DOLAR 34,5467 0.18%
EURO 36,0147 -0.62%
ALTIN 3.005,411,48
BITCOIN 3409667-0.29915%
İzmir
20°

HAFİF YAĞMUR

12:55

ÖĞLEYE KALAN SÜRE

270 okunma

TÜRKİYE ARTIK KATMA DEĞER ÜRETMEYE ODAKLANDI

ABONE OL
03/09/2020 00:53
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Türk Patent Enstitüsü verilerine göre 2014’te gerçekleşen patent başvuru sayısı bir önceki yıla oranla yüzde 2’lik artışla yaklaşık 16 bin adete ulaşmış durumda. 2015’in ilk 4 ayında ise yine 2014’ün aynı dönemine göre yüzde 5,2’lik bir artış söz konusu. TÜBİTAK’ın açıkladığı ‘Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi’ne göre de buluş geliştirme ve inovasyon konusunda üniversitelerimiz oldukça mesafe kat etmişler. Dolayısı ile mevcut göstergeler Ar-Ge’ye gereken önem verildiğinde katma değer üretiminin gerçekleştiğini bize anlatıyor. Söz konusu artış umut verici fakat yenilikçi üretimin temel alınacağı bir ekonomi için bu oranın artırılması şart. Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşması için gerçekleştirilebilir hedefler koyması ve belirli sektörlerdeki şirketleri, doğrudan teşvik etmesi gerekiyor. Mevcut ekonomik büyümeyi korumak ve ekonomiyi büyütmek için ülke olarak yurtdışına katma değerli ve markalı ürün ihraç etmemiz gerekiyor. Bunun içinde Ar-Ge teşviklerinin daha sağlıklı kullanılması, İhracat hamlesinde fark yaratacak şirketlerin sektörlerine odaklanarak, buradaki gelişmeyi artırmamız gerekiyor.

ÜNİVERSİTELERİN DESTEĞİ ŞART

Günümüzde gelişmişliğin en somut göstergeleri arasında yer alan markalaşma, patent başvuruları ile doğrudan ilişkilidir. Patent başvurularındaki artış ise, Ar-Ge ve inovasyonda yaşanan gelişmelere bağlıdır. Türkiye mutlaka bilgi ve teknoloji üreten bir ülke olmalı, bunun için başta üniversitelerimiz ve akademisyenlerimizin desteklenmesi, girişimci, yenilikçi genç bir kuşağın oluşturulması ve desteklenen her bir üniversitenin bir uzmanlık alanına sahip olması gerekiyor. Bir üniversitemiz sağlık medikal alanda uzmanlaşırken bir diğeri otomotiv, bir diğeri ise iletişim bilişim teknolojileri alanında uzmanlaşmalı. Ancak bu şekilde odaklanarak organize olabilirsek, somut ilerleme kaydetmemiz mümkün olacaktır. Üniversite sayısında ki artış umut verici. Son 13 yılda ülkemizde 76 olan üniversite sayımız 193’e, 74 bin olan akademisyen sayısı da 2014 yılında 142 bine yükseldi. 2014-2015 yılları ilk 4 ayının toplam patent ve faydalı model başvurularına baktığımızda ise yüzde 5,2’lik artış söz konusu. Rakamlar umut verici. Ancak daha kat etmemiz gereken daha çok yol var. Geçtiğimiz günlerde TÜBİTAK tarafından 4’üncüsü gerçekleşen ‘Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi’nde listeye giren tüm üniversitelerimizin gelişim gösterdiği görülüyor. Sabancı Üniversitesi 88,40 puanla birinci olurken, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) 85,96 puanla ikinci ve Boğaziçi Üniversitesi 79,66 puanla üçüncü sırada yer aldı. Yenilik adına yoğun çaba gösteren girişimci üniversitelerimiz, geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor. Son 13 yılda patent başvurularında yaşanan artış, üniversitelerimizin bilim ve teknolojiyi içselleştirme konusunda artık çağ atladığını gösteriyor. Bu nedenle katma değer üretimi ve uluslararası markalar üretme konusunda üniversitelerimize olan güvenimiz tam. Yeter ki, doğru noktaya odaklanılsın!.

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP