0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

11 Haziran’da Güney Afrika-Meksika açılış maçı ile başlayan dünya kupası şöleni, 11Temmuz’da

İspanya-Hollanda arasındaki sönük geçen bir final ile sona erdi.

Uzatma dakikalarında İniesta’nın attığı gol, İspanya’ya Avrupa Şampiyonluğundan sonra Dünya şampiyonluğunu da getirdi.

İlk tur maçlarının sönük geçmesine rağmen, 2. tur, çeyrek final ve özellikle kıran kırana geçen yarı final maçları, dünya kupasını yerinde izlemeye gidenlere keyifli dakikalar yaşattı.

Bu dünya kupasında en çok konuşulanlar ve akılda kalanlar ise, ciddi hakem hataları,

“Vuvuzela” ile “Ahtapot Paul” oldu.

Dünya Kupası’nda 2. turda oynanan iki maçta “bariz” hakem hataları İngiltere ile Meksika’nın kaderini değiştirdi.

İngiltere-Almanya maçının 38. dakikasında takımı Almanya’ya karşı 2-1 yenikken attığı şutta, topun kale çizgisini geçtiği görüldü. Ancak, Uruguaylı hakem Jorge Larrionda, topun kale çizgisini geçmediğine karar verdi. Bu moral bozukluğu içinde biten maçı Almanya 4-1 kazandı. İngiltere ise kupaya veda etmek zorunda kaldı.

Arjantin-Meksika maçında ise skor 0-0 devam ederken, Arjantinli Carlos Tevez net bir şekilde ofsayt pozisyonunda iken Messi’den gelen topu kafayla kaleye gönderdi ve maçın İtalyan hakemi Massimo Rosetti, yardımcısına danışarak gölü verdi. Bu gol ile rahatlayan Arjantin, maçı 3-1 kazanarak Meksika’yı evine gönderdi!

Dünya kupası bitmeden İtalyan hakem Rosetti hakemliğini bıraktığını açıkladı.

Böylesine önemli bir turnuvada bu kadar basit hatalar yapan Fifa’nın gözde hakemleri arasında iyi ki Türk hakemleri yoktu!

Dünya kupasına damgasını vuran bir diğer önemli konu ise, Güney Afrika’nın yerel çalgısı olun ve çıkardığı sinek vızıltısı sesiyle, dünya kupası başlamadan önce bile büyük tartışmalara sebebiyet veren “Vuvuzela”oldu.

Acaba bu Vuvuzela’ları futbol federasyonu ithal ederek her kulübe belli sayıda vererek, stadlarımızda hakemlere, futbolculara, yöneticilere küfür etmekten başka tezahürat şekli bilmeyen belirli taraftar gruplarının sesi kesilir mi diyorum!

Dünya kupasına kuşkusuz damga vuran ise Almanya’nın Oberhausen kentindeki

“Sea Life” adlı akvaryumunda bulunan ve maç tahminlerini akvaryuma konulan ve içinde maç oynayan takımların bayraklarının bulunduğu iki cam kutudan birinin üzerine çıkarak yapan “Ahtapot Paul”oldu.

“Ahtapot Paul”un Almanya-İspanya, Paraguay -Almanya, Arjantin-Almanya ve Hollanda-İspanya maçı tahminlerine bir bakmanızı tavsiye ederim.

Çünkü, “Ahtapot Paul” kendine göre hep sol tarafta bulunan takımların bayraklarının bulunduğu kutuyu seçmiş olduğunu göreceksiniz.

Bence ”Ahtapot Paul” kesin solak!

Bu “Ahtapot Paul”u, en kısa zamanda Türkiye’ye getirtmeliyiz.

12 Eylül’de yapılacak olan Anayasa değişiklikleri ile ilgili halk oylamasında

Evet mi çıkacak, Hayır mı çıkacak?

Bu toplumu rahatlat gözünü seveyim Paul’cum…

İzzet KARASU