYI SEVEN RUMLAR
Puslu havayı seven Rumlar, fırsattan istifade ederek, kendilerince diplomatik bir atak geliştirdiler. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüşen Rum lider Anastasiadis, Rus donanmasının Kıbrıs civarında askeri tatbikat yapması konusunda Putin’i ikna etti. İsrail’le yakın ilişkilerini de devreye sokan Rum lider, Rum-İsrail ortak deniz ve hava tatbikatlarına da onay aldı. Tatbikatlar başladı ve 2 gün içinde de bitti. Ruslar 6 savaş gemisiyle Kıbrıs etrafında bulundu. İsrail savaş uçakları da Kıbrıs hava sahasında uçtu. Türkiye, olanları izledi. İzlemekle kalmadı diplomasi dersi niteliğinde, Rumların Kıbrıslı Türkleri yok sayarak tek yanlı ilan ettiği doğalgaz bölgelerine yönelik bir Navtex, yani seyrüsefer talimatı yayımladı. Bölgedeki deniz trafiğini kontrol eden talimat yürürlüğe girdi. 2 ay yürürlükte olacak talimatlarla bağlanan bölgelerde, Türkiye’nin yayımladığı Navtex’e uyma zorunluluğu var. Bu bölgeler Rumların tek yanlı ilan ettiği “münhasır ekonomik bölge” içinde yer alıyor. Türkiye, bununla da yetinmedi. Uluslararası haklarından aldığı güç ile satranç tahtasına yeni bir hamlede bulundu. Yeni satın aldığı yüksek donanımlı sismik arama gemisi Barbaros Hayreddin Paşa’yı Rumların sondaj yaptığı bölgelere gönderdi. Barbaros Hayreddin, Rum sondaj alanları içinde Türk parselleriyle çakışan 3. parselde göreve başladı. Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemisi, donanmaya bağlı 3 savaş gemisinin refakatinde görev yapıyor.
KIBRISLI TÜRKLERİN HAKKI
Uluslararası hukuka göre, Rumların ilan ettiği sondaj bölgelerinde Kıbrıslı Türklerin de hakkı bulunuyor. Türkiye Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile varılan anlaşma uyarınca ada etrafında sismik araştırmalar yapıyor. Rumların tek yanlı ilan ettiği parseller, yer yer Türk parselleriyle çakışıyor. Rumlar, hukuk tanımaz tutumlarını ört bas etmek için, Rusya ve İsrail askerleri ile askeri tatbikat yaparak dikkatleri başka noktaya çekmeye çalışıyor. Bununla da yetinmeyerek, “Kıbrıs problemi çözülmeden, doğalgaz yataklarında Türklerin var olan haklarını konuşmayı reddettiklerini” savunuyor. Yapılan tüm organizasyonlar, Rumların Kıbrıs’ta giriştikleri son olaylar değil.
Rum Yönetimi, 2011 sonunda Kıbrıs açığında tahminen 5 trilyon metreküp doğalgaz yatağı bulmuş ve Amerikan şirketi Noble Energy, İtalyan şirketi ENI ve Fransız Total’e arama yetkisi vermişti. Kıbrıs’ın güneyinde yer alan Mısır ise Rumlarla paraf ettiği bir anlaşmayla ticari işletme amacıyla belirlenen karşılıklı deniz sınırlarını kabul etmişti. Rumlar benzer bir anlaşmayı İsrail ile de yaptı. Görünen o ki, yaramazlık yapmayı alışkanlık haline getiren Rumların, bu tür maceraları bundan sonra da devam edecek, yalnız unutulmamalıdır ki, “Sabrın Sonu Selamet” kültürü ile yetişen Türklerin, ne zaman ayağa kalkacakları belli olmaz. İşte o zaman onları durdurmaya çalışanlara aşk olsun…
ARAŞTIRMA-İNCELEME
1 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
5 gün önceHABERLER
10 gün önce