DOLAR 34,5434 0.17%
EURO 35,9815 -0.71%
ALTIN 3.004,501,45
BITCOIN 34290831.91534%
İzmir
18°

PARÇALI BULUTLU

06:23

SABAHA KALAN SÜRE

183 okunma

Ambalajı kendinden yumurtaya dokunmayın

ABONE OL
27/04/2012 22:00
0

BEĞENDİM

ABONE OL

DSC_1177Yumurtada görülen Salmonella bakterisinin balda yaşanan hileye benzetilmesine sektör temsilcilerinden tepki geldi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İzmir Ticaret Borsası (İTB) Kümes Hayvancılığı ve Yumurtacılık Meslek Komitesi Başkanı Derya Pala, bir tarafta balda hileden bahsedildiğini, diğer tarafta ise, Salmonella denilen bir bakteriden söz edildiğini ifade etti. Bunun hile ve düzenbazlık ile yumurtaya karıştırılmasının alakasının olmadığını dile getiren Pala,”Bu tür söylemler acı veriyor. Bakteri ile düzenbazlık aynı kefeye nasıl konuyor anlamış değilim. Salmonella aslında tüm gıdalarda görülebilecek virütük bir hastalık. Ancak yumurtada hile ve sahtekârlıkla nasıl bir bağlantısı var onu anlamış değilim. Çünkü isteyerek, bilerek yapılacak bir şey değil. Yumurtanın üretim esnasında yapılan bir sahtekârlık olamaz. Bu kadar kapalı ve ambalajı kendinden olan bir gıda daha olamaz. Eğer Salmonella riski olsa bile, hayvanlardan genel de yumurtanın kabuğuna gelecektir. Ancak yumurtanın içine geçmesi çok çok düşüktür. Yumurta yıkandığı ve 70 santigrat ısıyla kaynatıldığı zaman elinizi de yıkadığınız zaman bakterinin zaten yumurtanın içine geçmesi imkânsız” dedi. Pala, “Salmonella yüzyıllardır olan ve özellikle Avrupa’da ciddi bir problem ve bizim hayvanlarımız zaten pek çok hastalığa karşı aşılanıyor bu olası değil, ancak sıfır da değil. Çünkü dünya’da Salmonella virüsünün sıfırlanması mümkün değil. Kanatlı hayvan ve yumurtada belli dönemlerde bu tür spekülasyonlar yapılıyor. Burada amaç nedir bunu da anlamış değiliz” şeklinde konuşan Pala, bir bilim adamı “Tavuklar günde 3 kere yumurtluyor artık ne yediriyorlarsa” diye çok kolay çürütülecek bir iddiada bulunuyor. Bu tür söylemleri bir bilim adamı söyleyemez ve bu kadar sorumsuz olamaz. Ayrıca boş bilgilerle ve asparagas konuşan kişilerin sektörün geleceğini tehdit ettikleri için bunun hesabını vermeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.

 

IRAK VE TÜRK CUMHURİYETLERİ’NE İHRACAT

 

1983 yılında Yönetim Kurulu Başkanı Necip Pala tarafından bir aile şirketi olarak kurulan Derya Tavukçuluk, 2000 yılından itibaren, Bülent, Derya ve Demet  Pala ile birlikte 3 kardeş çalışmalarını  başarılı bir şekilde sürdürüyorlar.  Önceleri yaklaşık 45 bin kapasiteyle kurulan şirket, yıllar içinde kapasite artırımıyla modern bir tesise dönüşmüş. 200 bin tavuk kapasitesi ve 70 bin civarında ise, yarka yetiştirmesine ulaşmıştır. Pala, “Yemimizi kendimiz  yapıyoruz ve otomatik olarak toplayan, tasnif eden markalayan, makinelerle yumurtalar toplanıyor. 2006 yılından beri de satışlarımız ihracat ağırlıkta olmaktadır. Özellikle Irak pazarına yüzde 90 oranında ihracatımız var. Irak’ta hiç üretim olmaması nedeniyle Irak pazarına yönelmiş bulunuyoruz. Geçen yıl biraz İran’da ihtiyaç olmasıyla bir bir buçuk yıl İran pazarına girdik. Onun dışında diğer pazarlar çok ağırlıklı değil. 2011 yılı Libya ‘ya ihracatımız başladı. Ancak Libya’ya az miktarda ihracatımız var. Zaman zaman Türki Cumhuriyetleri olarak Kazakistan ve Türkmenistan, Azerbeycan oluyor. Ama 6 yıldan beri asıl pazarımız Irak” diye konuştu. Yumurta tüketiminin Türkiye genelinde okulların açık ve çocukların düzenli kahvaltı yaptığı dönem daha çok olduğunu ifade eden Pala, “Nisan Mayıs aylarında havaların ısınmasıyla birlikte  yumurta tüketimi mutlaka düşüyor. Ama turizmle ilgili olarak yaz ayları eskisi kadar durgun geçmiyor. İhracatın artışıyla paralel olarak üretim de arttı. Yıllık kişi başına düşen yumurta tüketimi, 130 adetlerden şu anda 200’lere ulaştı. Aslında gelişmiş ülkelere bakacak olursak hala çok düşük.  Avrupa’da kişi başına düşen yumurta tüketimi 240–250 adet. Bir ülkenin gelişmişliği hayvansal protein tüketimiyle doğrudan orantılı olduğu için fiziksel ve zihinsel gelişim de hayvansal proteinin önemi çok ciddi” dedi. Ancak bilinçsiz beyanat veren bilim adamlarıyla da hayvansal protein tüketimimiz daha da düşüyor” şeklinde konuşan Pala, “Çünkü böyle bir şey olamaz tüm tüketiciler yanıltılıyor. Belki de gerçekten ülkemizin gelişmesini istemeyen kişilerin söylemleri. Hayvansal protein düştükçe çocukların kafası da çalışmıyor. Bu konuda tarafsız olan Bakanlığın biraz desteğine ihtiyaç duyuyoruz. Resmi kurumların bilimsel açıklamalarıyla Bakanlığın da asılsız söylemlerde bulunanlara dava açması lazım”  şeklinde konuştu. Sektörü ihracatın kalkındırdığını ifade eden Pala, “2006 yılında tüm 18 milyon dolar.2011 yılında ise, 285 milyon dolar gibi en ciddi artışın yumurta da ulaşıldığını görüyoruz. Bakanlıktan 6 yıldan beri talebimiz, küçücük bir destek. Ancak ürüne değil, yeni bir işletme kuracak olana birlikten üye olduğuna dair yazının getirmesi. Hayvanı kesime göndereceğiniz zaman il müdürlüklerinden sevk alırken, mutlaka birlik üyesi olması şartının aranması gibi avantajlar getirilmesi biraz daha birlikleri güçlü kılacaktır” dedi.

 

SUZAN ERNOYAN / İZMİR

 


 

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP